NECDET BULUZ
Anımsanacağı üzerine kızlı-erkekli evlerine ilişkin farklı açıklamalar nedeni ile Başbakan Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Arınç birbirlerine ters düşmüşlerdi. Bunun üzerine Arınç, yaptığı bir açıklamada Başbakan’a sitem etmiş, açıklama yapmasını beklediğini söylemişti. Erdoğan, Diyarbakır çıkarmasında Arınç’ı yanına alıp gitmiş, ikili arasındaki sular da durulmuştu.
Ancak, Erdoğan ile Arınç’ın bu kez dershaneler konusunda yapılan açıklamalarda birbirine ters düştüğünü görüyoruz. Gülen Cemaatinden yapılan açıklamada “Dershaneler kapatılmasın, kullanımı devlete verilsin” önerisini değerlendiren Arınç “Bu düşüncenin sahibini takdir etmek gerekir. “diyerek konuya sıcak baktığını vurgulamıştı.
BAŞBAKAN KARARLI GİBİ
Ancak şunu da ekleyelim:
Hükümet Sözcüsü Arınç, yaptığı bir başka açıklamada da “Konu Bakanlar Kurulu’nda da değerlendirildi. Bazı arkadaşlarımız dershanelerin kapatılmaması konusunu gündeme getirirken, bazı arkadaşlarımız tam tersini savundu. Bu nedenle konu her kesimle konuşulup, tartışılacak ve orta bir yol bulunacaktır. Her iki tarafın da mağdur olmaması sağlanacaktır” demişti.
Başbakan Erdoğan, bir TV programında yaptığı açıklamalarla yine gündem yaratıp, Arınç ile ters düştü. Erdoğan’ın “Dershaneleri devlete veririz diyorlar. Kusura bakma, biz darbe hükümeti değiliz” sözleri hem Arınç’a, hem de Gülen Cemaatine tokat gibi bir yanıt gibi değerlendirilmelidir.
Bu noktada şunu söyleyebiliriz:
Başbakan, “Tek adam benim, ben ne istersem onu yaparım. Hükümeti yöneten ve Hükümetin başı da benim” havasından vaz geçmiyor. Hükümet olarak da cemaatin varlığını önemsemediğini vurguluyor. Hükümet içinde cemaat yanlılarına da bu açıklamaları ile bir noktada gözdağı vermeye çalışıyor.
CEMAAT DE GERİ ADIM ATMIYOR
Biz, Başbakan’ın dershaneleri kapatmaya kesin kararlı olduğu görüşündeyiz. Bu konuda cemaat ile de kılıçlar çekilmiş durumda. Karşılıklı açıklamalarda cemaat kanadından da “Biz, attığımız adımların arkasındayız ve dershaneler konusunda oldu-bittileri de kabul etmeyeceğiz” açıklamaları geliyor. Taraflar arasındaki bu çatışma hangi noktaya kadar gider, bunu önümüzdeki süreç içinde daha net biçimde görebileceğiz. Başbakan’ın kararlılığı, Cemaatin kesin olarak geri adım atmamaktaki kararlılığı bu çatışmayı daha da ileri uçlara taşıyabilir.
Ancak, burada sorgulanması gereken, Başbakan’ın yine Arınç’ı dershaneler konusunda da “ters köşe” yapmış olmasıdır. Arınç, daha önce de böyle bir durum yaşamış, açıklamalar ile Başbakan’a sitem etmiş, “şamar oğlanı” olmadığını ima etmeye çalışmıştı. Peki, şimdi ne olacak? Öğrenci evleri konusunda yaşanan tatsız olay, dershaneler konusunda daha da şiddetli yaşanmış olmuyor mu?
Bize göre, bu noktada da Başbakan Erdoğan, Arınç olayı ile tüm Bakanlara, milletvekillerine ve kadrolarına “Ben Arınç’ı bile harcayabilecek noktadayım. Buna göre hareketlerinizde dikkatli olun” demek istemektedir. Uzun zamandan bu yana Erdoğan’ın cemaatin gölgesinden kurtulmak için çaba gösterdiğinin de altını çizelim. Dershaneler konusu bu nedenle önemli bir koz olarak kullanılmak isteniliyor olabilir.
YEREL SEÇİMLERİ ETKİLER Mİ?
Bu satırlar yazılıncaya kadar Arınç’tan bu konuda herhangi bir açıklama gelmedi. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsünün Amerika’da bulunduğunu da belirtelim. Arınç, Amerika’daki temasları sırasında Fethullah Gülen Hoca Efendi ile görüşmeyeceğini de söyledi.
Erdoğan’ın cemaatin gazete ve televizyonlarındaki Hükümet karşıtı yayınlarından da rahatsız olduğu görülüyor. Bu noktada da, Başbakan’ın hiçbir eleştiriye tahammül edemediğini yineleyelim. Nitekim Erdoğan katıldığı televizyon programında bu konuyu da gündeme getirmiş “Bu tür yazı ve eleştiriler ağrıma gidiyor. O başlıklar bizi çok yaraladı ”demişti.
Gerek parti içinde, gerekse dışında cemaate yakın isimlerin bundan sonra nasıl hareket edeceğini de merak ediyoruz. Dershaneler konusu, önümüzdeki yerel seçimleri de etkileyecek gibi görünüyor. Bir noktada bunu Hükümet ile cemaat arasında bir test olarak da değerlendirmek mümkün.
e.mail: [email protected]