Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden…

NECDET BULUZ

 

Türkiye’nin ve bölgemizin sorunları çok yoğun. Bu yoğun gündem içinde Türkiye’ye resmi bir ziyarette bulunan Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev’in bu ziyareti ve temasları neredeyse arada kaynayıp gitti. Ancak, “İki devlet tek millet” olarak bütünleştiğimiz Azerbaycan ile bu ziyaret daha da pekişmiştir. İlham Aliyev, ziyaretinde önemli konularda önemli sayılacak bazı anlaşmalara da imza atmıştır.

Azerbaycan ile Türkiye’yi çok yakından ilgilendiren iki önemli konu bulunuyor. Aliyev’in ziyaretinde bu iki önemli konu da masaya yatırıldı. Birincisi Azerbaycan topağı Dağlık Karabağ’ın Ermenilerce işgal edilmesi konusu, ikincisi ise Azerbaycan doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştıracak TANAP Boru Hattı Projesidir. Bunların dışında da bazı önemli konular üzerinde görüş birliği yenilenmiş ve pekiştirilmiştir. Bazı yeni projeler üzerinde de çalışmalar yapılması kararlaştırılmış bulunuyor.

                                                   KARABAĞ SORUNUNA ÇÖZÜM

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’ının Ermenilerce işgal edilmesi konusunda Türkiye’nin bu güne kadar uyguladığı politikalar çok açıktır. Türkiye, işgal edilen bu toprakları Türk toprakları olarak görüyor. Daha da açıkçası “Dağlık Karabağ, Türkiye’nin iç meselesi olarak görülüyor “ görüşünü savunuyor. Bu konuda da kardeş Azerbaycan’a tam destek veriyor. Nitekim Aliyev ile Başbakan Erdoğan’ın ortak basın toplantısında Erdoğan bu konuya yine aynı vurguyu yaptı ve “Dağlık Karabağ sorunun Türkiye’nin bir iç meselesi olarak değerlendiriyoruz” dedi.

İki ülke sivil toplum kuruluşları, soysal medya, sanat ve kültürel etkinlikler, bürokratlar ve siyasilerin çabaları Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin daha da güçlenmesinde etkin rol oynuyor. Kaldı ki, iki ülke kamuoyundaki bütünleşme ve dayanışma her ülkeye örn ek olabilecek nitelikler de taşıyor.

Buraya kadar her şey tamam da, Türkiye’nin bu sorun çözülmeden Ermenistan ile istenmeyen yaklaşım içinde olmasına ne demeli? Ermenistan ile diplomatik ilişkiler kurulmaya çalışılması, sınırları açmaya yönelik çalışma içinde olması kabul edilebilir mi? Siz kalkıp, Dağlık Karabağ’ın işgalini iç sorun ve Türk toprağının işgali olarak değerlendireceksiniz, öte yandan işgalcilerle içli-dışlı olabilecek bir ilişkiye gireceksiniz.

                                                ÖNCELİKLE YAPILMASI GEREKEN

                                                   Dış ülkeler bu konularda Türkiye’ye baskı yapıyor. Eğer, Ermenistan ile diplomatik ilişkiler kurulacak, sınır kapıları açılacaksa, öncelikle Dağlık Karabağ sorunun kesin çözüme kavuşturulması gerekiyor. Bu konuda Rusya ve Amerika kilit rol üstleniyorlar. O halde, adı geçen bu ülkeler öncelikle Ermenistan’a baskı kurup, işgal ettiği Dağlık Karabağ’dan çekilmesini sağlamalıdırlar.

Dikkat edilecek olursa dış ülkeler Ermenistan’ı kendi siyasi konumlarını güçlendirmek, ülkelerinde bulunan Ermeni lobilerini kullanmak amacı ile hareket ediyorlar. Kendi çıkarları neyi gerektiriyorsa o adımları atıyorlar. Bu nedenle de Dağlık Karabağ sorununun çözümsüzlüğünden siyasi açıdan yararlanıyorlar. Rusya da, Amerika da Batı da aynı çizgide hareket ediyor.

Suriye’deki iç çatışmalardan kaçan Suriyeli Ermeniler Türkiye üzerinden Ermenistan’a geçmiş, Türkiye bu konuda koridor görevini yapmıştı. Ermenistan’a geçen Suriyeli Ermenilerin daha sonra işgal altındaki Dağlık Karabağ’a yerleştirilmelerine de şiddetle karşı çıkmıştık. Bize göre Türkiye bu konuda da bir yanlışa imza atmıştır. Dağlık Karabağ sorunu tam ve pürüzsüz olarak çözüme kavuşturulmadan Ermenistan konusunda atılacak her adım yanlıştır.

                                                DAHA GÜÇLÜ BİR İŞBİRLİĞİ

                                                  Aliyev’in ziyareti Türkiye-Azerbaycan arasındaki sıkı ilişkileri daha da güçlendirecek boyutlara çıkarıldı. Bir dizi yeni anlaşmalara imza atıldı. Zaten Kafkasya’da Türkiye’ye en yakın ülke olarak Azerbaycan’ı görüyoruz. Siyasi, ekonomik ve kültürel açıdan neredeyse iki ülke bir bütünlük sağlıyor. Ancak, şunu da ekleyelim, son günlerde yumuşatılmasına rağmen Azerbaycan’ın halen Türk vatandaşlarına vize uygulamasını sürdürmesi bir güvensizlik ve pürüz olarak da değerlendiriliyor. Artık sıkça gündeme gelen bu vize uygulamasının kaldırılması ve gündem oluşturmaması gerektiğine inanıyoruz. Hem “İki devlet tek millet” diyoruz, hem halen vize uygulaması yapıyoruz bu biraz da bu ilkelere ters düşmüyor mu?

İşgal altında bulunan Dağlık Karabağ sorunu, iki ülke tarafından sıcak tutuluyor, unutulmuyor, unutturulmuyor. Konu ile ilgili yapılan etkinlikler de bunu destekliyor. Önümüzdeki yıl, Avrasya Ekonomik İlişkiler Derneği’nin Dağlık Karabağ sorunu ile ilgili bir dizi etkinliği de olacak. Sanıyoruz bu etkinlikler ve çağırılar bölgedeki barış ve istikrarı zedeleyen bu sorunun kısa zamanda çözümüne katkı sağlayacaktır.

e.mail: necdetes@mynet.com

 

NECDET BULUZ - karabag