TENİSÇİ DİRSEĞİ TEDAVİSİ
Sağ kolundaki “Tenisçi dirseği” ağrısından yakınan CHP milletvekili aday adayı arkadaşıma öğütler:
DİRSEK ÖĞÜTLERİ (1)
Aziz kardeşim ..:
Aday adayı olma çabalarına biz de uzaktan karınca
misali kararımızca katıldık; lakin heyhat..onurlu
erdem mücadelende her daim yanındayız bilesin.
“Vakt-i, istibdatta söz söylemek memnu idi;
Ağlatırdı ağzını açsan hükümet ananı !
Devr-i hürriyetdeyiz şimdi, değişti kaide.
Söyletirler evvela, sonra severler ananı !”
(Namık Kemal)
Aile terbiyemiz destur vermediğinden “severler” dedik;
sen artık anlarsın şairin gerçekte ne dediğini.
Yeniden yazabildiğine göre dirsek ağrıların azalmıştır
diye efkar (fikirler) yürüttük.
“Tenisçi dirseği” adı verilen
bu illet, tenis OYNAMAYAN yiğit kısmına bir dadanır
ki, nisa taifesi (kadınlar) bunu pek bilmez. Fakir de bu derdi
defalarca çekmiş olduğumuzdan, “damdan düşene sor”
kavlince, ve de az çok doktor sayıldığımızdan
aklımızın ucunu göstersek gerek.
Bu illet bize bulaştığında, elimizde çay bardağı tutamaz, kimselerle
tokalaşamaz olmuştuk ki, aday olsa idik vah olurdu
halimize. Lakin, biz yazı makinasının tuşlarını sadece
iki adet burun karıştıma parmağımız ile
tırmaladığımızdan, yazı yazmamız pek zedelenmemiş idi.
Üç adet ortopedist arkadaşımızdan akıllar aldık,
üçünün aklını bir ettik, ve de sayelerinde özümüzü bir
güzel tedavi ettik. Yine de bu melun sayrılık zaman
zaman depreşip “aha buradayım” demekte.
1. Tıbbi ismi lazım değil, ön kolun serçe parmağından dirseğe doğru uzanan
kasın dirseğe yapıştığı yerde, ağrının en keskin olduğu noktayı bul. Plastik
bir bardağın içinde dondurduğun buzu havlu ile tut.
Buzu ağrı noktasına, politik görüşüne uygun olarak, ya
sağdan sola ya da soldan sağa döndürerek sürtüştür.
Buzu sürttüğün deri kısmı dokunma duyusunu yitirince
,(uyuşunca) beş dakika daha devam et. Bu işi her seferinde on
dakika kadar olmak üzere günde en az dört defa (sekiz
daha bile iyi) tekrarla.
2. Her gün aklına geldikçe 15-20 kez, şu kas
gerdirme (“stretch”) işlemini yapacaksın. Diyelim sağ
kolun ağrıyor; sağ kolunu ileri uzat, sol elinle sağ
elini bilekten avuç içi yönüne doğru olabildiğince
bükerek, tıbbi adı lazım değil kası gerdir ki, seni gören
ahali “amanın şimdi “şaak” diye malum el ışmarını
çekecek” sansın. Lakin sakın bırakıp da şaklatma…
öylecene bir iki dakika tut.
3. 15 gün düzenli olarak, günde 4 defa (6 saatte bir)
600 miligram İbuprufen (Advil ya da Motrin) al.
“Acetaminofen, paracetamol” hiç olmaz.
4. Ağrı noktasının 4-5 santim altına, 4-5 santim
eninde “velkrolü” tasmayı bütün gün tak. Türkiyemiz’de
yoksa fakire bildir buradan getirelim.
5. Dört haftada geçmezse, “Xylocaine-Steroid”
karışımını iğne ile ağrı noktasına enjekte etmek
gerekir. Bunu yapan çıkmazsa, eşek değiliz ya,
Türkiyemiz’e gelir biz yaparız. İşte böyleyken böyle.
Saman içinin kalbur dolu olduğu bir zamanda, keklik
kuşudur, “ah ulan kanatlarımızda güç olsa da şu ağacın
yükseklerine uçuversek, etrafı temaşa edip (gözleyip-izleyip)güzelce
havamızı atsak” diyerekten dönenirken, inek kardeşe
rastlamasıyla, meramını anlatmış idi. İnektir, “tam
yerine gelmişindir be güzel kekliğim.. zatımızın ayıptır
söylemesi , bokumuz gayet lezzetli olup hatta pek dahi
şifalıdır..bir yol yiyiver de bak nasıl yükseklere
çıkıverirsin” diyerekten, “coof” diye af buyurun,
bırakıvermesiyle, kekliktir boku güzelce tazakkumla,(zıkkımlanarak)
gerçekten de ağacın alt dallarına uçuveresiymiş.
Devrisi gün, aynı kelam üzre az bir daha boku
yutmasıyla.. hoop daha da bir yükseklere.. bir ayın
sonunda ise kanatları boktan aldığı gıda ile ziyade güçlenmiş
olaraktan ağacın en tepelerine tüneyiveresiymiş.
Etrafı yükseklerden temaşa edip sırıtaraktan havasını
atmaktayken, oradan geçmekte olan bir avcı, kekliğimizi
görmesiyle tüfengini doğrultup “baam” diyerekten
kekliğimizi av etmiş, torbasına dolduraraktan uzaklara
seyirtip gitmiş idi.
Kıssamızdan hisse: Başkalarının bokunu yiyerek
yükselenlerin sonu hüsrandır.
Hoş kalasın,
Dr. Timur Sumer
DİRSEK ÖĞÜTLERİ (2)
Aziz kardeşim:
Umarım dirseğinin sızısı dinmiştir.
Büyük fikir adamımız, yurtsever İbo Tatlıses’in baş
sıralarda aday olduğunu öğrendiğimizde, “vışş
başımızaaa” diyerekten yaşımız bir yıl daha büyürken,
senin onurlu adaylık mücadelenin güçlüğü bir kez daha
ayan oldu. Bu çeşit bir ortamda aday olabilmek insanın
kendi dirseğini öpebilmesinde bile daha güçtür
billahi. Fazilet mücadelemizi sürdürürken dirsek
temasında bulunduğun kimselere aman ola dirseğini
örselettirmeyesin. “Yan gelip yatmak” yerine mücadeleyi
sürdürmeye karar vermeni de alkışlamaktayız.
Başabakanımızın buyurduğu üzere, başkaları, “Hitler
Almanyası’nın da laik olduğunu bilmezler gibi,
analarını alıp gideceklerine yan gelip yatıyor”
olabilirler.
Takvimlerin tarihi “fi” deyu gösterdiği evvel bir
zamanda, kargadır, bir ağacın çook yüksek bir dalına
tüneyip uyuklamaktaymış ki, tavşan kardeş merak ile
zuhur edip, “karga kardeş oralarda tek başına nidersin
?” diye sual ettikte, kargadır eyitmiş, “n’olsun bre
tavşan kardeş, hiç de birşey etmiyorum billa..”
demesiyle, tavşan eydür, “öyle ise ben de şuracıkta
yan gelip yataraktan hiç bir şey etmesem ne lazım
gelir ?” dedikte, kargadır cevaba ayaz edip “valla
kendin bilirsin” demesiyle yüreklenen tavşan kardeş,
ağacın dibinde yan gelip küfeyi devirerekten, o dahi
hiç bir şey etmemeye soyunmuşsa da, az bir zaman
geçtikte kurnaz bir tilki kardeş toz koparıp yetişip,
sakince yan gelerekten yatıp hiç bir şey etmemekle
meşgul tavşan kardeşimizin boğazını harttadanak
dişleyip kopartmasının ardından bir güzel de çıtır
çıtır yiyivermiştir derler.
Kıssamızdan hisse: Hiç bir şey etmeden yatmak mümkün
ve hatta caiz ise de bu amel için çook yükseklerde
tünemiş olmak gerekir.
Hoş kalasın.
Dr. Timur Sumer
www.timursumer.com
Yazıları posta kutunda oku