AKP; ANAP, DSP, MHP’ye ‘ahde vefa’ göstermedi
BÜYÜK gösterişlerle açılan yandaş ve liberal basının göklere çıkardığı Marmaray Projesi’nde, AKP’nin ve Erdoğan’ın sanıldığı kadar bir payları yoktur.
AKP projeyi mühendislik ve finansmanı hazır, ihalesi tamam kollarında bulmuştur. 2003 yılında ihalesi tamamlanan projenin inşaat işleri kontrata göre 2007 yılında tamamlanması gerekirken, iş bilmemekten ötürü 6 yıl geç tamamlanmıştır. Bu başarı değil skandaldır. 2007 ve sonraki, 2009 ve 2010 bitiş tarihlerini Başbakan deklare etmiştir. Marmaray projesi, AKM‘den (21 yıl) sonra, zamanından sonra tamamlanan Türkiye’nin ikinci en geç projesidir (6 yıl). Gerçeği söylersek, Boğaz tüp geçişi projesi ‘asrın projesi’ olmayıp, sıradan bir projedir. İngiltere-Fransa arasındaki Manş Tüneli 54 km olup, İngiliz ve Fransız başbakanlarının hiç de öğündüğünü duymadım! ‘Asrın projesi’ adı 2002 yılında Azeri ve Gürcüler tarafından Bakü-Ceyhan boru hattı için öğünmek amacıyla kullanılmış olup, muhtemelen bu addan esinlenilmiştir. İstanbul’u Pekin’e bağladığını açıklayan Başbakan, 7 yıldır Kars-Gürcistan arasındaki İstanbul’u Pekin’e bağlayacak demiryolu projesinin bir parçası olan, 160 km’lik demiryolunu bitirememiştir. Kaldı ki Pekin-Londra arasındaki demiryolu bağlantısı Kazakistan-Rusya demiryollarıyla mükemmel şekilde sağlanmaktadır. Ulaştırma Bakanı, bu vesileyle 200.000 nüfuslu seçim bölgesi Erzincan’a, Türkiye’nin en güç güzergâhından hızlı tren götürmeyi gerçekleştirmektedir.
Yazık Türkiye’nin kaynaklarına!…
Aşağıda olayları ve gerçekleri açıklıyorum:
1- Hükümetler geçicidir, fakat Türkiye Cumhuriyeti süreklidir. AKP iktidardan ayrılsaydı bu projeyi başkaları açacaktı. Hizmet süreklidir.
2- Ben canlı yaşadığım bilgileri topluca Hürriyet’in 30 Ekim tarihli sayısından aldım. ‘Abdülhamid masalını’ bırakırsak, proje ve finansmanı 1980 ile 2002 yılları arasında AKP dışındaki hükümetlerce gerçekleştirilmiştir. Bunda da Özal, çeşitli Cumhuriyet hükümetleri ve 1997-2002 arasındaki Başbakan Mesut Yılmaz’ın ANAP hükümetinin başarıları büyüktür. Övgü onlara olmalıdır. (Hele Başbakan Ecevit, MHP’li Bayındırlık Bakanı Enis Öksüz ve DLH Genel Müdürü İhsan Gülay’a…) Çünkü bir projede düşünce, mühendislik ve finansman işin % 70’idir. AKP’nin yaptığı % 30’luk inşaat şov kısmıdır.
Boğaz’ın altından demiryolu inşa etmek fikri 1980 başında düşünülmüştür. 1987’de ilk geniş kapsamlı fizibilite etüdü tamamlanmış, proje çalışmaları hep sürdürülmüş, 1995 yılında da detaylı çalışmalar tamamlanmıştır.
– 1998 yılında, proje güzergâh olarak da onaylanmıştır.
– 1999 yılında Türkiye ile Japonya JCBI (Japon Uluslararası İşbirliği Bankası) arasında bir finansman anlaşması imzalanmıştır. Proje Ulaştırma Bakanlığı’nındır; finansman anlaşmasını Hazine Müsteşarlığı yapmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bir rolü yoktur.
– Mart 2002 yılında proje için ihaleye çıkılmış, aynı yıl BC1 kontratı ile demiryolu ve 4 istasyonu kapsayan ilk bölüm, 1.5 milyar dolar değerle Japon firmasına ihale edilmiştir. Bu firma inşaata Ağustos 2004 yılında başlamıştır. Bu tarihten sonra Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım heyecanlı şantiye şefliği rolünü almış, esas yapması gereken proje direktörlüğü rolünü yapmadığından, proje 6 yıl gecikmiştir. Kaldı ki Marmaray’ın Sögütlüçeme–Gebze ve Kazlıçeşme-Halkalı bölümleri geçen süre içinde tamamlansaydı, sistemin tamamı bugün bitecekti. Oysa ancak 3 yıl sonra tamamlanacak bu bölümle gecikme 9 yıl olacaktır. Geçmiş Cumhuriyet hükümetlerini işleri geciktirmekle suçlayan AKP, bu gecikmeye ne diyecektir?
Bu gecikmenin Hazine’ye getirdiği finansman yükü, mahrum kalınan gelir ve ihaledeki ek ödemeler ayrı bir tartışma konusudur.
Aslan ÖZMEN – Y. Mühendis
