Avrasya’da ABD siyaseti,Başkan B. Obama’nın “Asya’dan Afrika’ya,Amerika’dan Yakın Doğu’ya kadar demokrasiyi desteklemeye devam edeceğiz” ifadesi,
Rusya siyaseti, Başkan V.Putin’in “Dünyada bir takım genel modellere göre yaşayamayan ülkeler ve bölgeler var. Orada toplum farklı ve nihayetinde geleneklerin de farklı olduğunu kabul etmeniz gerekir” ifadesi yönünde -iken,
*
Uluslararası dengeler ABD ve Rusya’nın gerek ekonomik,gerekse siyasi alanda hem Avrasya’da hem de küresel bazda güçleri beraberinde yeni askeri ve ekonomik birliktelikleri ortaya çıkarıyor.
Ve Avrasya;ABD Ulusal Güvenlik Stratejisinin dört bileşeni Güvenlik, Refah, Değerler ve Uluslararası Düzen çerçevesinde, tek küresel sistem çevresinde birbirine bağlı yapıda ve ilgileri farklı ülkelerin genel ekonominin gündemi içinde benzer yaklaşımlarda değil, kendilerine en uygun seçeneğin yükümlülüklerini üstlenecekleri bir yöne evriliyor.
*
Çünkü, dünyanın en büyük ekonomisi ABD’nin mali kriz, yetersiz rekabet, beraberinde tasarruf önlemleriyle ulusal savunma yatırımları azalmış ve bu hal,
ABD’nin nerede ve ne zaman olursa olsun küresel olaylara karşılık verme yeteneği düşmanlarla savaşıp savaşmamaya değil,bunun nasıl yapılacağı ile ilgilidir özetinde askeri stratejisini ya da caydırma kapasitesini riske atacak düzeyde etkilemiştir.
*
O yüzden -bugün, ABD küresel spot piyasalarından petrol ithal etmeye devam ederken ekonomisinin güvenliği için bugünden-yarına petrol fiyatlarını gözetmek üzere küresel pazarların istikrarını ve büyümesini -mesela,Avrasya’da Rusya ile geliştireceği stratejik müttefiklik ile sağlayabiliyor.
*
ABD-Rusya stratejik müttefikliği dünyanın en tehlikeli bölgesinde yer alan,tümü stratejik derinlikten yoksun ve saldırıya açık petrol ülkeleri Suudi Arabistan,Birleşik Arap Emirlikleri,Küveyt,Katar,Umman,Bahreyn,Irak ve İran’ın ekonomilerinin bağlı olduğu petrol ve gaz akışının Hürmüz Boğazı ve diğer bölgesel su yollarından serbest olarak yapılmasının güvenlik garantisinin birlikte verilmesi anlamına geliyor.
*
Halbuki bölgede İsrail,Hindistan ve Pakistan nükleer güctür -bir diğeri, İran rejiminden kaynaklanan nedenlerle -hem, bölgesel hegemonya kurmanın -hem de, nükleer güce sahip olmanın peşinde ciddi bir tehdittir.
Ya,Türkiye’de ve Arap Baharı sürecinde bir çok İslam ülkesinde desteklenen yeni İslamcı hükümetlerin, ekonomilerini rekabetçi baskılara ve diğer serbest piyasa güçlerine dayanabilecek bir ekonomi varlığı içinde tutmayı başaramayışlarına, demokrasi başlığında hukukun üstünlüğü,insan hakları ve azınlık haklarını güvenceye alamayışlarına, taassuba buladıkları toplumlarından durmaksızın üreyen İslami Cihad örgütlerinin;
İsrail’in güvenliğinin mütemadiyen beklemede bırakmasına,Batı’da uluslararası camiayı, Kuzey Kafkasya ve Orta Asya’da Rusya’yı tehdit eder duruma yükselmesine -kısacası,dünyaya kâbus olmalarına ne demelidir?
*
Bölgede istikrar,güven ve barış -şimdi,Rusya’nın BM merkezinde uluslararası hukukun üstünlüğünde yeni küresel statünün oluşturulması talebi karşılığında katkı sağlayacağı iddiasıyla oluşturulan müttefiklik düzeyinin gelişmesi paralelinde,
İsrail-Filistin arasında barışı sağlamak, öncesinde Suriye iç savaşının önlenmesi, savaşı radikal boyuta taşıyan terörist unsurların yok edilmesi, yeni Suriye’nin kurulması -sonra, İran’ın nükleer programının engellenmesi konusunda diplomatik işbirliği ile sağlanmaya çalışılıyor.
*
Kasım’da yeni Suriye’nin için Cenevre II Konferansının hazırlıkları devam ede-dursun -bir yandan da, Rusya’nın; İran’ın nükleer sorununun dünya toplumunda uyandırdığı tedirginliğin düzeyini düşürmek üzere barışçıl nükleer programı için yüzde 20 oranında zenginleştirilmiş uranyum sevkinin yapılması halinde ABD’nin esnek tutum alması planı ya da geliştirilecek yeni bir plan yönünde diplomatik çözüm süreci de yürütülüyor.
*
Süreç, İran Cumhurbaşkanı H.Rouhani’nin, ABD’nin uyguladığı ekonomik yaptırımların sonuçlarından geliştirdiği pragmatizmle,
Ortadoğu’da İslamcı radikalizmin yarattığı kaos ile ABD’nin çıkarlarını körlettiği, İsrail’in güvenliğini sürüncemede bıraktığı ve caydırma kapasitesini zayıflatmasından yararlanmaya çalışması,
ABD’nin ise Ortadoğu kaosunda İran’ın -işte,Lübnan’da,Gazze’de,Suriye’de,Irak’ta kendine bağlı tarafları sakinleştirebileceği düşüncesinden gelişiyor.
*
Nitekim ABD-İran dışişleri bakanlarının görüşmesi ardından Başkan Obama,İran Cumhurbaşkanı H.Rouhani ile telefon görüşmüştür.
H.Rouhani ve ABD Dışişleri Bakanı J.Kerry, İran ile nükleer görüşmelerde bir kaç ayda anlaşma sağlanabileceğini söylüyor.
Bir yanda İran Dışişleri Bakanı’nın “5+1″grubu dışişleri bakanlarıyla bir araya gelmesi beklenirken, ABD-İran arasındaki yakınlaşmanın koyultulması için iki ezeli düşman arasında futbol turnuvası planlanıyor.
Süreç ABD ve Rusya’nın stratejik müttefikliğinde Ortadoğu’yu barışı zorlarken;
*
Dünyanın tepesine yıkılmakta olduğunu gören üç-beş din bezirgânı şarlatan toplumlarının en alt tabanında kalmış kitlelerini “İslam tarihinin ışığında müminler, kendi sorunlarını ancak devrimci İslami diriliş, yani şeriatın tesisi aracılığıyla oluşacak ve onunla başarı şansı bulacak bir İslami ideoloji oluşturmak suretiyle çözebileceklerdir” düşüncesinden besliyor.
İslamcı radikalizm Batı tipi düzenin gayri İslami bir istibdat düzeni olduğu, Müslüman halklara her türlü zulme maruz bıraktıkları fikrinden Batı’ya İslami Cihad’a yöneliyor.
*
Başbakan Erdoğan kürsüden “Rabia” işareti ile kitlesini selamlarken, “Dünya 5’ten büyüktür”diyor!
6.10.2013