AVRUPA, AVRUPA DUY SESİMİZİ – 2
(EFENDİ VE HİZMETKÂR)
Hüseyin MÜMTAZ
1800’lerde içine girdiğimiz Avrupa paranoyası sürecinde mevcut azınlıklara aşırı haklar vererek İmparatorluğu yıkmıştık. Devamı olan Çiller’li 95 Gümrük Birliği döneminde bu kronik rahatsızlığımızı iç ve dış müdahalelerle hayli depreştirdik..
Hastalığın bu yeni evresinde bu sefer “olmayan azınlıklar” yaratıldı.
İnşallah doktorun “ne yersen ye” diyeceği durumda değiliz.
AB, yeni demokrasi paketimizi “olumlu” karşılamış ve “ilerleme raporuna alacağını” kaydetmiş.
Yeni demokrasi paketimizi olumlu karşılayan AB, hayrettir senkronize bir şekilde farklı ve zıt bir başka tavır sergilemiş.
Türkler AB ülkelerinde hizmet verebilir fakat onlara hizmet edilemez..
Avrupa Adalet Divanı, geçen hafta Türkiye vatandaşlarının ‘Avrupa Birliği ülkelerine üç aya kadar vizesiz seyahat etme hakkını’ ilgilendiren ‘Demirkan davası’nı karara bağladı.
Kimseden çıt çıkmadı, herkes görmezden-duymazdan geldi.
Mahkeme, dönemin Avrupa Ekonomik Topluluğu ile Türkiye arasında ortaklık tesis eden Ankara Antlaşması’nın Katma Protokolü’nde geçen ‘hizmet sunma özgürlüğünün’, ‘Türkiye vatandaşlarının AB üyesi ülkelerde hizmet alma özgürlüğünü’ de içerecek şekilde değerlendirilmemesi gerektiğine karar verdi.
Adalet Divanı böylece, turistik seyahat gibi ‘hizmet alma’ amaçlı olarak Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleştirilecek ziyaretler için Türkiye vatandaşlarına yönelik vize alma zorunluluğu uygulamasının hukuki temeli olduğuna hükmetti.
AB’ye “hizmet sunmak” üzere gidecek şöför, işçi, temizlikçi gibi hizmet erbabı vize kolaylığından faydalanabilir fakat sağlık, öğrenim, turizm gibi hizmetlerden faydalanmak isteyen ihtiyaç sahipleri illa ki vize almak zorunda..
Yâni AB demokrasi paketimizi hem memnuniyetle karşılıyor hem parmağını sallayarak “vize almalısın” diyor.
“AB kriterlerine” sağlam bir çıpa ile bizi bağlı tutuyor. Ama yorgunu yokuşa sürüyor, 50 senedir “almıyor”.
Üstelik bu AB, İlerleme Raporu’nu 16 Ekim’de yayınlama “saygısızlığını” gösteriyor.
Halbuki 16 Ekim Kurban Bayramı’nın ikinci günü..
Saygısızlar..
Aynı Avrupa’nın “Avrupa Konseyi Parlementer Meclisi” çocukların 14 yaşında gelmeden ve kendi rızaları olmadan sünnet ettirilmemesine ilişkin bir raporu da kabul ediyor.
Üstlerine vazife mi?
Terbiyesiz saygısızlar..
Peki be muhteremler..
Bizi adam yerine koymayan, değerlerimize en ufak saygı göstermeyen bu AB’ye girmek için neden halâ yanıp tutuştuğumuzu bana biriniz anlatabilir mi? 4 Ekim 2013
57’İNCİ ALAY HER YERDE
HEPİMİZ 57’İNCİ ALAYIN NEFERİYİZ