NECDET BULUZ
MHP Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, geçenlerde katıldığı bir televizyon programında Reyhanlı ve Cilvegöz saldırıları ile ilgili bazı iddialarda bulundu. Çirken, “Reyhanlı ve Civegöz saldırıları Suriyeli muhalifler tarafından yapıldı”dedi.
Bu, çok önemli bir iddiadır. Hükümet, halen Reyhanlı ve Cilvegöz saldırıları ile ilgili kamuoyunu rahatlatabilecek bir açıklamada bulunmadı. Saldırıları düzenleyenleri ele geçiremedi ya da geçirilmedi. Reyhanlı halkını da derinden etkileyen ve rahatsızlık yaratan bu saldırıların ne amaçla yapıldığı konusunda ortada birçok iddia var. Ancak, saldırıyı yapanlar ele geçirilemediği için, konu da ortada kaldı.
“ALEVİ-SÜNNİ AYRIMCILIĞI OLMAMALI”
Aslında MHP Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin’in iddialarını ciddiye alırsak, bu saldırıların kimler tarafından ne amaçla yapıldığını daha iyi anlamış oluruz. Ortada böylesine bir iddia varsa, hükümet olanların da bu iddiaları ciddiye alması gerekiyor. Daha önce de ana muhalefet partisi CHP’li milletvekilleri aynı konuda, aynı doğrultuda açıklamalar yapmış, iddialarda bulunmuşlardı. Bundan da sonuç çıkmadı.
Bölgede bir alevi-Sünni ayrımcılığı oluşturulmak isteniliyorsa, bunun tek adresi Reyhanlı olarak gösteriliyor. Burada yaşayanların Sünni olması nedeni ile yapılan saldırıyı bir noktada Alevilerin üzerine yıkmaya çalıştılar. İşte, MHP Hatay Milletvekili Çirkin, özellikle bu konuya dikkat çekiyor, kendisini dinleyelim:
“Tamamı Sünni olan Reyhanlı’da, Alevi-Sunni gerginliğini istiyorsanız, bu mahfillerle ilgili bir çalışmanız varsa ve mahfillerden biriyseniz o zaman seçtiğiniz yer doğru yer. Reyhanlı’da yaşananlar büyük bir dramdır. Biz daha ölülerimizi bulamadan hükümet iki saat içinde ölüleri buldu. Taktim bu ülkenin birliğini bozacak bir taktim. Suriye, Muhaberat, Acilciler ve Suriyeli Lider Mihraç Ural gibi isimlerin denklemde bir eşittiri vardır. Vatandaş böyle algılar. Eşittir Alevilerdir. Siz bu bombalamayı alevi kesimin üstüne yıkma noktasında bilerek ya da büyük bir cehaletle bilmeyerek bir yönlendirme yaptınız. Başbakan’ın ‘Reyhanlı’da 53 Sünni öldü’ lafı son derece gerdi. Sadece Hatay, Mersin ve Adana’da 1 milyon civarında Nusayri alevi vatandaşımız, Anadolu’da kimilerine 10-11 milyon kimilerine göre 15 milyon alevi kökenli yurttaşlarımızın olduğu bir ülkede konuya bu gözlükle bakamazsınız”
TÜRKİYE’NİN YANLIŞLARI
MHP Hayat Milletvekili’nin şu önemli görüşünün de altını çizelim:
“Reyhanlı olaylarında El-Nusra’da içinde olabilir. Özgür Suriye Orduysa El-Nusra birbiriyle savaşıyorlar. Bizim ve muhalefetin destek vermesiyle süreci yürütemiyoruz. Reyhanlı‘daki olaydan önce dikkat çekmek istediğim konu şu; AKP birinci yanlışı Suriye’nin iç işlerine müdahale ile yaptı. İkili ilişkiler iyi gittiği dönemde demokratikleşme adına birçok tavsiyede bulunuyordu. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı olarak önce kendi ülkenizin iç güvenliğiyle sorumlusunuz. Cumhuriyet tarihinin en önemli terör saldırısıyla 53 vatandaşımızı kaybettik. AKP Genel Başkanı Erdoğan ve Dış İşleri Bakanı Davutoğlu özellikle Suriye politikasında kamuoyunda %20’yi aşamayan bir desteğe sahip. Benim tahmin ettiğim; Suriye politikasında yanlışların üzerini örtmek ve bu politikaya halk nezdinde zemin bulmak adına Alevilik ve Sünnilik olayını kurdular”
“TOPLUM AYRIŞTIRILMAMALI”
Toplumu germek, ayrıştırmak ve mezhep çatışmalarına zemin hazırlamak, belki de bu ülkeye yapılmak istenilen en büyük kötülüktür. MHP Hatay Milletvekili Çirkin, bu konuda Hükümetin politikalarını yanlış buluyor, eleştiriyor ve görüşlerini şu şekilde açıklıyor:
“Alevi ve Sünni’nin birlikte barış içinde yaşamasında sorun yok. Ki zaten yaşıyor. Birlik ve kardeşliği destekleyerek hizmet edecek projeler MHP’nin takdirini alır. Fakat şekilsel olmasından ziyade, bu birliğin kökende olması gerekir. Bu projeyi yaparsanız; alevi toplumunun önemli bir bölümünün itiraz ettiği bir proje olur. Onun için amaca hizmet etmeyebilir. Niyet iyi olabilir; fakat daha baştan alevi kökenli insanlar arasında tartışma yarattığı bir gerçek. O zaman bunun neye hizmet ettiğini bekleyip, görmek lazım. Bir insan cem evinde ibadet ediyorum diyorsa bunu sorgulamamız yanlış. Biz ona bu özgürlüğü vermeliyiz buna inanmayabiliriz. Bize göre İslam’ın tek ibadet hanesi cami olabilir, kuran da bunu söylüyor. Ama o da bizim kardeşimiz, o da “Müslüman’’ım diyor. “Ben, burada ibadet etmek istiyorum” diyor. Yasal statüye karşı değiliz. Fakat toplumu bölecek, ayrıştıracak ve tamamen birbirinden tecrit edecek uygulamalara karşıyız.”
e.mail: necdetes@mynet.com