DEVE VE ERGENEKON
Deveye “Boynun neden eğri” diye sormuşlar.
Deve cevap vermiş “Nerem doğru ki”
Şimdi söyleyin bakalım,
Ergenekon, Balyoz ve benzeri davalarda
Yapılan bu yargılamaların, verilen kararların neresi doğru.
Kararın veya yargılamanın “şurası neden bozuk” diye soramazsın ki, çünkü doğru olan tarafı yok.
Her şeyi bir tarafa bırakın, resmi rakamlara göre; Ergenekon davasındaki birleştirilen 22 dava, 2540 klasör, binlerce sayfalık tutanak, fezleke, iddianameler ile sayfa sayısı yüzbinlere ulaşmış ve yalnızca bunların okunması 10 seneden fazla zaman alacakmış.
Peki, bunlar okunmadan karar nasıl verildi.
Deveye sormuşlar…
* * *
Bütün ülkeler, kendi halkına ve insanlığa hizmet edecek eserler yapmakla övünürler.
Biz; en büyük cezaevlerini, Adliye Sarayı adı altında en büyük mahkeme binalarını, en çok insan alan duruşma salonlarını yapmakla övünüyoruz.
Bu da yetmiyor, duruşmalar spor salonlarında yapılıyor.
Her ülkede Spor Salonlarında, şenlikler içinde spor müsabakaları yapılır, bizim ülkemizde mahkemeler kuruluyor.
Cezaevlerinin adı “Kampüs” olmuş sanki Üniversite kampüsü.
Deveye sormuşlar…
* * *
Dünyada cezaevlerinde “tahsil ve öğrenim görmemiş suçlular” yatar.
Bizim cezaevlerimizde, “Profesörler, Doktorlar, Avukatlar, Dekanlar, Öğretim üyeleri, Generaller, Albaylar, subaylar” yatıyor.
Hayatını; insanlığa, Türkiye Cumhuriyetine, ülkenin bölünmez birliğine ve bütünlüğüne adamış insanlar yatıyor.
Dünyanın her yerinde “öğrencilere” en geniş, en güzel, en temiz öğrenim olanakları sunulur.
Bizim ülkemizde; biber gazı sunuluyor. Tazyikli su ile sulanıyor. Cop ile yetiştiriliyor.
Deveye sormuşlar…
* * *
Deveye sormuşlar “ülkedeki adalet neden eğri” diye.
“Ülkenin neresi doğru ki, adaleti doğru olsun” diye cevap vermiş.
Av.A.Erdem Akyüz
erdemak@gmail.com