Kürtlere son çağrı!

ABulut

Arslan Bulut

Erbil’de “Kürt Ulusal Konferansı” toplanıyor. Barzani, Türkiye’den Ahmet Türk ve Selahattin Demirtaş başta olmak üzere 21 kişiyi davet etti. Hedefleri, Birleşik Büyük Kürdistan için psikolojik zemin hazırlamak.

Türkiye’de ise devlet, bütün kurum ve kuruluşları ile ABD’nin Büyük Kürdistan Projesi’ne teslim olmuştur. Direnen, milletin kendi evlatlarıdır. Zaman zaman bize bile deniliyor ki, “Siz bütün Türklerin birliğini savunuyorsunuz, bırakın Kürtler de kendi birliğini sağlasın.” Bunu söylemelerinin sebebi, bizim nezdimizde milliyetçi birikimin oluşturduğu fikri direnci kırmaktır.
Biz, hiçbir etnik unsurun kimliğinden dolayı doğal insan haklarından yoksun bırakılmasına razı değiliz. Fakat bir bütün olarak Türk Milleti’nin insan haklarını korumak önceliğimizdir.

***

Kürtler tarih boyunca Türkler ile birlikte var oldu. Batılıların son 250 yıllık çalışmaları sonunda ayrı bir millet oldukları bilincini geliştirdiler. Zaten, Osmanlı’nın dağılma sürecinde Türkiye’nin dışında kalan Kürtlerin,Türk Milleti’ne mensubiyet duymaları söz konusu olmamıştır. Neticede, Kuzey Irak’ta Amerika’nın Irak’ı işgali ile birlikte nefes almaya başlayan Kürdistan devletçiği, Suriye, Türkiye ve İran’ı da etkilemektedir. Türkiye’deki PKK hareketi ise TSK’nın direncinin çökertilmesi sonucu, artık rahat hareket etmekte, askerin boşalttığı karakollara Abdullah Öcalan posterleri asmakta, bazı şehirlerde “PKK Asayiş” birimleri kurarak polis görevini yapıyor gibi bir görüntü vermeye veya Van’da olduğu gibi askeri geçit töreni yapmaya çalışmaktadır. Abdullah Öcalan ise artık yanına kadın gönderilmesini bile isteyebilmektedir.

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise “Türkiye’nin 3 tarafı deniz; Karadeniz, Ege, Akdeniz. 3 tarafı da Kürdistan’dır. Bin yıl birlikte yaşadık, binlerce yıl daha ama eşit ve özgür bir şekilde yaşama imkânı vardır” diyor.

***

Böyle giderse Kürtler, Türk Milleti’nin şemsiyesi altında yaşamak imkânını kendi elleriyle yok etmiş olacaklardır. Ermeniler de 900 yıl Türkler ile birlikte yaşadılar ama Batılıların projelerine uydukları için Türk topraklarını terk etmek zorunda kaldılar. Gazeteci Hırant Dink’in, öldürülmeden kısa bir süre önce, 2006’nın Şubat ayında Kürt aydınlarını uyardığını hatırlıyorum.

Dink, “150 yıl önce yaşanan olayların öncesinde bugün meydana gelen olayların aynısı olmuş… Ermeniler Avrupa ve Rusya’ya güvendiler… Ama sonra ortada kaldılar. Aman dikkat! Başkalarına güvenmek bir milletin sonu oldu… Ne olursa olsun Kürt ve Türkler birlikte ve iç içe yaşamalı” demişti.

Esasen, Türkiye topraklarında bir Ermenistan devleti ve bir Kürt devleti kurmak aynı projedir. Türkiye’ye 100 yıldır Wilson prensipleri ile veya Sevr ile dayatılan budur. Türkiye, bu projenin Ermeni ayağını aştı, şimdi Kürtleri kullanıyorlar. Arapları Osmanlı’ya isyan ettiren Lawrence, “Bir Kürt devleti kurabilseydim, Türkleri tarihten silecektim, başaramadım” demişti. Bunun yerine “Üzerinde Güneş Batmayan İmparatorluk” tarihe karıştı!

***

Yine Hasip Kaplan, AKP ile birlikte dönüşü olmayan tek yönlü tünele girdiklerini, mutlaka ışığı görmeleri gerektiğini söylüyor. Bu söylediği doğrudur. AKP, zaten bu iş için kurdurulmuştur! Açılım dedikleri, Büyük Kürdistan Projesi’dir.
Biz, Türk Milleti’nin bir ferdi olarak, en azından Türkiye Kürtlerine son bir çağrıda bulunarak, “Amerika’ya güvenerek Türk Milleti’nin nefretini kazanmayın. Türk Milleti’nin önünde ne ABD durabilir, ne de ABD’nin sömürge valileri. Bir an önce aklınızı başınıza toplayın ve en az bin yıldır süren beraberliği bozmayın” deme hakkına sahibiz.

yg.yenicaggazetesi.com.tr

Arslan Bulut - ABulut