Avrupa Birliği, 1 Temmuz 2013 tarihinde yedinci defa genişlemiş ve Hırvatistan AB’nin 28’nci üye devleti olmuştur. Türkiye ile birlikte 3 Ekim 2005 tarihinde AB ile katılım müzakerelerine başlayan Hırvatistan Slovenya’dan sonra Yugoslavya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden ülkelerden AB üyesi olan ikinci ülke olma başarısını göstermiştir.
Başkent Zagreb’de gerçekleşen törendeki konuşmasında AB üyeliğinin sadece kurallara uymak ve kuralları şekillendirmek kadar, ortak hedefler doğrultusunda sorumluluğu paylaşmak anlamına da geldiğini açıklayan AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, Hırvat halkını kutlamıştır.
Hırvatistan’ın üyeliği ile birlikte AB’nin resmi dili 24’e, nüfusu ise 4,4 milyon artarak 508 milyona ulaşmıştır.
Zagreb’teki kutlamalara Türkiye’yi temsilen katılan AB Bakanı ve Baş müzakereci Egemen Bağış, Hırvatistan’ın AB’ye katılmasıyla birlikte Türkiye’nin AB müzakere surecinde önemli bir müttefik kazandığını belirtmiştir ama, Türkiye’nin AB’ye katılımı bir yılan hikayesine dönmüştür.
Bu hikayeyi, geçen hafta yayınlanan Türkiye AB İlişkileri: Bir Çıkmaz Sokak (Beta, İstanbul) kitabımda ayrıntılı olarak açıkladım.
Diğer taraftan AB liderleri Zagrep’te Sırbistan’la da en geç Ocak 2014 tarihinde üyelik müzakerelerine başlanmasına karar verirken Türkiye’ye ilişkin olarak üç yıldır açılamayan başlıklar konusuna değinmemişlerdir.
Üyelikle birlikte 14 Nisan 2013 tarihinde Avrupa Parlamentosu’nda görev yapmak üzere seçilen parlamenterler de görevlerine başlamışlardır.
AB Konseyi’nde Hırvatistan, İrlanda, Danimarka, Litvanya, Slovakya ve Finlandiya ile eşit değerde 7 oya sahip olmuştur.
Hırvatistan’ın AB üyelik surecinde tıpkı Türkiye’de olduğu gibi sorunlar yaşanmıştır. Lahey’deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi ile yeterli işbirliği yapmadığı ve Slovenya ile arasındaki sınır anlaşmazlığı sebebiyle üyelik süreci zaman zaman aksamıştır.
Ljubljanska Banka’nın Hırvat mudilerine olan borcunun ödenmesi konusunda Slovenya ile ortaya çıkan sorunlar çözüme kavuşturulduktan sonra Sloven Parlamentosu 2 Nisan 2013’te Hırvatistan’ın Katılım Anlaşması’nı onaylamıştır.
Hırvatistan, katılım müzakerelerini 30 Haziran 2011 tarihinde tamamlamış, Avrupa Komisyonu’nun 12 Ekim 2011 tarihinde olumlu görüş bildirmesinin ardından AB’ye katılımı 1 Aralık 2011’de Avrupa Parlamentosu’nda ve 5 Aralık 2011’de AB Genel İşler Konseyi’nde onaylanmıştır.
9 Aralık 2011 tarihinde AB’ye Katılım Anlaşması imzalanmış, Hırvat halkı 22 Ocak 2012 tarihinde ülkenin AB’ye katılımına ilişkin halkoylamasında yüzde 66 evet oyu ile onay vermiştir.
Geçen sekiz yıllık dönemde Türkiye’nin katılım müzakerelerinde başlıkların yarıya yakınının bazı üye ülkelerin blokajı sebebiyle açılamaması ve Türkiye’nin üyeliğinin AB’deki bazı siyasiler tarafından iç siyasette kullanılması, Türkiye’de halkın AB üyeliğine verdiği desteğin hızla düşmesine yol açmıştır.
Ancak bu durum Türkiye’yi, 1959 yılından bu yana bir devlet politikası olarak izlediği AB’ye üyelik hedefinden uzaklaştırmamalıdır.
Hırvatistan 1 Temmuz’da Avrupa Camiasının bir üyesi olmuştur.
Darısı, 147 yıldır Avrupa Camiasının üyesi olmak için çaba harcayan Türkiye’nin başına.
Yazıları posta kutunda oku