PKK’lılar suç işliyor ama ceza yok…

NECDET BULUZ

 

                                                AKP Hükümeti, suç işleyen PKK’lılara adeta kucak açıyor. Kaldı ki, daha önce suç işlemiş, ceza almış ve cezaevine konulmuş olan PKK’lıların bile gruplar halinde serbest bırakıldığını görüyoruz. Hiç kuşkusuz suç işleyen kim olursa olsun, cezasız kalmaması gerektiğini savunanlardanız. Ancak, bu konuda da ayırımcılık yapılması, bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Üstelik böyle hareketler, ayırımcılığı körükler, insanlarımızı da kamplara ayırır.

                                                 Bunu neden yazmak ihtiyacı duyduk, kısaca da olsa bugünkü yazımızda buna değineceğiz. Özellikle PKK’nın devlete meydan okuduğu, resmen suç işlediği noktalarda bizi yönetenlerin içine düştüğü çıkmaz ve bu suç işleyenlere karşı nelerin yapılıp yapılmadığını görmek ve öğrenmek istiyoruz. Terör örgütü PKK, meydan okuyor, her türlü sucu işliyor, devlete baş kaldırıyor, ancak bunlar yapıldığı ile kalıyor.

                                                  PKK’LILAR SUÇ İŞLİYOR AMA…

                                                     Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde terör örgütü PKK’nın YDG-H (Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi)  asayiş birimleri oluşturduğu,  binlerce kişinin katıldığı ilan töreninde YDG-H olarak Kürdistan halklarının öz savunmasını tarihsel bir sorumluluk olarak üstlendikleri ifade edildi. Özel güvenlik güçlerine diplomaları verildi. Açıkça ifade edilmesi gerekiyorsa, bu işi organize eden ve işin içinde olanların hepsi suç işlemişlerdir ve devlet de bunlar için gereğini yapmalıdır.

                                                    Tek tip elbise giyen teröristler, daha sonra kimlik kontrolleri yaptılar. Bize gelen haberlere göre yerleri tespit edilen bu gruplara güvenlik güçlerince baskın düzenlendi, çatışma çıktı. Sonrasını bilmiyoruz, çünkü konu ile ilgili hiçbir açıklama yapılmadı. Bu baskında kaç terörist yakalandı, kaçı hakkında işlem yapıldı, kaçı suçlu bulundu, tutuklandı hiç kimse bir şey bilmiyor.

                                             Aslında bu olayı küçümsememek gerekiyor. PKK, devlet içinde devlet kurma girişiminde bulunuyor. Kendi güvenlik birimlerini oluşturuyor. Bu, tam anlamı ile bir anayasal suçtur. Bu işe giren herkes de anayasal suç işlemiştir. Gruplar halinde tutuklamaların olması gereken bir olayı yaşıyoruz ama, sanki ortada hiçbir şey olmuyormuş gibi ne yetkililer, ne karşı taraftan hiçbir açıklama yapılmıyor.

                                                      DEVLETE BAŞ KALDIRI VAR

                                                      Gelelim ikinci konuya:

                                                Diyarbakır’ın Lice İlçesi Kayacık Köyü’nde Jandarma Karakolu’na yapımı süren ek inşaatı engellemek isteyen 200 kişilik grup ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda şu ana kadar 1 kişinin öldüğü 10 kişinin yaralandığı haberlerini aldık. Devlete karşı bir baş kaldırının olduğu bir gerçek olarak karşımızda duruyor. Bu olaydan sonrasına da bakacağız. Olayları kimlerin çıkardığı tespite edilecek, olaya karışanlar ve suçlu olanlar görülecek bakalım kaç kişi yargı karşısına çıkarılacak, kaç kişi tutuklanacak? Böyle bir girişim olunca terör örgütü yandaşlarının tepkisi ne olacak?

                                                        Bu ülkede bir devlet, bir hukuk sitemi varsa, bu herkes için aynı şekilde işletilmelidir. Gezi Parkı ile başlayan olaylarda bu devlet, nasıl suçlu arayışına girdi, sabah baskınlarına imza attı, birçok kişinin tutuklanmasında rol oynadıysa, aynı şeyi Cizre ve Lice’deki olaylarda da göstermelidir. “Aman süreç zarar görmesin” anlayışı ile PKK ve yandaşlarının her işlediği sucu görmezden gelenler bakalım bu işlenen suçlar karşısında ne yapacaklardır?

                                              HER FIRSATTA TEHDİT YAĞIYOR

                                              PKK ile başlatılan “barış süreci” konusunda terör örgütüne ne vaatlerde bulunuldu bunu da tam olarak kimse bilemiyor. Ancak, Hükümet olanların PKK ile kol kola girmesi ve PKK’ya Meydanı boş bırakması sürekli tartışılacak bir konu olarak karşımızda duruyor. Gerek Öcalan, gerek Karayılan, gerekse PKK’nın siyasi uzantıları BDP’liler “sürece zarar verilmemeli” diyerek sürekli tehdit savuruyor. Yaptıkları her hukuksuzluk, işledikleri her suç ortada kalıyor. İşte, bu durumun toplumu ikiye böldüğü ve toplumsal barışı da tehdit ettiği unutuluyor.

                                                 Demokratik hakları olan şiddete baş vurulmadan yapılan eylemlere karşı güvenlik güçlerini acımasızca kullananlar, gözaltı ve tutuklamaları hızlandıranlar, Doğu ve Güneydoğu’da at oynatan, suç işleyen, devletin her türlü araç ve gereçlerine zarar verenleri sadece seyrediyorlar. Biz, o nedenle son günlerde işlenen suçlarla ilgili nelerin yapılacağını bekleyip göreceğiz.

e.mail: [email protected]

 

 

NECDET BULUZ - 1437809520747