Ümit ÖZDAĞ
uozdag61@gmail.com
İddialara göre PKK, Kuzey Irak’a çekiliyor. Hakikaten medyada bazı PKK’lı grupların, özellikle de sınır bölgelerine yakın yerlerdekilerin Kuzey Irak’a çekildiğine dair elde “kanıtlar” var. Ancak bu grupların zaten gidip gelen gruplar olduğunu biliyoruz. Türkiye’nin içindeki grupların gerçekten geri çekildiğine dair bir kanıt yok. Bu konuda AKP Hükümeti, PKK’nın sözüne güvenmek zorunda. Genelkurmay Başkanlığı ise bütün birlikleri kışlaların içine kapatmış durumda. Heronlar yere indirilmişler. Görmedik, duymadık, söylemedik diyerek, süreci “izlemiyorlar”.
18 Mayıs 2013 akşam saatlerinde Hakkari/Yüksekova’da 6. Hudut Tabur komutanlığına PKK’lılar Medbehan mevkiinden havan topu ile ateş açıyorlar. Görmemezlikten geliniyor. Yazımı yazarken, PKK açıklama yaptı: 21 Mayıs günü saat 16.00 ile 17.00 arası Zap bölgesi içinde bulunan Kani Cenetê, Şifreza köyleri ve Devê Masi ile Maruka Sırtı alanlarına yönelik Türk ordusu tarafından obüs ve havan toplarıyla bir bombardıman düzenlenmiştir. İnşallah doğrudur.
Bu arada ilginç haberler geliyor. Ormanlık bölgelere kış için odun toplamaya giden köylüler PKK’lılar tarafından geri çevriliyorlar. “Sakın ormandan ot ve odun toplamayın, kesmeyin, çünkü bunlar bizim saklanmamızı kolaylaştırıyor” diyorlar. “Madem, Kuzey Irak’a çekiliyorsunuz neden gizlenmek için ota ve çalıya ihtiyacınız var” diye soruyor insan. 18 Mayıs’ta Hakkari ve Şırnak’ta iki terörist güvenlik güçlerine teslim oldu. Madem PKK geri çekiliyor neden teslim oluyor bunlar. Öte yandan PKK’ya katılımlar zirve yapmış durumda. Bölgenin gelecekteki yönetici gücü olarak algılanan PKK’ya katılım şimdi rant yapıyor.
PKK galiba çekilirken veya çekilmiş gibi yaparken, Türk Ordusu’nun Kuzey Irak’ta 7 üsse yayılmış olan birliklerinin, kendi geri çekilmesine karşılık olarak derhal geri çekilmesini istiyor. Geçici köy koruculuğunun kaldırılmasını talep ediyor. Özel kuvvetlerin tasfiye edilmesini veya bölgeden çekilmesini istiyor. Bu arada bölgede asker sayısı hızla azalıyor. AKP Hükümetinin “Kara Kuvvetleri Komutanlığı üzerinde bölgeden askerleri çek” şeklinde ağır baskısı var. Birliklerin yeniden Türkiye’nin neresinde konuşlanacağı belli olmadığı için Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda atamalar 20 gün gecikmiş durumda. Karargah, bölgeden çekilen birliklerin basına yansımasını, yeniden konuşlanma şeklinde izah etmeye çalışıyor ancak inandırıcı değil.
İmha edilmeye çalışılan ve geleceğin melez/hibrit savaşları için ülkemizin elindeki en etkili güç olan Jandarma Genel Komutanlığı’nın da Kara Kuvvetleri Komutanlığı gibi baskı altında olduğunu görüyoruz. Şenoba’daki Jandarma tugayının asker sayısı azaltılarak taktik alay durumuna düşürülmüş. Diğer birliklerin durumunu anlatmayalım. Ancak Türkiye’nin terörizm ile mücadelede elindeki en seçkin birliklerden birisi olan Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugayı duvarların arkasına çekilmiş oturuyor.
PKK’nın gözden kaçan bir talebi de Yatılı Bölge Okulları’nın kapatılması. Abdullah Öcalan, Yatılı Bölge Okulları için “kültürel soykırım” yapıyorlar demişti. Şimdi bu konuda bir çalışma AKP Hükümeti tarafından başlatılmış. Yatılı Bölge Okulları kapatılacakmış. Yani PKK, sadece askerlerin değil, devletin başka kurumlarının da bölgeden çekilmesini talep ediyor. Mütareke tartışmaları yapılırken, Duran Kalkan, “Biz değil, Türk ordusu çekilmeli” demişti. Şimdi PKK çekilir gibi yaparken, aslında Türk ordusu asker ve birlik sayısını azaltıyor.