Suriye sınırında tehlikeli gelişmeler…

NECDET BULUZ

 

                                             Suriye’de iç karışıklıklar devam ettikçe, Türkiye daha da sıkıntı yaşayacak. Esad’a karşı savaşan muhaliflerin aralarında bütünlük sağlayamaması, özellikle aşırı dinci grupların vahşete varan eylemleri, korku ve endişe ile izleniyor. Geçenlerde konu ile ilgili yazdığımız yazılarda, El Kaide’nin Suriye kolu olan El Nusra Cephesi’nin sergilediği vahşet görüntülerinin uluslarararası medyaya büyük yankı uyandırdığını belirtmiş ve bu konuda Amerika, İsrail ve Batı’nın endişelerinin de arttığını vurgulamıştık.

                                                       İşin ilginç tarafı, Türkiye, bu aşırı dinci gruplara destek veriyor. Onları sınırda barındırıyor. Hatta silahlandırıp, Esad’a karşı savaşmak için yine sınırdan Suriye’ye gönderdiği haberleri de geliyor. Biz, bu aşırı grupların, Esad’ın devrilmesinden sonra hem Suriye, hem de Türkiye için büyük tehlike olabileceğini yinelemek istiyoruz. Zaten sınırda olay çıkmayan gün olmuyor. Kısa zaman sonra bu beslediğimiz, barındırdığımız ve silahlandırdığımız gruplar, bizim için de tehdit oluşturacaklardır. Şimdiden bun un ayak seslerini de duyuyoruz.

                                                      EL NUSRA CEPHESİ GÜÇLENİYOR

                                                      Burada şu noktaya da dikkat çekelim:

                                                         Suriye’deki kimyasal silahların bu aşırı dinci grupların eline geçmesinden endişe ediliyor. Bu nedenle özellikle İsrail, ara sıra Suriye’deki kimyasal silah depolarını hedef alan hava saldırıları yapıyor. Bunun da gelecekte ayrı bir sorun yaratacağını şimdiden görüyoruz. Çünkü Rusya hem bu saldırılara, hem de Esad’ın görevi bırakmasının karşısına dikiliyor.

                                                        Zaten, Suriye’nin Türkiye sınırı şu anda El Kaide’nin El Nusra Cephesi’nin kontrolü altında bulunuyor. Suriye’nin kuzey bölgelerinde etkinliğini giderek artıran El Nusra’nın acımasız hareket ettiği, şeriat polisi ve mahkemelerini kurduğu biliniyor. Halep’in de kısa zaman sonra tamamen bu örgütün etki alanına gireceği, El Nusra’nın da El Kaide’ye bağlılığını bildirdiği gelen haberlerden anlaşılıyor.

                                                 ŞERİAT MAHKEMELERİ DE KURULDU

                                                 Konuyu biraz daha açalım:

                                                 Halep’de İndependent Gazetesi’nin büro şefi Anthony Loyd, El Nusra’nın bölge halkının tüm ihtiyacını karşılamaya başladığını, “İşinizin hemen halledilmesini istiyorsanız El Kaide’ye gitmelisiniz” dediği makalesinde şu noktalara vurgu yapıyor:

                                                  “ Aralık ayında elektrik, gıda ve su sorunu çeken Halep’in yeniden inşa edilmesinde ve dağıtımın yapılmasında El Nusra Cephesi ön planda geliyor. Halkın büyük desteğini de yanında alıyor. El Nusra’nın bölgedeki kamu hizmetlerinden sorumlu yetkilisi Ebu Marea, Suriye’de İslam Devleti kurulması için çalıştıklarını söylüyor. Halep’te Ocak ayında kurulan Şeriat mahkemeleri İslamcı muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde kamu hizmetlerinden sorumlu büro ile ortak hareket ediyor. Halep’de halen 4 şeriat mahkemesi var. Her bir mahkeme İslamcı Tugay’a bağlı bir komutan tarafından idare ediliyor. Bu komutanlar da Özgür Suriye Ordusu’ndan ayrılmış ve Batı’nın desteklediği Suriye Ulusal Konseyi ile bağlantısı olmayan kişilerden seçiliyor.  Eğer, El Nusra Cephesi, başarılı olur, Şeriat Devleti’nin temellerini Suriye’de atarsa, El Kaide ilk defa Türkiye ve Irak sınırlarını kapsayan bir alana sahip olacak. Bu da bölge ve Batılı güvenlik yetkilileri için bir kâbus olacak.”

                                                      TÜRKİYE YANLIŞTA İSRAR EDİYOR

                                                         Tüm bu gelişmeleri görünce, Türkiye’nin Suriye’de nasıl bir çıkmaza girdiğini bir kez daha görmüş oluyoruz. Baştan bu yana Türkiye’nin Suriye politikalarında yanlış yaptığı ve bugün en sıkıntılı duruma düşen ülke olduğunu söylemeye gerek var mı? Halen de aşırı dinci gruplara destek veren Türkiye, gelecekte bu aşırı grupların da hedefinde olmayacak mı?

                                               Amerika’nın, Suriye’ye askeri müdahale yapmayacağı görülüyor. Zaten Amerikan halkının yüzde 61’i de bu müdahalenin karşısında görülüyor. Batı ülkelerinin ilgisizliğini de görüyoruz. Suriye ise kendisi için tehlikeli gördüğü kimyasal depolarını vurarak rahatlamaya çalışıyor. Pek, ya Türkiye? Sınırlarımız içinde 200 bin Suriyeli sığınmacı var. Halen de gelmeye çalışanlar sınırda sürekli olay çıkarıyor. Gelecekte Esad’ın durumu ve Suriye’nin konumu Türkiye’yi daha da zora sokacak gelişmeler olarak değerlendiriliyor. Suriye politikalarını elini yüzüne bulaştıran Türkiye, öyle görülüyor ki, gelecekte bölgede en sıkıntıya düşecek ülke olarak da dikkat çekiyor.

e.mail: necdetes@mynet.com

 

 

                                            

 

                                       

NECDET BULUZ - woman 1007603 1280