Mardin Milletvekili Ahmet Türk, Avrupa Parlamentosu’nda Filistin Kurtuluş Örgütü’nü örnek göstererek, AB’nin Kürt mücadelesini terörist hareket olarak görmesini eleştirmiş ve “PKK’nın terör örgütleri listesinden çıkarılması gerektiği” mesajını vermiştir.
Türk’ün bu açıklamayı yapmasının sebebi, geçen hafta Avrupa Parlamento’su Genel Kurulu’nda görüşülen Türkiye raporunda, çözüm sürecine destek verilirken PKK’nın terör örgütü olduğunun vurgulanmış olmasıdır.
Terörist vurgusu yapılmasını haksızlık olarak nitelendiren Türk, “Dünyadaki pek çok örgüt Avrupa tarafından geçmişte terörist ilan edilmişti ancak bugün demokratik zeminde siyaset yapar duruma geldiler. Filistin Kurtuluş Örgütü gibi” demiştir.
Türk, Parlamento’daki açıklamasında “Kürtlerin yüzde 90’ı ve Türk halkının yüzde 58’i sürece destek veriyor” demiştir.
2012 Türkiye İlerleme Raporu 18 Nisan 2013 tarihinde Parlamento’da 451 oyla kabul etmiştir.
Rapor’un 53’ncü maddesinde yer alan “AB, terör örgütleri listesinde yer alan PKK ve diğer tüm terör örgütlerinin devam eden terörist şiddeti en güçlü ifadelerle kınadığını yineler” (Reiterates its condemnation, in the strongest terms, of the terrorist violence committed by the PKK, which is on the EU list of terrorist organisations) cümlesindeki “devam eden” ibaresi çözüm süreci dikkate alınarak çıkarılmış, fakat PKK terör örgütü olarak kabul edilmiştir.
Acaba PKK’nın AB terör örgütü listesinden çıkarılması Türkiye’nin gündemine yakında girer mi?
Eğer PKK terör örgütü değil de demokratik bir kitle örgütü olarak Türkiye’de tanınır ya da Avrupa Parlamentosu bu yönde bir karar alırsa, (tıpkı sözde Ermeni soykırımının Türkiye tarafından tanınmasını isteyen 4 kararında olduğu gibi) Abdullah Öcalan’ın durumu da Melson Mandela gibi mi olur?
Bilindiği gibi Mandela Atatürk Barış Ödülü’nü almayı kabul etmemiş idi.
12 Mayıs 1992 tarihinde Atatürk Uluslararası Barış Ödülü’nün verildiği açıklanan Nelson Mandela, partisi Afrika Ulusal Konseyi (ANC) aracılığıyla ödülü kabul etmediğini açıklamıştır.
1986 yılında ihdas edilen devlet ödülü niteliğindeki Atatürk Uluslararası Barış Ödülü 2000 yılıyla beraber toplam 11 defa verilmiş, 1992 yılında ise Nelson Mandela tarafından geri çevrilmiştir.
Acaba akil adamlar bu konuda ne düşünürler?
Ben, akil adamlardan bazılarının (daha doğrusu içinde hanım üyeler de olduğu için Akil İnsanlar) hassas konularda net bir görüşe sahip olmadıkları kanısındayım.
Çünkü akil bir güzel “hanım,” başkanlığını yaptığı toplantıda önce “Türk,” hemen sonra “Türkiyeli” demiştir ama bu durum basına yansımamış, yansıyan kısımda ise bu durum “es” geçilmiştir.
13 Nisan Cumartesi günü yapılan konuşmayı radyodan dinledim ve şaşırıp kaldım.
Acaba Türk demek çok mu ayıp?
Eğer ayıp ise Mardin Milletvekili sayın Ahmet Türk, bundan neden utanmıyor?
Herhalde bu ikileme düşen hanım başkanın söyleyeceği bir söz olsa gerektir.
Bir yanıt yazın