İpek Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işıl Acehan tarihe ışık tutacak bir çalışmaya imza attı.
Çalışmak için 1900’lü yılların başında Kanada’ya giden 205 Türk’ün 1. Dünya Savaşı’nın başlamasının ardından evlerinden alınarak esir kamplarına götürüldüğü ortaya çıktı.
Esir toplamayı yasalaştıran Kanada hükümeti, Osmanlı vatandaşı Ermeni ve Rumlar’a dokunmazken, Türkler’i ve Kürtler’i tehcir etti. 3’ü öldü, 2’si aklını kaybetti
Ekmek parası için 1900’lü yılların başında Kanada’ya giden 205 Türk, 1. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla esir kamplarına atıldı.
İngiltere’nin talimatıyla Kanadalı askerlerce bir gecede evlerinden toplanan Türkler’in sonu bugüne kadar öğrenilemedi.
Osmanlı İmparatorluğu’nun son zamanlarında çalışmak amacıyla eşlerini, evlatlarını ve vatanlarını bırakıp Kanada’ya giden tamamı erkek 205 Türk’ün 1914’te esir kamplarına alındığı ortaya çıktı.
5 GÜN SONRA TALİMAT VERDİ
Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasından kısa bir süre sonra İngiltere 5 Kasım 1914’te Osmanlı’ya savaş açtı. Bu gelişmeden sadece 5 gün sonra 10 Kasım 1914’te İngiltere’nin talimatıyla Kanada’da yaşayan aralarında Kürtler’in de bulunduğu çoğu Türk 98 Osmanlı vatandaşı bir gecede evlerinden toplandı. ‘Savaş Halinde Tedbir Kanunu’ çıkarıp esir toplamayı yasal hale getiren Kanada hükümeti, Osmanlı vatandaşı Ermeni ve Rumlar’a dokunmadı. Sadece Türk ve Kürtler’i tehcir ederek Kingston kentindeki Fort Henry esir kampına götürdü.
KARA KIŞTA 1000 KİLOMETRE
Esir Türkler, birkaç ay sonra Fort Henry kampından yaklaşık 1000 kilometre uzaklıktaki Kapuskasing kampına götürüldü. Eksi 25 derecede trenlerin gidemediği yerlerde günlerce yürütülen Türkler, çok daha kötü şartlardaki Kapuskasing’de tam anlamıyla işkence gördü. Türkler ile birlikte Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’ndan Kanada’ya göç eden Ukraynalılar da tehdit unsuru olarak toplama kampına alındı. Savaş süresince tehcir edilen Türk sayısı 205’e çıktı.
VATANDAŞINI TEHLİKELİ GÖRDÜ
Esir kamplarına götürülen Türkler, Kanada’da fabrikalarda en kötü ve en ağır işlerde çalışıyordu. Bazıları Kanada vatandaşlığını da elde etti. Tehcir edilen Türkler arasında 10 yıldır Kanada vatandaşı olanlar da vardı. Kampta esirlere sadece ekmek ve su verilmesinden dolayı Türkler açlık grevi yaptılar.
MEKTUP YAZMAYA BİLE İZİN YOK
Esir Türkler’in ailelerinin de yaşananlardan haberdar olmadığı belirlendi. Kamplardaki Türkler’in memleketlerine mektup göndermesine bile izin verilmedi. Savaş süresince tehcir edilen Türkler’in akıbetleri veya savaştan sonra ne yaptıklarına dair kesin bilgi bulunamadı. Bazılarının Kurtuluş Savaşı’na katılmak için Osmanlı’ya, kimisinin de Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra ülkesine döndüğü öne sürüldü.
ADI KAYITLARA ALEX HASAN DİYE GEÇTİ
Yrd. Doç. Dr. Işıl Acehan’ın tespitlerine göre ağır kamp koşulları ve yetersiz beslenmeden dolayı en az 3 Türk öldü. Birinin adı kayıtlara Alex Hasan olarak geçti. Esir kampında ölen Hasan’ın cenazesi Brantford şehrine götürülerek bir kilise bahçesine gömüldü. Sebepsiz yere esir alınan masum Osmanlı vatandaşlarından ikisi de akli dengesini yitirdi. İki vatandaşının şuurunu yitirdiğini öğrenen Osmanlı, Kanada hükümetinden iki vatandaşının iade edilmesi talebinde bulundu. Ancak Osmanlı’ya konuyla ilgili hiçbir cevap verilmedi.
ÇİT VE BARAKALARINI TÜRKLER KENDİ YAPTI
Türkler’in tehcir edilmesine Kanada basını tepki gösterirken halkın destek verdiğini anlatan Yrd. Doç. Dr. Işıl Acehan şöyle konuştu: “Fort Henry’de Osmanlı vatandaşlarının kaldığı baraka ve çitler Türklere yaptırıldı. Savaş sonrası bu insanlar hayata adapte olamadı. Akıl sağlıkları bozuldu. Maddi tüm birikimleri yok oldu. Bu insanların daha sonra ne yaptıklarına dair bir bilgi yok.”
Acehan, Ukrayna vatandaşlarından da birçok kişinin kamplarda öldüğünü, Ukraynalılar’ın ölen vatandaşları için Kanada’da anıt yaptırdıklarını kaydetti. Acehan,”Türklerin böyle bir anıtı hiç olmadı, çünkü tehcir unutuldu” ifadelerini kullandı.
İNGİLİZCE BİLEN ERMENİLER’DEN YARDIM ELİ
Osmanlı’dan kaçak olarak Kanada’ya çalışmak için gidenlerin çoğunluğunu Harputlular oluşturuyordu. Doğu Anadolu’da Protestan okulunda eğitim görmüş İngilizce bilen Ermeniler, Osmanlı göçmenlerine yardım etti.
Harput’tan Samsun’a oradan da Marsilya limanı üzerinden New York’a ve sonra da Kanada’ya geçtikleri anlaşıldı.
KANADALI ARAŞTIRMACILAR ARADI
Kanada’da 1. Dünya Savaşı sırasında etkisiz hale getirilen yabancılar konusunda çalışmalar yapan İpek Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işıl Acehan, ABD’ye Harput’dan göç eden Osmanlılar hakkında proje hazırlamaya başladı. Bu projeden haberdar olan Kanadalı araştırmacılar, 1900’lerin başında ülkelerinde de Türkler’in yaşadığını belirterek 2010 yılında Acehan ile iletişime geçtiler.
Acehan, bu araştırmacılardan elde ettiği belgelerin yanı sıra Amerika’daki arşivlerde ABD’deki göçmen Türkler’in, Kanada’da tutsak edilen Türkleri 2 avukat tutarak Amerika’ya getirmeye çalıştıklarını öğrendi. Bu yönde araştırmalarını derinleştiren Acehan, 1914’te Türk ve Kürtler’den oluşan Osmanlı vatandaşlarının da esir kamplarında nasıl tutulduklarını ortaya çıkardı.
İRFAN DUMLU – BUGÜN GAZETESİ