Sosyal medyanın başarısı geri adım attırdı…

NECDET BULUZ

 
                                           Sağlık Bakanlığı’nın genelgesi ile bazı kuruluşların başındaki TC. İbaresinin kaldırılması çalışmaları, yine Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan bir açıklama ile durduruldu. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, konu ile ilgili yaptığı açıklamada “Artık bu iş bitti” diyerek geri adım attıklarını duyurdu. Yine aynı şekilde Ziraat Bankası’nın önündeki TC.’nin kaldırılması konusu da yine sosyal medyadaki tepkiler nedeni ile yarım bırakıldı.
                                            AKP Hükümeti tarafından başlatılan “barış süreci” aslında yine hükümet tarafından yapılan akıl almaz uygulamalarla zarar uğratılmıştır. Hükümet olanlar bir yandan “Süreç işlesin, sabote edilmesin” endişesi taşıyor. Diğer yandan bilerek veya bilmeyerek süreci kendileri sabote ediyorlar. Böylesine kritik bir dönemeçte, bazı kurum ve kuruluşların başından TC. nin çıkarılmaya çalışılması ne ile izah edilebilir?
                                              BUNUN NERESİ İYİ NİYET?


                                              AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, yaptığı açıklamada bu uygulamayı savunmaya kalkıyor. Çelik “İyi niyetle yapılan bazı uygulamaları bile istismar ediyorlar” diyor.
                                             Türk, Türkiye, Atatürk adına tahammül edemeyenlerin, bazı kurum ve kuruluşların başındaki TC.’yi yok etmeye çalışmaları nasıl oluyor da iyi niyet olabiliyor? Siz kalkıyorsunuz, Türkiye Cumhuriyeti’ni yok ediyor, ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz, kamuoyu buna tepki gösterdiğinde “İyi niyetle yapılan çalışma” diyebiliyorsunuz. Hiç kimse kusura bakmasın ama Hüseyin Çelik bu milletle adeta alay etmeye çalışıyor. Milleti hiçbir şeyi bilmiyor, enayi yerine koyuyor. Türkiye Cumhuriyeti’ni yok etmenin neresi iyi niyetli bir çalışmadır biz bunu anlayamadık?
AB’den Sorumlu Bakan Egemen Bağış bile, bu konuda yaptığı açıklamada “Asla TC.’yi sile gibi bir niyetimiz yok. Bunlar fitnecilerin iftiralarıdır” diyor. Göz göre göre yapılan uygulamaları yok saymak bir Bakana yakışır mı? 

                                                  SOSYAL MEDYANIN BAŞARISI
                                                  Biz, asıl konumuza dönelim:
                                                  Hükümet kanadı, aslında TC.’yi bazı kurum ve kuruluşlardan kaldırarak kamuoyunun tepkisini ölçmeye kalkışmıştır. Ancak, tepkilerin bir anda yağmur gibi yağmaya başlaması doğrusunu söylemek gerekirse, Hükümet kanadına geri adım attırmıştır. Öncelikle bunu böyle okuyalım.
Sosyal medya, Hükümeti sallamıştır. 10 gün içinde sosyal medyada isimlerinin başına TC. İbaresini koyarak tepki yağdıranların sayısının 10 milyonu bulduğu söyleniyor. Çok önemsenmesi gereken bir rakamla karşı karşıya bulunuyoruz. Demek ki millet uyumuyor. Demek ki, millet Türkülüğüne, Türkiye’ye, Cumhuriyet’e, Atatürk’e sahip çıkıyor. Bundan sonra da çıkmaya devam edeceğinin mesajını veriyor. 
                                                  Buradaki inceliğe de değinelim:
                                                 Sosyal medyada ayaklanan, tepki gösteren bu insanlar dikkat edin sokağa çıkmamışlardır. Vurup, döküp, kırmamışlardır. Devletin güvenlik güçleri ile karşı karıya gelip çatışmamıştır. Ellerine suç olabilecek hiçbir alet almamış, suca yönelik hiçbir hareketin içinde de girmemişlerdir. Sadece tepkilerini isimlerinin başına TC. İbaresini koyarak yansıtmışlardır. 
                                                 HALKIN İRADESİ BUDUR
                                                  İşte, sıkça duyduğumuz “Halkın iradesine güvenelim” sözü sosyal medyada ses vermiştir. Halkın iradesi sosyal medyada yansımıştır. Eğer, gerçek anlamda halkın iradesine önem veriyorsak, saygı duyuyorsak, şapkalarımızı çıkarıp önümüze koyarak, bunu bir kez daha düşünelim.
                                                  Milletin sessizliği, beklemesi yanlış değerlendirilmemelidir. Bu millet, nerede, ne zaman ne yapması gerektiğine çok iyi karar veren bir millettir. Geçmişe baktığımızda bunun örneklerini çok görürüz. 10m günde 10 milyon kişinin sosyal medyada örgütlenmesi demek, bu milletin uykuda olmadığının bir göstergesidir.
                                                 Bu noktada sessiz çoğunluk, sesini sandığa yansıtacak demektir. Sosyal medyadaki bu başarı, bu mesaj ve ses bunun yansımasıdır. Kaldı ki bunun sadece bir başlangıç olduğunu düşünüyoruz. Bu ses iyi kulak vermek, bu mesajı da iyi okumak gerekiyor.

e.mail: [email protected]

 

Mustafa Kemal Atatürk

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir