ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN SERÜVENİ
Motorlu araçlar öncesinden kullanılagelen elektrikli araçları katleden yüksek saygınlar;
BUHARLI ARAÇ DEVRİ
James Watt’ın(1876-1819), Thomas Newcomen’in 1765 te bulduğu buhar makinesinin çalışır şekilde ortaya çıkardığı, buhar makinesi makine çağını açıp, sanayi devrimini de ardından getirmiştir. İlkin düz hareketi nedeni ile, madenlerden su çekmek için kullanılan bu buhar makinesi, yine James Watt’ın buluşu ile dairesel harekete aktarılabilmiştir. Bunun üzerine James Watt’ın,1776 tarihinde patentini aldığı bu buluşu, buhar makinesinin kullanım alanını olabildiğince genişletmiştir.
Gemilerde de kullanımı denenmeğe başlayan bu makineyi, Georges Stephenson (1718-1848) “Rocket” adını verdiği, İlk lokomotifi yapıp, yine rayları ve özel tekerlekleri de kendi buluşu olan ilk trenini, Liverpool-Manchester arasında 1829 yılında çalıştırması ile demiryolu devrimini başlatmıştır. Dolayısı ile bu arada, buhar makinesinin ulaşımda kullanılmasının önünü de açmıştır.
Böylece, buhar makinesi ile çalışan, sürücü kabini arkasında odun (daha sonra kömür) kasasıda da olan, kamyon ve otobüs cinsinden karayolu taşıtlarının yapımları başlamıştır. Bu araçların kullanımları elli yıla yakın sürmüştür. Hatta bu araçlardan birisi 60 lı yılların başında, Londra’dan, İstanbul’a gelip dönmüştü.
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR DEVRİ
1750 li yıllarında (aynı zamanda Amerikan politikacısı ve devlet adamı olan), Benjamin Franklin’in(1706-1790) fırtınalı ve elektrikli bir havada yaptığı ve iki yardımcısının ölüp, kendisinin yaralandığı, uçurtma deneyi, elektriği, onun gücünü ve artı eksi yönlerini bulmasını sağladı. Bu arada paratoneri buldu. Böylece de elektrik devri açılmış oldu.
Bunun ardından, sayfalar dolusu, fizikçi, matematikçi, buluş adamı, kimyacı ve mühendisin çalışmaları ve buluşları sayesinde konu (bilhassa Amerika’da) süratle gelişti. Bunların en başında Nikola Tesla (1850-1943, Bu konuda 700 patentin sahibidir) olmak üzere, Thomas Alva Edison(1847-1931, Çalışmalarına volta pilleri ile başlayıp, devamında pek çok patentin de sahibidir), Wiliam Jozef Hammer (Edison’ mühendislerinden olup, bu günkü ampulü bulan) kuramcı ve matematikçi olan Carl Friedrich Gauss, Guglielmo Marconi (1874-1837), Lord Kelvin, Michael Faraday, Alessandro Volta gibi isimler ilk akla gelebilenlerdir.
Konu elektrik ve elektronik deyince ilk akla gelecek isim, fikirleri, deneyleri, buluşları ve patentleri ile (her ne kadar unutturulsa da) Nikola Tesla’dır. Fakat Tesla’nın, bir ara müşterek çalışmalarından dolayı, Edison ile bitmez tükenmez patent davaları olmuştur. Edison, mali gücü ve çevresi ile davaların bir çoğunu kazanıp, Tesla’nın birçok patenti üzerine alabilmiştir. Edison, 1876 da New Jersey’de kendi kurduğu Menlo Park Atölye ve labaratuarı da, bu günkü General Electric Firmasının kuruluşudur. O sıralarda Edison, emrinde pek çok mühendisi çalıştırmaktaydı.
Tesla’nın, o zamanlar bilinen doğru akımın iletilme zorluğu üzerine, iletimi kolay alternatif akımı bulduğu gibi, alternatörlere ve alternatif motorları da bulup patentlemişti. Bu buluşlar, motor üretimi ve kullanımını hızlandırdığı gibi, volta pillerinden başlayan elektrik depolama birimlerinin de gelişmesiyle, buharlı taşıtların yerini elektrikli taşıtlar almağa başladı. Bu arada, George Westinghouse’nin meşhur Westinghouse firması bu alternatif motorlar üzerine Tesla ile yaptığı geçici ortaklık, firmanın çok büyümesine neden oldu.
Bu arada Nikola Tesla, Devasa alternatörler projelendirip, santraller kurarken, elektriğin kablosuz iletimini de buldu ve iddia etti. Hatta kablo kullanmadan, elindeki ampul yanarken çekilmiş bir resmi bile vardır. Bu konudaki iddiasını Colarada Springs’deki atölyesindeki jeneratör vericiden 26 mil uzakta ve toplam 10kW lık 200 tane akkor ampulü kablo kullanmadan yakmayı başararak gösterdi. Frekans konusunda çok şey biliyordu, neon ve flüoresan lambalar onun buluşudur.
Bu gösteri üzerine, bu buluşla ilgilenen büyük banker ve sanayici John Pierpont Morgan (1837-1913)’(JP nin patronu) ın teklifi üzerine Tesla onunla bir ortaklık kurdu. Fakat bu ortaklıktan kısa bir süre sonra, J.P.Morgen, tekel durumunda olduğu, buhar makineleri ile çalışan, gemi, transatlantik ve demiryolu şirketlerinin zarar göreceği endişesine, dostları olan, Tüm Standart Oil’in (Standart,Exxon,Mobil vs.) Patronu John D. Rocfeller, General Electricin Patronu Edison ve Henry Ford’un etkileri de eklenince. Bu buluşun bedelini J.P.Morgan, daha patentlenmeden Tesla’ya ödeyip, buluşu ve projelerini tamamen yok etti. Ne üzücüdür ki elektrik hatlarına gerek bırakmayan bu buluşu, bugün kimse bilememekte ve çözememektedir. Ayrıca, Mühendis, bu günkü elektronik dünyasının da yollarını açan, Nikola Tesla’nın yokluk içinde bir otel odasında ölmesinin hemen ardından, Amerikan Ordusu tüm çalışma, not ve belgelerine acele el koymuş, konu hakkında hiç bir açıklama da yapmamıştı. Muhakkak bu buluş ve diğer buluşlarının, eskiz ve notları, halen ABD Ordusunun elindedir.
İÇTEN YANMALI MOTORLU ARAÇLAR DEVRİ
Tesla’nın buluşunu yok eden bu ortak dostlar, 1905 yılında, otomobil yapmağa başlayan, Henry Ford’u desteklediler. Ford bu olanaklardan yararlanarak, bir efsane olup, 1908 den 1927 ye kadar, o zamanlarda, ilk kez, bant üzerinde seri üretimi (Taylor sistemi) gerçekleştirilmiş olan, Ford Model T, 750,-$ fiyatla, o zamanlarda bile iki milyondan fazla satıldı.
Elektrikli kara araçlarının sonu getirip, içten yanmalı motorlu araçların önünü açan, olay İşte bu olayladır
Rıza Durakbaşı