“Hocalı katliamını unutmayacağız” demek çözüm değildir…

 

NECDET BULUZ

 

                                                       Geçenlerde bu köşede Ermeni işgali altındaki Dağlık Karabağ ile Hocalı’da işlenen insanlık dışı soykırımı yazmış, görüşlerimizi de yansıtmıştık. Bu yazımızda, özellikle, “Hocalı katliamı bir soykırımdır, bu soykırım dünyada kabul ettirilmelidir. Türkiye de buna öncülük etmelidir” demiştik. Çok olumlu tepkiler aldık. Çünkü işgal edilen topraklar bir Türk toprağıdır. Bu topraklarda soykırıma uğrayanlar da Azerbaycan Türkleridir.

                                                        Ermenistan çeteleri 21 yıl önce, Rusya’nın da desteği ile Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ topraklarını işgal etmiş, Hocalı’da insanlık dışı uygulamalarla soykırımda bulunmuş ve insanlık adına bir yüz karalığa imza atmıştır. Azerbaycan Devleti, bu nedenle 26 Şubat’ı “Hocalı Soykırımı Anma Günü” ilan etmiştir. Biz,bu günün tüm Türk dünyasında olduğu gibi,dünyanın her tarafında kutlanması ve unutturulmaması gerektiği görüşündeyiz.

                                                        TBMM” SOYKIRIM” DEMELİDİR

                                                         Başbakan Erdoğan, 26 Şubat Hocalı soykırımı ile ilgili bir açıklamada bulundu. “Ermenilerin Hocalı’da yaptıklarını hiçbir zaman unutmayacağız” dedi. Biz de her zaman, Hocalı katliamının hiçbir zaman unutulmaması gerektiği görüşündeyiz. Ancak, bu yeter mi?

                                                          Burada bir dava vardır ve bu dava Türk davasıdır. Azerbaycan parlamentosu bu davayı sürdürebilmek ve unutturmamak için 1994 yılında Hocalı’da yaşananları bir “soykırım” ilan etti. Peki, Türkiye ne yaptı? Biz, her zaman “İki devlet, tek millet” diyoruz. Azerbaycan da da bu söylem her zaman heyecan yaratıyor. Hatta 2007 yılında TBMM’ye başvurup, Türkiye’nin Hocalı’da yaşanan vahşeti “soykırım” ilan etmesini istedi. Sonra ne oldu? Aradan 6 yıl geçmesine rağmen, bugünkü AKP iktidarı, bu vahşeti TBMM’ye getirip, “soykırım” tanınmasını bile sağlayamadı.

                                                         Konuyu TBMM’ye sürekli olarak MHP’lilerin taşıdığını biliyoruz. Geçen gün MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru, yine Hocalı katliamını Meclis kürsüsüne taşıdı ve “ TBMM, Hocalı katliamını soykırım olarak kabul etmelidir.”dedi. Bugünkü hükümetin hala konuya olan duyarsızlığının sürdüğünü bir kez daha gördük ve yaşadık. Bu nedenle Başbakan Erdoğan’ın ortaya çıkıp “Hocalı’da yaşanan katliamları unutmamız mümkün değildir” demesi bir çözüm olabiliyor mu?

                                                        TÜM BELGELER”SOYKIRIM” DİYOR

                                                         Biz, yazmaktan ve uyarmaktan bıktık. Bugünkü hükümet, bırakın Hocalı’da yaşanan vahşeti “soykırım” olarak kabul etmeyi, bu soykırımı yapanlarla kol kola girerek sınır kapılarını bile açmanın çabası içine girdiler. Cumhurbaşkanlarını kırmızı halılar üzerinde karşıladılar. Kol kola girip, Milli maçlarında kardeşlik pozları bile vermekten kaçınmadılar.

                                                         Hocalı’da yaşananlar, gerçek anlamda bir insanlık dramıdır, bir vahşettir, bir soykırımdır. Bu, tarihlere de böyle geçecektir. Çünkü Ermeni çetelerinin Hocalı’daki katliamları İnsan Hakları İzleme Örgütü “Hocalı’da yaşananlar, Karabağ’ın işgali sırasında gerçekleşen en kapsamlı bir sivil katliamdır” diyerek kayıtlara geçmiştir. Bu, tarihi bir belgedir unutmayınız.

                                                        Kaldı ki, Ermenilerin bu vahşetine, katliamına ve insanlık dışı uygulamalarına olay yerinde bulunan Alman, Rus, İngiliz, Fransız ve ABD’li gazeteciler de şahit olmuşlar ve bu vahşeti bütün çıplaklığı ile yayın organlarına taşımışlardır. Bütün bu yaşananlar arşivlere ve belgelere girmiştir. Artık bunların dünya kamuoyuna yansıtılması gerekmektedir. Bugüne kadar yapılanların yetersiz kaldığını da görüyoruz.

                                                        Hocalı katliamının bir “soykırım” olduğunu dünyaya kabul ettirebilmemiz için, öncelikle bu konunun TBMM’de kabul edilmesi gerekiyor. Her zaman “Bölgesel güç” olarak övünüyoruz ama bu gücü bir türlü kullanamıyoruz. Bu konudaki suskunluğumuza da bir anlam veremiyoruz.

                                                       ASIL SOYKIRIMI ERMENİLER YAPTI

                                                        Ermeniler halen, tüm dünyada “Türkler Ermenilere soykırım uyguladı” diyerek propaganda yapıyor, bizi suçlamayı sürdürüyor. Asıl soykırımı yapanlar kendilerini haklı çıkarmanın yollarını arıyor. Birçok ülkeye de bunu kabul ettirmeyi başardılar. Birçok ülkenin başkentinde de “soykırım anıtları” dikildi. Bu propagandaları aralıksız sürdürülüyor. Yakında bizden toprak talebinde de bulunurlarsa bu sürpriz olmasın.

                                                         Dünyanın her tarafında Türk düşmanlığı sürdürülüyor. Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ toprakları da bir Türk toprağıdır ve bu konu Azerbaycan’ı aşmıştır. Biz, bu nedenle konunun en büyük tapikçisinin Türkiye olması gerektiğini düşünüyoruz. Daha fazla zaman geçirilmeden konu bir an önce TBMM’ye taşınmalı ve Türkiye Hocalı’da yaşanan vahşeti “soykırım” olarak tanımalıdır. Azerbaycan Devleti’nin de, Azerbaycanlı kardeşlerimizin de bizden beklediği budur.

e.mail: necdetes@mynet.com