Toplumsal uyum.
Ben dinimden menun biriyim. Bazen düşünürüm bir Hırıstiyan yada Yahudi bir annem babam olsaydı bende büyük bir ihtimalle başka bir dinden olurdum. Kendi dinim iyi başkalarınki kötü diye bakmadım ve zaten dinim toleransı öğretti. Ama bazıları farklı düşünüyor. Bu kadar koyu düşünüp toplu katliam yapanlar acaba başka bir aileden doğsalar ne olurdu diye düşünmezler.
Topluma uyarız. Televizyonda bir deneyi seyrettim. Aklı başında 30 yaşlarında bir adam odada diğer insanlarla birlikte test ediliyor. Sorular çok basit. Hangi çizgi daha uzun? İlk bakışa bir çizgi diğerlerinden daha uzun olduğu için adam doğru cevabı veriyor. Diğer 4 kişi aslında test edilmiyor sadece çalışan oyuncular. Onlar hep yanlış cevabı seçiyorlar ve 3. sorudan sonra adamda onlara uyup yanlış cevaplar veriyor. Ama sorular o kadar basit ki. Ama adam yandakilere bakıp uyumsuz kişi olmak yerine onlara ayak uyduruyor. Bu çok vahim bir durum. Yani çevremizdekiler vahşi tecavüzcü şahıslar olsa ne olacak? Yada başka dinler kötü onları keselim bombayalım diyen aşırı uç insan olsalar ne olacak?
Bu aslında hayvani bir duygu. Maymunlarda da denenmiş. 5 maymunu bir kafese koyup ortaya bir merdiven ve üstüne bir muz koyulur. Maymunlardan biri merdivenden çıkıp muzu alırken diğerlerinin üzerine soğuk su dökülür. Maymunlar bir daha bu maymun muz almaya gidince saldırıp döverler. Sonra içlerinden bir maymun çıkarılır ve yeni maymun gelir. Yani maymun olan bitenden haberdar değildir. Muzu almaya gidince dayak yer. Sonra içerdeki su yemiş maymunlar tek tek çıkarılır yeni maymunlar koyulur. En son maymun girdiğinde diğer 4 maymun soğuk suyla ıslanmasalarda gelenek olarak sonuncusunu muzu almaya kalktığında döverler. Sorsak ve konuşabilseler şöyle derlerdi: burda bu işler böyle yürüyor kardeş.
Bizde işler böyle yürüyor diye uyum sağlamıyormuyuz? Yunanlılar bize karşı ön yargıları var. Bizimkilerinde onlara. Savaşta yunanlılar ülkemize girdi. Biz onların ülkesine girmedik. Dibimizdeki 12 adayı alacak gücümüz olsada herhangi bir talebimiz olmadı şimdiye kadar. Peki neden bizden nefret ediyorlar. Hele son dönemdeki savaş görmemiş gençler? Yemeğimizden müziğimize aile yapısından evlere birçok benzerliğimizin olduğu komşularla iyi ilişkiler kuramamızın sebebi toplumun belirli bireylerin çıkarı için yönlendirmesi. Evet yanlış yaptılar ve Batılı ülkelerin kışkırtmasıyla bize saldırdılar. Biz şu an Suriye’ye karşı aynı durumda değilmiyiz? Geçmişte yapılan hatalar yapıldı. Barış ve kardeşlik en doğru yol değilmi? Burda işler böyle yürür mantığı yüzünden olmuyor.
Sonra bir bakıyorsunuz Afrika’da iki kabile Belçika ve Fransız ların kim başa gelicek tartışması yüzünden bir savaşa başlar ve bir milyon kişi genelde silah bile kullanılmadan balta satır kör bıçak ne varsa kesilerek öldü. Toplu gerizekalılık. Bir milyon kişiyi kestin eline ne geçti. Hala mal gibi kullanılıyorsun. Hala fakirsin ve gelecekte aynı şey senin başına gelecek.
Gelenek ve göreneklere saygılı bir insanım. Amacım genel değerlerimizin yanlış olduğunu söylemek değil. Ama sorgulamak lazım. Arada bir adım ilerlemek lazım. Uyumsuz dense bile. O bir adım atanlar sayesinde gelişiyoruz. Dünya yuvarlak diyen Galileo mahkemede kelleyi kurtarmak için yanlış ölçmüşüm düzmüş demek zorunda kalmış.
Dünyada ilk uçan kişi bizdendi ama başına neler geldi. Bıraksaydık uçsaydı ne olurdu? Osmanlı bu değişime ayak uydurmadığı için yıkıldı. Bizim reddettiğimiz uçma olayını Batı da devam ettirdiler sonra başımıza neler geldi. Sadece uçakla değil. Bize hep matbaanın geç gelmesi denir. Ama şu an matba var gençlerimiz okuyorlar. Türkiye’nin dehalarını yetiştiren ODTÜ öğrencilerin başına gelenlere bakın. Yazarların gazetecilerin durumuna bakın. Eleştirenler nerde yalakalar nerde. Bizde işler böyle yürüyor kardeş.
Nazım Hikmet ne kadar vatanseverimiş. Şiirlerinde vatanını milletini ne kadar çok sevdiğini söylemişmiş. Eeee. Şimdi mezarını geri getirelim. Biri bir adım ilerlerse önce hapis yada idam, 40 sene sonra toplum o adımı santim santim ilerleyip o seviyeye gediğinde artık korkulacak bir şey kalmayınca şimdi adama sahip çıkalım.
Gelişimden korkmak yerine aynı kalmaktan korkmalıyız. Teknolojik bir yarışa girmekten bahsetmiyorum. Toplumun bilinçlenmesi hep tehlike olarak algılandı. Köy enstitüleri kapandı. Ağalık aşiret sistemi devam etti. Nereye geldik peki sonunda? Ne kadar insan öldü ne kadar zarar ettik.
Neymiş köy enstitüleri komünist yetiştiriyormuş.
Ne olurdu bir adım ileri gitsek insanlar eğitilse hakları verilseydi taaa 60 sene önce. AB nin yaptırımları ile değilde kendimiz yapsaydık. Bir adım ilerlesek adım adım gelişip zengin bağımsız bir ülke olurduk. Bu yüzden geri kalmamız için her türlü sağ sol Türk Kürt ve Alevi Sünni ayrımcılığı ile ülkemizi bölmeye çalıştılar.
Uyum içinde yaşayalım birbirimize saygılı olalım diyen kişilerden bazıları: Hazreti İsa. İşkenceyle öldürüldü. Gandhi, Lincoln, John Keneddy, Bobby Keneddy, Medgar Evers, Malcolm X, Martin Luther King, ve John Lennon gibi insanların hepsi öldürüldü.
Dörtnala gelip Uzak Asya’dan
Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan
Bu memleket bizim!
Bilekler kan içinde, dişler kenetli
ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak
Bu cehennem, bu cennet bizim!
Kapansın el kapıları bir daha açılmasın
yok edin insanın insana kulluğunu
Bu davet bizim!
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine
Bu hasret bizim!
Roza Parks siyah bir kadın. Tek suçu otobüste siyahların oturmadığı yerde oturmak. Uyumsuzluk yapmış. Başına neler geldi. Evet. Uyumsuz olmak belki zor ve ödenmesi gereken bir diyeti var. Ama bu insanlar sayesinde çok şey öğrendik. Çok adımlar attık. Bundan sonra uyumsuz olanlara karşı biraz daha toleranslı olalım. Onlar işkence,hapıis, idam, sürgün, biber gazı ve jop yemeyi göze almış. Biz bir dinlesek yeter.
Rosa Parks. Otobüste siyahların oturması yasak tarafta oturmuş. Oturarak siyahları ayağa kaldırdı ve siyahlar haklarına kavuştu. Bazen tek yapmanız gereken oturmak. Ama bedeli var. Bedelini ödemekten korkuyorsanız desteklemeniz yeter. Desteklemekten korkuyorsanız sadece dinleyin yeter. Zamanı gelince toplum admını atıyor. Bilinçlendiği için bu adımı atıyor. Bedel ödeyenler sayesinde.