Almanca otobüsü yola hazır

Almanca, Türkiye’de eğitim sisteminde İngilizceden sonra ikinci yabancı dil olarak okutuluyor. Almanca dil bilgisinin zor olduğu, Almanca öğrenmenin uzun zaman aldığı da Türkiye’de yaygın bir görüş. Goethe Enstitüsü, “Almanca Yollarda” projesi ile bu önyargıların kırılmasını, gençleri Almancaya özendirmeyi ve dili sevdirmeyi amaçlıyor. İstanbul Goethe Enstitüsü Eğitim İşbirliği Bölümü Yöneticisi ve “Almanca Yollarda” projesinin yöneticisi Ayten Doğan, başlıca amaçlarının Almanca öğretmenlerinin ve öğrencilerinin motivasyonlarını artırmak olduğunu söylüyor. Doğan sözlerini şöyle sürdüryor: “Almanca dersini daha cazip bir hale getirmeyi amaçlıyoruz. Dersi, sınıf ortamından çıkarıp okul bahçesine taşıyoruz. Otobüsün içerisinde hem öğrencileri misafir ediyoruz hem de biz de okullarda misafir oluyoruz. Böylece bir kültürlerarası iletişim söz konusu oluyor.”

Almanca turu

2010 ekiminden bu yana neredeyse tüm Türkiye’yi turlayan Almanca otobüsü şu ana 28 bin kilometre mesafe kat etmiş. 65 şehirde 240’ı aşkın okul ve üniversiteyi ziyaret eden otobüsün ilk iki turdaki etkinliklerine toplam 23 bin ilk, orta ve yüksek öğrenim öğrencisi katılmış. Otobüste, eğitimini Almanya’da sürdüren iki Alman eğitmen ile bir de asistan bulunuyor. Ekipteki görevliler, çeşitli materyaller ve oyunlarla Almanca öğrenmeyi daha keyifli hale getirmeyi amaçlıyor. Otobüsün 11 Şubat’ta İzmir’de başlayacak olan üçüncü turu ise 30 Aralık’ta Trabzon’da sona erecek. Proje yöneticisi Ayten Doğan, Almanca otobüsünün yeni tur programını şu sözlerle anlatıyor: “Bu turda rotamızı ikiye ayırdık ve ilk kez yaz tatili araya girecek. Öncelikli olarak iki yıldır listemizde bekleyen okulları ziyaret edeceğiz. İzmir’de başlayacak turumuz. Otobüs daha sonra güneye doğru devam edecek, Antalya’ya doğru, Adana ve Güneydoğu’ya doğru hareket edecek. Mayıs’a kadar Diyarbakır’a kadar yol almış olacağız. 30 Mayıs’ta Diyarbakır’da sonlandıracağız ilk rotamızı. Ondan sonra yaz tatili girecek araya. Ekimde ikinci yarıyı başlatacağız. Çanakkale’de başlayacak. Çanakkale’den kuzeye doğru hareket edecek, üç hafta İstanbul’da kalacak, daha sonra da Trabzon’a doğru, kuzeydoğuya doğru hareket edecek ve Aralık’ın sonunda da Trabzon’da final etkinliğini düzenlemeyi düşünüyoruz.”

“Van unutulmazdı”
Peki, Türkiye’nin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine dört bir tarafını turlayan Almanca otobüsü nelerle karşılaştı? İstanbul Goethe Enstitüsü’nden “Almanca Yollarda” projesinin koordinatörü Emine Karaca unutmadığı bir anısı da var: “Son iki turda iki kere iki haftalığında tura katılma şansım oldu. Bunlar özellikle Güneydoğu Bölgesi’ndeydi. Benim için en entersan olay, Van ve Van Çatak’ta yaşadıklarımızdı. Biz Van’ı programa dahil ettiğimizde henüz deprem söz konusu değildi, turun sonuna doğru deprem olmuştu ve biz depremden yaklaşık 6 ay sonra Van’a gidebildik. Oradaki öğrencilerin bir çoğu o olaydan sonra çok mutlu bir gün yaşadıklarını söylediler. Aynı şekilde Çatak, Van’ın yaklaşık 60 kilometre güneyinde… Tüm çocukların ellerinde birer harfle ‘Willkommen’ yazısı hazırlaması ve ilçenin girişinde bizi o şekilde karşılamaları bize çok duygusal anlar yaşatmıştı.”
“Türkiye önemli bir ortak”
“Almanca Yollarda” projesi Alman Robert Bosch Vakfı tarafından destekleniyor. Vakfın halklar arasında diyaloğun geliştirilmesinden sorumlu yöneticisi Dr. Peter Theiner, projeyi desteklemeyi sürdüreceklerini ifade ederek, vakfın Türkiye projelerine ağırlık vermesinin nedenini ise şöyle açıklıyor: “Bunun üç nedeni var. İlki çok açık: Almanya’nın dünyadaki dost sayısı her zaman artırılmaya açıktır. Bu bizim projelerimizi temel aldığımız bir ilke. İkincisi ise Türkiye, Almanya için çok önemli bir ortak ve her zaman da öyle oldu. Robert Bosch da Türkiye ile özel olarak ilgilenmişti. Bugün, ekonomik ilişkilerin ötesine geçilerek Türkiye ile Almanya arasında kültürel ilişkilerin güçlendirilmesi de çok önemli. Üçüncü neden ise Almanya’da çok sayıda Türk kökenli kişinin yaşaması.”

Peter Theiner, “Almanca Yollarda” projesinin Türkiye ile diyaloğun geliştirilmesine katkı sağladığını, bu proje sayesinde Türkiye’de Almanca öğrenenlerin sayısının arttığını ve bunun da Almanca öğretmenlerine şevk verdiğini söylüyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Başak Özay
Editör: Hülya Schenk