sarai sierra

hikayesinde ciddi tutarsızlıklar bulunan müteveffa.

newyork’da belediye tarafından düşük gelirli ailelere tahsis edilen bir dairede yaşıyor.

ne kendisinin ne de eşinin geliri “ben istanbul’a gidip fotoğraf çekip gelicem” tarzı bir tatil için yeterli/elverişli değil.

hayatında ilk defa pasaport çıkartıp, ilk defa yurtdışına çıkıyor onda da istanbul-amsterdam-istanbul şeklinde bir rota izliyor.

fotoğraf çekmek amacıyla geldiği istanbul’da çektiği ve instagram’da paylaştığı fotoğraflar 9 yaşındaki kızımın çektiği fotoğraflara benziyor.

profesyonel değilim ama instagram’da paylaşılan fotoğrafların kalitesi çok düşük, büyük ihtimalle cep telefonundan çekilerek paylaşılmış fotoğraflar.

fotoğraf çekmek için istanbul’a gelecek kadar ekonomik açıdan rahat bir insan profili çizmesine rağmen tarlabaşında bodrum katta daire kiralıyor, dandik bir otelde kalacak parası bile yok.

istanbul’dan amsterdam’a “fotoğraf çekmek için” gidiyor, tekrar istanbul’a bu sefer 3 günlüğüne yine fotoğraf çekmek için geliyor.

öldürülüyor ancak hırsızlık kurbanı değil, tecavüze de uğramamış, sadece tecavüz görüntüsü uyandırmak için vücudunun alt kısmı soyulmuş,

yakın zamanda 15 bin dolarlık bir harcama yaptığı ortaya çıkıyor ki ailesinin geliri ile bu harcamanın izah edilebilmesi mümkün değil.

taylan hikayesi de büyük ihtimalle planlı bir şaşırtmaca. amsterdam’da instagram’dan biriyle buluşma hadisesi de aynı şekilde şaşırtmaca. bir sorgulamayla karşılaştığında bunları delil olarak kullanmak amacıyla, instagram ya da diğer sosyal paylaşım sitelerinden seçilmiş “kurbanlarla” buluşuluyor. amerikalı azgın ev kadını profili çiziliyor, hikayenin açıklanamayan tarafları için polisin kafasında “hatun çatır çatır sevişmiş” imajı uyandırılmak isteniyor.

ekleme: kocası kadınla irtibatı kesildikten sonra hemen polise haber vermiyor, ortalığı ayağa kaldırmıyor? karısının amsterdam’da ve istanbul’da hiç tanımadığı erkeklerle buluşmasına tepki göstermiyor, sorgulamıyor? kadının taylan’la buluşmak için mesajlaştığı mail adresinin şifresini biliyor? kadın kocasının şifresini bildiği mail hesabından taylan isimli bir elemanla buluşmak için mesajlaşıyor?

bu profil çok net bir biçimde uyuşturucu kuryesi profilidir. eminim türk polisi de fbi da, cia de bunun farkındadır. bu yönde açıklamalar yapılmıyor olması, “hatta ne amaçla gelmiş?” sorusuna “yalnız başına gezip fotoğraf çeken turist” cevabının verilmesi de, işin içindekilerin daha derine saklanıp yakalanmasını kolaylaştırma amacını gösteriyor.

diyeceksiniz ki koskoca uyuşturucu çetesi o kadar salak mı? diyeceğim ki evet salak. hatta kadının cesedi bulunup uluslararası medyada haberleri yayınlandıktan sonra hesap sorma amaçlı telefon görüşmeleri yapılmış ve bu görüşmelerin dinlenmiş olması ihtimali de son derece yüksek. herhangi bir uyuşturucu kaçakçılığı dosyasının tapelerini okuyunca anlıyorsunuz salaklığın boyutlarını.

edit: uyuşturucu değil de elmas ticaretinde kurye olarak kullanılmış olabileceği uyarısı geldi. olabilir, mümkündür. sonuç değişmez, kurye idi bu kadın. varsa bahse girecek evi arabayı satar bu kadının kurye olduğuna basarım, o kadar eminim.

günün en beğenilen entrysi editi:

bu kadın vesilesiyle türk milletine kinini kusmak, dolaylı yoldan küfretmek için fırsat arayan arkadaşlara konu hakkında yabancı haber sitelerine, bloglara yazılan yorumları da okumalarını tavsiye ediyorum. azıcık akıl ve fikir sahibi her insan evladı, birazcık kafası basan her amerikalı, ingiliz bu kadının hikayesindeki absürtlüklere dikkat çekiyor.

yahu o kadar açık ki işin içinde bir bit yeniği olduğu. arkadaşım (küfreden arkadaşım, sana diyorum), diyelim ki fakir değilsin, milyonlarca dolar paran var ve open relationship’i geçtim swinger lifestyle takılıyorsun. bu kısımlarda hiçbir çelişki yok, bunlar hep bizim geri kafalılığımız, maçoluğumuz. gelmişsin istanbul’a, 8 gün ipad’inle 3-5 dandik fotoğraf çekip instagram’a yüklemişsin ve amsterdam’a gitmişsin grafiti fotosu çekmeye. 3 gün için istanbul’a geri döner misin? neden dönersin? ulan insan parasına acımıyorsa uçakta geçirdiği zamanına acır be, akıl var mantık var. eğer illa o üç günü istanbul’da geçirmek zorundaysan neden 8 gün değil de 11 gün kalıp amsterdam’a geçmiyorsun ve oradan direk memleketine uçmuyorsun? daha kısa mesafe daha az para? inanmıyorsan aç dünya haritasını bak, angut musun nesin anlamıyorum ki.