İstanbul nasıl İran oldu?

– Oscar’ın habercisi olarak kabul edilen Altın Küre Ödülleri’nde “En İyi Film” ve “En İyi Yönetmen” ödüllerini alan “Argo” filminin birçok sahnesi AZ Celtic Film’in başarılı prodüksiyonuyla İstanbul’da çekildi. Ben Affleck’in yönettiği ve başrolünü oynadığı filmin Türk yapımcıları, setin perde arkasını VATAN Pazar’a anlattı..

Tahran’ın kaynadığı yıllar. İran İslam Devrimi henüz gerçekleşmiş, halk sokaklarda, Şah’a ve onu destekleyen Amerika’ya büyük öfke var. 1979’da, Tahran’daki Amerikan Elçiliği’nin önünde gösteri yapan öfkeli bir grup, sonunda kapıyı aşmayı başararak içeriye giriyor. İşte Argo, rehine krizini ve 6 ABD’li diplomatın İran’dan kurtarılma sürecini konu alınıyor. Filmin Tahran’da geçen bu sahneleri, malum Amerikan-İran ilişkileri nedeniyle orijinal mekanlarında çekilemiyor. Bulgaristan, Ürdün, Fas ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde araştırmalar yapılıyor, orijinal mekan fotoğraflarıyla kıyaslanıyor, sonunda çekimlerin İstanbul’da yapılmasına karar veriliyor. Filmin Türkiye’deki yapımcıları, “AZ Celtic Film”in sahibi Alejandro Sutherland ve Zeynep Santıroğlu Oscar’a da 7 dalda aday olan “Argo”nun İstanbul çekimlerinin perde arkasını anlattı.

Rakamlarla Türkiye’deki “Argo Operasyonu”

Yapımcı Zeynep Santıroğlu

“Argo”nun çekimleri iki hafta sürdü. 5 bin figüran kullanıldı. Konsolosluk baskını çekimlerinde 1500 kişi rol aldı. Bazı oyuncular Eylül itibariyle saç, sakal uzatmaya başladılar.

Düğün salonunda tarih dersi

Bakırköy’de düğün salonu kiralandı ve figürasyona, 1979’daki baskının ve çıkan olayların gerçek videoları izletildi.

30 bin porsiyon yemek

Sette her gün 1600 kişiye 3 öğün yemek çıktı. İlki haftada 10 bin kişi 30 bin porsiyon yemek tüketti.

Farsça slogan nasıl atılır?

Figüranlara Farsça diyalektik hocaları tarafından ders verildi ve Farsça sloganlar öğretildi.

Yüzlerce mekânda çekim

Bakırköy’deki çekimler için 30 dükkan, 50 daire ve 10 apartman, Kapalıçarşı’da 10 sokak ve 150 dükkan, Karaköy’de 100 dükkan ve ofis, Sultanahmet ve Eminönü’nde ise 60 dükkanla anlaşma yapıldı ve çekimlerde kullanıldı. Burada da tabelalar değiştirildi. Tahran’ın kapalı çarşısı gibi düzenlendi.

Kuaför ve makyöz ordusu

Sette 30 kuaför ve makyöz çalıştı.

Sanat Yönetmeni Deniz Göktürk

Filmin Türkiye’deki sanat yönetiminin başında, 60 kişilik ekibiyle Deniz Göktürk var. Göktürk, performansıyla “Art Directors Guild America”nın prestijli ödülüne aday. Başarılı sanat yönetmeninin 2011 yapımı “Tinker Tailor Soldier Spy” ile de ödülü var.

400 metrekare boya stüdyosu

400 metrekarelik boya stüdyosu kiralandı ve burada Mimar Sinan mezunu İran asıllı grafik tasarımcı Mehdi Saouni grafik tasarımları hazırladı.

500 el yapımı poster ve döviz

Humeyni, İran Şahı Rıza Pehlevi ve ABD Başkanı Carter’ın resimlerinin olduğu tüm dövizleri 5 kişilik ekip el ile boyandı. 500 poster ve döviz hazırlandı.

50 kişilik kostüm ekibi

Kostümleri 50 kişilik kostüm ekibi hazırladı. Çekimlerden 1.5 ay önce provaları yapıldı.

Sette nöbetçi oto tamircisi

1979 ve alt model olan 150 adet dönem aracı kullanıldı ve Türkiye’nin dört bir yanında koleksiyonerlerden kiralandı. Arabalar eski olduğu için herhangi bir sorun çıkarsa anında müdahale için, sette oto tamircisi hazır bulundu.

Affleck’in Yardımcı Yönetmeni Belkıs Turan

Affleck işine son derece özen gösteren birisi, en ince detayı bile önemsiyor. Sakin çalışıyor ve ne istediğini biliyor. Figürasyona önem veriyor, önemli sahnelerde oynayacak figüranlarla yüz yüze görüştü. Hep sıradan bir ekip üyesi gibi davrandı. Bütçeyi özel isteklerine değil de, çekimler için harcamayı tercih etti, lüks araba gibi özel isteği hiç olmadı, sete ekip minibüsüyle gidip geldi. Divan Otel’de konakladı. Sultanahmet’ten Karaköy‘e defalarca yürüdü, İstanbul’da yürümekten çok keyif aldı.

4 bin ampul değişti

Görüntü yönetmeni Rodrigo Prieto, filmin Ayasofya çekimleri öncesinde müzenin 4 bin ampulünü değiştirdi ve mekanı yeniden aydınlattı. Prieto’nun taktığı lambalar hâlâ kullanılıyor. Bu aydınlatma, mum etkisi yaratarak yapının ruhunu daha iyi yansıtıyor.