NECDET BULUZ
Bizim, protesto ve buna bağlı yürüyüşlerle ilgili görüşümüz bellidir. Ortada herhangi bir şiddet, silah, kesici alet, vurma-kırma olmadığı sürece herkesin protesto etme ve buna bağlı pankart taşıma, yürüyüş yapma hakkı vardır. Terbiye kurallarına bağlılık esas olmalıdır. Demokratik her ülkede de bu geçerlidir. Biz, şiddete karşıyız, çatışma ortamına karşıyız. İnsanlara, evlere, işyerlerine, araç ve gereçlere zarar vermeye karşıyız. Böylesi durumlarda da özgürlüklere fırsat vermek, hoşgörü ile bakmak, demokratik haklarını kullananlara şiddetle karşılık vermemek gerekiyor.
Ancak şu gerçeği de vurgulayalım:
Bugünkü Hükümet, özellikle masumane bile olsa, şiddet dahi içermeyen hiçbir protesto hareketine hoşgörü ile bakmıyor. Bu tür olaylara polis gücü, orantısız biçimde devreye sokuluyor. Bu da hiç kuşkusuz hoş olmayan, endişe verici bazı olayların olmasına neden oluşturabiliyor.
ODTÜ YERLEŞKESİNDE KIYAMET KOPTU
Geçenlerde Göktürk- 2 uydusunun fırlatılışı nedeni ile ODTÜ ‘de TÜBİTAK tarafından TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitütü’sinde bir tören yapıldı. Başbakan Erdoğan ve diğer yetkililer de buraya konuk oldular. Çin’den fırlatılan Göktürk-2’yi bu merkezden izlediler ve bilgi edindiler. Göktürk-2’nin fırlatılışını biz de izledik ve gururlandık.
ODTÜ yerleşkesinde, bu tören ve Başbakan’ın katılımı nedeni ile polisin olağanüstü güvenlik önlemi aldığı biliniyor. Ancak, ODTÜ’lü bir grup öğrenci Başbakan’ı protesto ediyor. Kıyamet de işe bu noktada kopuyor. ODTÜ yerleşkesi savaş alana dönüyor. Öğrencilerin protestosu Göktürk-2’nin fırlatılışı nedeni ile değil, Başbakan’a olan diğer tepkilerden kaynaklanıyor, bunu da parantez açarak vurgulamakta yarar görüyoruz.
Bizim için asıl düşündürücü olanı işte budur. Çoğu yerde olduğu gibi polisin orantısız güç kullanımı burada da karşımıza çıkıyor. Masumane şekilde protesto yürüyüşü yapan, yine masumane biçimde slogan atan bu guruba karşı böyle acımasızca su ve gaz sıkan, plastik mermi atan polis, öyle anlıyoruz ki hiç yoktan olayların istenmeyen boyutlara gelmesine de neden oluyor.
“PROTESTO BİR ÖZGÜRLÜKTÜR”
ODTÜ Rektörlüğü konu ile ilgili bir açıklama yaptı, bu açıklamayı bize de ilettiler. Bazı bölümleri sizlerle paylaşalım:
“ Polis ile karşı karşıya gelen öğrenci grubu ile polis arasında herhangi bir çatışma çıkmaması için, orada bulunan öğretim üyelerimiz protestocu gruptan herhangi bir hareket gelmeden polisin yoğun gaz bombası kullanmaya başladığını ifade etmişlerdir. Protestocu grup ise polise taş ve şişe atarak karşılık vermişlerdir. Polis tarafından kullanılan çok sayıda gaz bombasından sınıfta bulunan öğrenciler, ofiste çalışan mensuplarımız yoğun şekilde etkilenmiştir. Atılan gaz bombası kapsüllerinin isabet ettiği öğrenciler yaralanmış, binaların camları kırılmış, mensuplarımıza ait araçlar hasar görmüştür. Ortadoğu Teknik Üniversitesi olarak yerleşkemizde yaşanan şiddeti kınıyoruz. ODTÜ’nün ve ülkemizin bir an önce şiddetten arınması öncelikle güvenlik kuvvetlerinin dikkatli davranmasını bekliyoruz. Polisin, protesto hakkını kullanmak isteyen öğrencilere karşı şiddet kullanmaktan kaçınmasının, güvenlik tedbiri alırken olaylarla ilgisi olmayan öğrencilerin ve çalışanların büyük olumsuzluklara karşı duyarlı olmasının önemini ve gereğini bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Üniversite yönetimi olarak, şiddet içermeyen, başkalarının özgürlüğünü kısıtlamayan, eğitim-araştırma faaliyetlerimizi engellemeyen ve çevreye zarar vermeyen protestoları özgürlük ortamının parçası olarak görüyoruz. “
POLİS DE GÖREVİNİ YAPACAK
Çıkan olaylarda bir öğrencinin, polisin sıktığı plastik mermilerle başından ağır yaralanması, beyin kanaması geçirip hastaneye kaldırılması da bir başka tartışılması gereken konudur. Polis, önlem alırken, bir öğrencinin komaya girmesine neden olabilecek adımları atmamalıdır.
Hiçbir zaman, görevini başarıyla yapan polisimizin karşısında değiliz ve olmadık. Şehir magandalarına, terör örgütü destekçilerine, şiddete, yakmaya, yıkmaya, masum insanlarımızı sindirmeye ve korkutmaya yönelik olaylara müdahale eden polisimizin de her zaman yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Ancak, insaf edin, öğrenci protestolarına da bu şekilde müdahale edilmemelidir. Bunu sıkça da görmekteyiz.
Temennimiz bu tür olayların bir daha yaşanmamasıdır. Herkes sorumluluk duygusu içinde hareket eder, herkes birbirine saygılı davranır, şiddetten uzak durursa, bizim de özlediğimiz demokratik ortama kavuşmamız hız kazanacaktır. Polise karşı şiddetin karşısındayız, ama polisin şiddetten uzak durması gerektiğinin altını çizelim.
e.mail: [email protected]
Bir yanıt yazın