Organik gıda,sektör haline geliyor ama…

 

NECDET BULUZ

 

                                                     Geçen yıl, Ayvalık Artur Sitesi’ne bir dostumuzu ziyarete gidiyorduk. Ana yol ayrımından Artur yoluna saptık. Yol boyunca sol taraf tarla kısmı domates, biber, salatalık vb. sebzelerle doluydu. Bazı bölümlerde de “Organik sebzeyi ellerinizle toplayıp alın” yazıları vardı. Durduk ve tarlaya girdik. Hemen hemen yol güzergahındaki herkes bu tarlalardan gerekli sebzelerini alıyordu.

                                                    Şimdi ise, birçok bölgede aynı sistemle sebze yetiştiriliyor.

                                                     Geçen gün, Bodrum Turgutreis Pazarı’ndaydık. Alışverişte bazı yerlerde organik sebze ve meyve satışı yapıldığını gördük. Hatta bazı tezgahlarda zeytin ve zeytinyağının üzerine bile “Organik” yazıları asılmıştı.

                                                     ADI “ORGANİK” AMA…

                                                      Yine aynı pazarda bir başka köşede ev işi salça, turşu, reçel gibi ürünleri satan bir reyon gördük. Satıcı bayanlar “Ürünlerimiz organik” dediler.

                                                      Bu tablo, şimdi de büyük marketlerde görülüyor. Adı geçen marketler “Organik ürünler Köşesi” yapıyorlar. Burada çok özel ürünleri pazarlıyorlar.

                                                      Bazı belediyeler ise haftanın belli günlerinde “Organik ürünler Pazarı” adı altında pazarlar kuruyor. Biz daha önce gerçekten denetimli bir organik azar olan Bodrum Konacık’taki pazardan alışveriş yapıyorduk. Sonradan ne oldu bu Pazar kapandı. Bu pazarda satılan her ürün sertifikalıydı ve ürünün bütün deyatlarını da öğrenebiliyordunuz.

                                                      Bunları niye yazıyoruz, ona gelelim. Çünkü artık organik gıda yeni bir sektör haline geliyor. GDO’lu gıdaların piyasalara yayılmasından sonra, tüketiciler daha çok organik gıdalara yöneldiler. Bu da, bu gıda maddelerinin Pazar payını artırıyor. Ancak, organik gıdalar, neredeyse normal fiyatın üç-dört katı fiyatla satılıyor.

                                                     DOĞAL ÜRÜNLERE DESTEK ŞART

                                                      Hiç kuşkusuz organik gıda tüketimi daha sağlıklıdır. Geçenlerde bu köşede “Ne yediğimizi ne içtiğimizi bilemiyoruz” başlıklı bir yazı yazmıştık. Bu yazımız çok da ilgi gördü. Bizi arayan okurlarımızın çoğu piyasalardaki başı boşluktan şikayetçi olduklarını haykırdılar. Son yıllarda artan çeşitli hastalıkların nedenlerini de bu sağlıksız gıdalara bağladılar.

                                                       Sağlıklı ürün yetiştirilmesini hep destekledik. Hatta bu tür ünlerin yetişmesinde devlet desteğinin ve kontrolünün de olması gerektiğini savunduk. Bugün, yine aynı görüşteyiz. Bir sektör haline gelmekte olan organik gıdalar ne kadar organik, ne kadar doğal, ne kadar yararlı ve zararlı bunun tespit edilmesi ve daha sonra pazarlanması gerekiyor.

                                                         Organik ve doğal ürün satışı

                                                        Bakıyoruz, her önüne gelen “Organik ürün satıyoruz” diyor. Her tezgah açan “Ürünlerimiz doğal” diyor. Üstelik çok fahiş fiyatlara satış yapılıyor. Bu kazanç doğru mudur? Satılan ürünler gerçekten doğal mıdır, organik midir, GDO’dan uzak mıdır bunu nasıl tespit edeceğiz?

                                                          İşte bu noktada kontrollerin önemi ortaya çıkıyor. Bu kontrollerin gerektiği yapılıp yapılmadığını bilemediğimiz için, bu konuda haksız kazanç elde edildiğini de sanıyoruz.

                                                          PİYASALAR İYİ DENETLENMELİ

                                                           Yazımızın başına geçelim. Artur yolu üzerindeki tarlada yetişen ürünler için “Organik” deniliyor. “Doğal ürün” deniliyor. Araştırdık, bu tarlalarda daha önce başka ekimler yapılmış. Tarla sahipleri “Biz, gübre kullanmıyoruz, ürünlerimiz doğal ortamlarda yetişiyor” diyorlar. Bu yetmez. Çünkü daha önce tarla başka amaçlarla kullanılmış. Gübre yemiş. Bu tarlada organik ürün yetişmesi için en az 10 yıl geçmesi gerekiyor. Tarla bu süre içinde zararlı maddelerden ancak arınabiliyor. Bir çok tarlanın da bundan farksız olduğunu söylemeliyiz.

                                                           Demek ki her ortamda yetişen ürün organik ve doğal olmuyor. Bunun kontrol edilmesi, analizlerinin yapılması, sertifikalandırılması şarttır. Bütün gelişmiş ülkelerde bu iş böyle yapılıyor. Bu ürünler raflarda, tezgahlarda yerlerini aldıklarında fark edilmeli, fiyatındaki farklılığı da hak edebilmelidir. Yoksa bu sektör gelişi güzel yayılacak, tüketici bir noktada aldatılmış olacaktır. Bunun mutlaka önüne geçilmesi gerektiğini altını çizerek vurgulamak istiyoruz.

                                                            Organik ve doğal ürün satışı fırsatçılar ve vurguncular için bir Pazar haline gelmemelidir. Bunun kontrolleri ilgili bakanlıklar ve belediyelerce yapılmalı ve denetimler de bu çerçeve içinde gerçekleşmelidir. Her önüne gelen gelişi güzel bu pazara girer, her türlü ürünü “organik ve doğal” diye pazarlamaya kalkarsa gelecekte bu işin önüne geçmek de o kadar kolay olmayacaktır, bizden uyarması.

e.mail: necdetes@mynet.com

 

                

                                                             

 

  - food saglik beslenme

Yorumlar

  1. ahmet avatarı
    ahmet

    ürünleri köylüden tedarik edip hiç bir fabrikasyon ürün kullanmadan gönderen bir sayfa var. tamamen annem usulü. bi deneyin .

  2. Cenk avatarı
    Cenk

    Toprakta yetişen, elinizle topladığınız herşey organik değildir. Öncelikle o bölgenin üzerinden uçak geçmemeli. Toprağa en az 10 sene boyunca hiç bir kimyasal gübre ve ilaç atılmamış olmalı. Bunlar kriterlerden sadece birkaçı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir