Çünkü “Muhteşem“ denilen Süleyman, en yakın arkadaşı, önce “Makbul“ sonra “Maktul“ İbrahim Paşa olarak anılan İbrahim’den başlamak üzere, herkesi öldürtecek.
Yakışıklılığı ve sevimliliği ile izleyiciye kendini çok sevdiren Şehzade Mustafa, Hürrem ve Rüstem’in hileleri sonucunda boğdurulacak.
Şehzade Mehmet eceliyle öldüğü için bu akıbetten kurtulacak ama dizideki o sevimli çocuk yani Bayezid yağlı ilmekten kaçamayacak. İltica ettiği İran sarayına, babasının emriyle gönderilen Osmanlı cellatları tarafından oğullarıyla birlikte katledilecek.
Bayezid ve dört oğlunu Kazvin zindanında boğan cellatlar, bununla da yetinmeyecekler. Bursa’ya giderek Bayezid’in matem içindeki hanımının kucağındaki üç yaşında çocuğu da boğacaklar.
Hürrem’in tahta çıkarmak istediği hasta ve kambur Cihangir ise ağabeyi Mustafa’nın katlinden sonra şiddet ortamına daha fazla dayanamayarak genç yaşta vefat edecek, adına cami yaptırılan Cihangir semti de yüzyıllar sonra “Yalan Dünya“ dekoru hâline gelecek.
Süleyman Zigetvar’da öldüğünde, tahta geçebilecek tek oğul hayatta kalmış olacak. O da içkiye düşkünlüğü ile bilinen, İstanbul’a morarmış bir halde sedye üstünde getirilen ve padişah olduktan sonra bir sarhoşluk anında hamamda kayıp kafasını çarparak ölen Sarı Selim.
Ve tarihler, Süleyman sonrasını “Duraklama Devri“ olarak yazacak.