Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde 3 gün önce çıkan çatışmada yaşamını yitiren 10 askerden biri olan Uğur Sağdıç’ın Tokat’taki cenaze törenine devletin ayrımcılığı damga vurdu. Cemevindeki cenaze törenine katılmayan AKP’li vekiller ve garnizon komutanı, ayrı bir tören düzenleyerek namaz kıldı. Ailenin acısını paylaşmak için orada bulunan ve cemevindeki törene katılarak ‘resmi törene’ gitmeyen CHP’li vekillerden İlhan Cihaner ile “Türkiye’de ölünce bile kurtulunmayan bu ayrımcılığı konuştuk.
‘ÖLÜME YOLLARKEN DİNİNİ SORDUNUZ MU?’
Tokat Turhallı olan Uğur Sağdıç’ın cenazesi’nin önce Yavşan Cemevi’ne getirildiğini ve burada bir tören yapıldığını belirten Cihaner, cemevindeki törene AKP’li vekillerin ve garnizon komutanının katılmadığını doğruladı. Cemevindeki törene katılan Tokat Valisi hariç, o sandalyeyi boş bırakan her yetkilinin ayrımcılık yaptığını belirten İlhan Cihaner, “Sen çatışmaya gönderirken bu çocukların dini inancına bakmıyorsun, etnik kökenine bakmıyorsun ama öldükten sonra resmen bölücü ayrımcı bir politika uyguluyorsun. Bu dehşet verici bir şey” dedi.
ALEVİ GENCE SÜNNİ CENAZE TÖRENİ
Cihaner, cemevindeki törenin ardından Turhal Belediyesi önündeki meydanda ayrı bir tören düzenlendiğini ve cemevindeki törene katılamayan AKP’li vekiller ile garnizon komutanının meydanda kılınan cenaze namazında saf tuttuğunu söyledi.
Valinin cemevindeki törene katılmasını taktir ettiğini belirten Cihaner, öte yandan Valinin dahi katıldığı törene seçilmişlerin katılmamış olmasının bir garabet olduğunu vurguladı.
CİHANER: ÇOK UTANIYORUM
Sözlerine “Bunları konuşurken çok utanıyorum, ortada 20 yaşındaki bir gencin cenazesi varken bunları konuşuyor olmamalıydık ama ırkçı, bölücü, ayrıştırıcı politikalar bizi buraya itiyor” diyerek devam eden Cihaner, “Genel sansürcü, ayrıştırıcı politikalarla değerlendirildiği zaman bu çatışmalarda Alevi’si Kürt’ü, Türk’ü, Ermeni’si hepsi ölüyor. Devlet, gidip cemevinde dursaydı ne olurdu? Sen resmi törenini yine yap” diye konuştu.
“BAŞBAKAN’IN BU KONUDA TAKINTISI VAR”
Cenazede yaşanan ‘garabetin’ AKP’nin, özellikle de Başbakan Erdoğan’ın politikalarının bir sonucu olduğunu belirten Cihaner, şunları söyledi:
“Devletin zaten ırkçı, ayrıştırıcı politikaları var, özellikle son yıllarda Suriye başta olmak üzere dış politikadaki tavrı da ortada. Kamudaki kadrolaşmalardan tutun, gerekli gereksiz CHP Genel Başkanı’nın dini aidiyetiyle ilgili söylediği sözler ortada. ‘Kılıçdaroğlu Alevidir ve Aleviler o yüzden oy veriyor’ gibi ayrıştırıcı, gereksiz, bölücü sözleri henüz yakın zamanda söyledi. Yani Başbakan’ın böyle bir çok takıntısı var. Cumhuriyetin en önemli projesi, insanların eşit yurttaşlar olarak kendini tanımlamasıydı. İnsanlar bu sayede etnik, inançsal farklılıklarıyla bir arada yaşayabildiler ancak bu proje ve bizi arada tutan tüm değerler AKP’nin saldırısı altında.”
‘BELEDİYE MEYDANININ STATÜSÜ NE?’
Daha önce de asker cenazelerinde benzer birkaç durumun yaşandığını, o dönem çıkan tartışmalarda bazı AKP’lilerin “Cemevlerinin resmi statüsü yok ve resmi tören resmi olmayan bir alanda yapılamayacağı için bunlar oluyor” savunması yaptığını hatırlattığımız İlhan Cihaner, “Böyle saçma bir açıklama olabilir mi? Burada devletin laiklikle çelişkisi ortaya çıkıyor. Devlet hiçbir inanca yok gibi davranamaz, ibadethane dayatmasında bulunamaz, neyin dine dair olup olmadığını belirleyemez. Ayrıca madem öyle sormak lazım; belediye meydanının resmi statüsü nedir ki orada ayrı bir tören yapıyorsunuz? Ya da cami avlusunun resmi statüsü nedir? Ayrıca madem belediye meydanında resmi tören yaptın, e orada kıldığın/kıldırdığın namaz ne? O dini bir ritüel değil mi?” diye konuştu.
‘ASIL TARTIŞMAMIZ GEREKEN AKAN KANDIR’Anne Yeter ve baba Yılmaz Sağdıç’ın duruma tepki gösterip göstermediğini bilmediğini, buna şahit olmadığını belirten Cihaner, ortada müthiş bir acı varken aileyle bunları konuşamadığını söyledi.
Birincil sorunun 30 yıldır durmayan akan kan olduğunu hatırlatan Cihaner, “Asıl tartışmamız gerek bu çatışmanın hâlâ sonlanmıyor olmasıdır” dedi.
NEDEN ÖNEMLİ?
Tokat’taki cenaze töreninde yaşanan olay münferit değil. Pek çok asker cenazesinde benzer tartışmalar çıksa da basına çok yansımadığı biliniyor. Son olarak BirGün, 11 Ağustos’ta ‘Cemevinden cenaze kaçırma’ manşetiyle, benzer bir skandala dikkat çekmişti. İzmir Foça’da askeri servis aracının geçişi sırasında düzenlenen mayın saldırısında yaşamını yitiren Er Özkan Ateşli’nin cenazesi aileye teslim edilmeden, önce cemevine getirilip oradan da camiye götürülmüştü. Aile çocuklarının cenazesinin camiye götürülmesine razı olmamış ancak askerler, “Devlet töreni yapılacak, mecburuz” diyerek cenazeyi camiye taşımıştı.
ONURKAN AVCI/BİRGÜN