UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Hükümetlerarası Komitesi Endonezya’nın Bali adasında 22-29 Kasım 2011 tarihlerinde yapmış olduğu 6’ncı Olağan Toplantısında, 2013 yılında yapılması planlanan etkinlikler programını görüşmüştür.
Gündemin 21’nci maddesinde Türkiye’nin kutlama takvimi kabul edilmiş ve Eskişehir’in 2013 yılında Somut Olmayan Kültürel Miras Başkenti olması uygun bulunmuştur: “Madde 21: 2013 yılının Sözleşmenin kabulünün 10. Yılı olması nedeniyle yapılacak ulusal ve uluslararası etkinlikler ele alındı. Bu kapsamda Taraf Devletler tarafından önerilen kutlama programı kabul edildi. Bu kapsamda aralarında Eskişehir’i 2013 yılında Somut Olmayan Kültürel Miras Başkenti İlan Etme projesi de kabul edilmiş oldu. Türkiye’nin ilan edilen bu karar doğrultusunda 2013 yılı SOKÜM etkinliklerini Eskişehir’de yapması beklenmelidir. “
Eskişehir’in seçiminde, kültürel zenginliklerin ve farklı kültürel toplulukların birarada yaşadığı kent kimliği öne çıkmıştır.
Bu doğru bir tespittir. Eskişehir, yerli halkın ve başta Kırım olmak üzere, Kafkasya, Balkanlar ve Kazan’dan göçenlerin uyum içinde yaşadıkları bir kenttir. Eskişehir’in seçiminde, somut olmayan kültürel mirasları kültürel çeşitlilik içinde yaşatması ve gelecek kuşaklara bunları aktarması da dikkate alınmıştır.
Türkiye’nin 2013 yılında yapacağı somut olmayan kültürel miras alanındaki bilimsel, kültürel ve sanatsal etkinlikler, Eskişehir’i bir yıl boyunca Türk dünyasının başkenti yapacaktır.
Eskişehir 2013 yılında sempozyumlara ev sahipliği yapacak, somut olmayan kültürel miras alanında sanatlarını icra edenlerin Merkezi olacaktır.
Kuruluşundan itibaren ortak Türk kültürünün araştırılması, geliştirilmesi, tanıtılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için faaliyetlerini sürdüren TÜRKSOY, 2010 yılında İstanbul’da düzenlenen Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10’ncu Zirvesi’nde Türk Dünyası Kültür Başkenti uygulamasını önermiş ve bu öneri oybirliği ile kabul edilmiştir.
Alınan karar doğrultusunda Astana 2012 Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak ilan edilmiştir.
Açılış töreni; 24 Şubat 2012 tarihinde TÜRKSOY Dönem Koordinatörü Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı Ebulfez Garayev, Kırgızistan Kültür Bakanı İbrahim Cunusov, KKTC Turizm Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel, Altay (R.F) Kültür Bakanı Vlademir Konçev ve Başkurdistan (R.F.) Başbakan Yardımcısı Salavat Sagitov’un katılımlarıyla Kazakistan Kültür ve Bilgi Bakanı Darhan Mınbay’ın ev sahipliğinde düzenlenmiştir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan geçen hafta Kazakistan ziyareti sebebiyle 22 Mayıs’ta BNews.kz ajansına verdiği röportajda kendisine sorulan “Bu sene Astana Türk dünyasının kültürel başkentli olarak ilan edildi. Türk şirketleri Astana’nın inşasına önemli katkı sağladılar. Bir zamanlar İstanbul şehrinin belediye başkanı ve şimdi hükümet başkanı olarak Astana şehrinin gelişmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?”sorusuna şu cevabı vermiştir:
“Kazakistan’ın hızla gelişmesinin sembolü olan Astana şehrinin inşasında Türk şirketlerinin de büyük emekleri vardır. Şahsen ben bundan övünç duyuyorum. Astana şehrinin 2012 yılında Türk dünyasının kültür başkenti olarak ilan edilmesi, hiç şüphesiz ki, gurur verici bir olaydır.” )
18 Mayıs 2012 tarihli Resmi Gazete’de Eskişehir’in 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti olmasıyla ilgili Yasa yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Anadolu Ajansı’nın, Eskişehir’in Kültür Başkenti olmasıyla ilgili haberi İstasyon Caddesindeki konuşan iki kadın heykeli fotoğrafını koyarak yayınlaması ise ilginçtir.
Yasa’ya göre kurulacak olan Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı, Eskişehir’i 2013 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak hazırlayacak, bu amaçla 2013 yılında yapılacak etkinlikleri planlayıp, yönetecek, kamu ve sivil kuruluşların yapacakların koordinasyonunu sağlayacaktır.
Merkezi Eskişehir’de bulunacak Ajans, tüzel kişiliğe sahip olacaktır. Ajans, Koordinasyon Kurulu, Danışma Kurulu, Yönetim Kurulu ve Genel Sekreterlikten oluşacaktır.
Ajansın gelirleri; Eskişehir İl Özel İdaresi, Eskişehir Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinin 2012 ve 2013 bütçelerine bu amaçla konulacak ödenek, Eskişehir Ticaret ve Sanayi Odaları tarafından 2012 ve 2013 yıllarında aktarılacak tutarlar, genel bütçeden yapılacak yardımlar, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ile Anadolu Üniversitesi’nden 2012 ve 2013 yıllarında alınacak tutarlar, her türlü naklen yayın, reklam ve sponsorluk gelirleri ile bağış ve yardımlardır.
Eskişehir’in gelecek yıl Türk Dünyası’nın Kültür Başkenti olması sebebiyle bu köşede 27 Şubat 2012 tarihinde yayınlanan yazımda dile getirdiğim konuya bir defa daha değinmek istiyorum.
Başta Fransa olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde Ermeniler sözde Ermeni soykırım anıtları dikmektedirler . Bunların en önemlisi Paris’in Sevr banliyösündeki sözde Ermeni Soykırım anıtıdır.
Fransa, Osmanlı İmparatorluğunu tarihe gömen Sevr (Sevres) Anlaşması’nın imzalandığı Paris’in Sevr banliyösündeki seramik müzesinin önüne Ermeniler tarafından 8 Mart 2001 tarihinde Ermeni soykırım anıtı açılmasına izin vermiştir. Anıtın üzerinde “1915’te Jön Türk Hükümeti tarafından Birinci Dünya Savaşı’nda soykırıma uğratılan 1.5 milyon Ermenin anısına”yazılıdır.
Müze’nin önüne sözde Ermeni soykırım anıtı dikilmesinin sebebi şudur: “Biz Ermeniler Türkiye Cumhuriyetini kuran Lozan Anlaşmasını tanımıyoruz. Bizler Sevr Anlaşması’nın halen yürürlükte olduğunu kabul ediyoruz. Çünkü Sevr’de büyük Ermenistan vardır.”
Bakü’de bir sanat eseri olan Hocalı Soykırım Anıtı yapılmıştır. Bu anıtın bir benzerinin (aynısının) Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında Eskişehir’de Kızılay Meydanı’na dikilmesini öneriyorum.
Meydanın ortasına anıtın dikilmesi, Eskişehir’in bir Türk Dünyası Kültür Başkenti olmasına katkı sağlayacaktır. Meydanın 100 metre ilerisinde de Kırım Türklerinin 18 Mayıs Kırım Sürgün Anıtı vardır.
Tarihte soykırıma ve sürgüne uğramış iki Türk kavminin anıtlarının aynı mekanlarda bulunması çok anlamlı olacaktır.
Eskişehir’de Kırım Türklerinin Kırım’dan sürgün edilişini anmak için Dr. Tacettin Sarıoğlu’nun Tepebaşı Belediye Başkanlığı döneminde 2007 yılında temelini attığı Tunalı Parkı’nda polyester malzeme kullanılmadan yapılan Kırım Sürgün Anıtı’na komşu Hocalı Soykırım Anıtı’nın dikilmesi, Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Eskişehir’e çok yakışır.
Bir Kırım Türkü, Kırım Gelişim Vakfı kurucu üyesi ve Eskişehir Kırım Derneği’nin eski başkanı olarak Kırım Sürgün Anıtı’nın açılması için girişimde bulunan biri olarak, Eskişehir’e bir de Hocalı Soykırım Anıtı açılması için Eskişehirlilerden destek bekliyorum.
Bakü’deki Hocalı Soykırım Anıtı’nın bir benzerinin Eskişehir’e 2013 yılında kazandırılması için Bakü’de yaşayan ve bir Azeri Şirketi’nde üst seviyede yönetici olan öğrencim Reşat Ahmedov, heykel yapım giderlerinin yarısını, ulaşım giderlerinin ise tamamını karşılayabileceklerini bana ifade etmiştir.
Hocalı soykırımından sonra Azerbaycan’da ve diğer ülkelerde Hocalı soykırım anıtları açılmaya başlamıştır. Bu anıtların ilki Hollanda’nın başkenti Lahey’de (Den Haag) inşa edilmiştir. 2008 yılında Budapeşte’de Hocalı soykırım anıtı yapılmıştır. 24 Şubat 2012 tarihinde de Bosna-Hersek’in Başkenti Saraybosna’da Hocalı Katliamı Anıtı açılmıştır.
Türkiye’de ilk Hocalı Soykırımı Anıtı Ankara’nınKeçiören Belediyesi tarafından 2005 yılında dikilmiş, daha sonra diğer kentlerde de soykırım anıtları yapılmıştır.
Başta TBMM Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı olmak üzere tüm Eskişehir Milletvekilleri ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından desteklenen Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti projesi kapsamında Eskişehir’de Hocalı Soykırım Anıtı’nın inşa edilmesi, Türkiye ve Azerbaycan’ı birbirine daha da yaklaştıracak, Türk Dünyası’na da örnek olacaktır.
1990-1992 yılları arasında Türk Cumhuriyetlerinden sorumlu olarak Başbakanlık Başmüşavirliği’nde görev yaparken Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin başkentlerine gittiğimde gördüğüm sosyalist liderlerinin abartılı heykelleri artık bu coğrafyada yoktur.
Komünist yönetimler işbaşından gittikten sonra bu anıtların büyük bir kısmı sökülmüş, bunların yerlerine Türk Dünyası’nın önde gelenlerinin ve de soykırıma uğrayan Türk halklarının anısına heykeller yapılmıştır.
Bunlardan biri Taşkent’teki Ali Şir Nevai Anıtı, (Farsça’nın resmi dil olduğu, Türk aydınlarının bu dille eser vermeyi hüner kabul ettiği bir zamanda Nevai, Çağatay TürkçesininFarsçadan üstün bir dil olduğunu savunmuştur) diğeri ise Bakü’deki Hocalı Soykırım Anıtı’dır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği İşbirliği Çalıştay’ında Bakanlık Müsteşarı Özgür Özaslan’a Eskişehir’de Hocalı Soykırım Anıtı yapılması konusunu ilettim ve Bakanlığın bu konuya sıcak bakabileceği cevabını kendisinden aldım.
Bu girişime tüm okurlarımdan ve Eskişehirli hemşerilerimizden destek bekliyorum.
Yazıları posta kutunda oku