Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 2 yıldan beri müzakereleri kendisinin sürdürdüğünü belirterek, ”Müzakere masasında hiçbir konuda uzlaştığımızı söyleyemem.
Hep esneme gösteren, hep ‘bir anlaşma olsun’ diye adım atan taraf biz olduk” dedi.
Eroğlu, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Konya Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nce Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen ”Kıbrıs Müzakerelerinde Son Durum” konferansında, Kıbrıs Türk halkının KKTC sınırları içerisinde huzurlu olduğunu, yanında ana vatanın ve ana vatanın halkının bulunduğunu bildiğini belirtti.
Bunun KKTC halkının en büyük mutluluğu olduğunu dile getiren Eroğlu, bu güveni ve desteği veren Türk halkına teşekkür etti.
Kıbrıs’ta kalıcı bir anlaşmaya varılabilmesi için bazı gerekçelerin dikkate alınması gerektiğini dile getiren Eroğlu, şöyle devam etti:
”Güneyde ve kuzeyde bir demokratik yapı vardır. Güneyde ve kuzeyde diniyle, kültürüyle farklı bir halk var. Dolayısıyla bu gerçekleri dikkate alarak bir anlaşmaya varabilirsek, bu anlaşma bir işe yarayabilir. Bir şeye daha dikkat etmek gerekir. 1963’te, 1960 cumhuriyetinin yıkılış travmasını yaşadık biz. Dolayısıyla o günleri bize tekrar yaşatmayacak anlaşma olması lazım. Ana vatanımız olmasaydı 1963’te cumhuriyetten dışlandıktan sonra, 1974’e kadar herhalde Türk varlığı kalmazdı.”
Kıbrıs Cumhuriyeti’nden dışlandıktan sonra ilk müzakerenin 1968 yılında başladığını ve 5 yıl devam ettiğini anımsatan Eroğlu, o günden bu yana defalarca masaya oturarak müzakereler yapılmasına rağmen bugüne kadar hiçbir sonuç alınamadığını vurguladı.
-”Rum tarafının verdiği ‘hayır’ı kullanamadık”
Eroğlu, halk oylamasına sunulan Annan Planı’na Rum halkının ”Hayır” dediğini anımsatarak, ”Rum tarafının verdiği ‘hayır’ı kullanamadık. Onu tüm dünyanın gözüne soka soka kullanmamız gerektiği bir zamanda onu kullanmadık ve tekrar müzakerelere başladık. Şimdi o gün, bugün müzakereler devam ediyor. İki yıldan beri ben müzakereleri sürdürüyorum. Müzakere masasında hiçbir konuda uzlaştığımızı söyleyemem. Hep esneme gösteren, hep bir anlaşma olsun diye adım atan taraf biz olduk. Rumlar müzakerelerin hep devamından yanadır” diye konuştu.
”Türkiye’ye, ‘Kıbrıs sorununu çözdükten sonra AB’ye girebilir’ diyorlar” diyen Eroğlu, Kıbrıs sorununu yaratan tarafın Türkiye değil, Yunanistan ve Rum kesimi olduğuna işaret etti.
Derviş Eroğlu, Rum tarafının anlaşmanın sağlanabilmesi için hiçbir olumlu adım atmadığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
”Sizin esnediğiniz konularda onlar diklenirse bir yere varmak mümkün değildir. Onun için ben halkıma ‘yarın anlaşma olacaktır’ diye bir şey söyleyemiyorum. Bu, benim uzlaşmazlığımdan değil, Rum’un uzlaşmazlığındandır. Rumlarda anlaşma niyetini bugüne kadar görmedik. Bu gerçeği dünyaya anlatmak lazım. Bu konuda başarılı olabildik mi- Tam başarılı olduğumuzu söyleyemem.”
-Petrol arama çalışmaları-
Kıbrıs’ın etrafında da ”Arap baharı” gibi birtakım olaylar yaşandığına dikkati çeken Eroğlu, şunları kaydetti:
”Bir de doğalgaz arama faslı var. Bu doğalgaz olayı gündeme geldiğinde ‘bu doğalgaz aramasını başlatmayınız. Ekim sonunda zirve var, görüşmelere sıkıntı verir. Aksi takdirde biz de bazı adımlar atacağız’ dediğimiz zaman ‘tehdit ediyorsun’ diyorlar. Hayır tehdit etmiyorum, gerçeği söylüyorum. Bunda senin hakkın varsa benim de arama hakkım var. ‘Rumlar kazmayı vurursa biz de kıta sahanlığı sınırlandırma anlaşması yapacağız’ dedik. Kazıyı başlattıkları gün Recep Tayyip Erdoğan ile New York’taydık ve kıta sahanlığı anlaşması yaptık. Sismik araştırmalara başlandı. Şimdi de Kıbrıs’ta karada petrol arama çalışmaları başladı. Bu, bir başlangıçtır. Türkiye 400 milyon avroyu bu aramalarla ilgili ayırmıştır. İnşallah düşündüğümüz manada bir sonuç alırız.”
Konuşmasının ardından Eroğlu’na, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker ve Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi Başkanı Mehmet Ali Köseoğlu tarafından çeşitli hediyeler sunuldu.
AA