Site icon Turkish Forum

TUTARSIZLIK SİPERİNDE

Toplumsal tutarlılık farkındalık,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık,dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluk gibi insanlık değerlerinin benimsenmesi ve yaşanmasıdır,değerleri benimsenen ve yaşananlar lider oluyor.
Kemal Kılıçdaroğlu,partisinin grup toplantısında,"Bunların bir yolsuzluk marşı var.Erdoğan,mikrofonu görünce dayanamaz;beraber yürüttük biz bu yollardan...Beraber yürüttüler,gözünüz doysun"diyor! 
İnanılır gibi değil! Farkındalığı,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık, dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluğu erdemleri üzerine atılı ithamla,
Başbakan Erdoğan bölgesel sorunlar,Kürtler ve terörle mücadele gündemini konuşmak üzere Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'yi ve Irak'tan sünni LiderTarık El Haşimi'yi ağırlıyor. *
ABD emperyalizmi İran'ı nükleer teknolojiden vazgeçirmek için yürütülen BM ekonomik ve siyasi yaptırımlardan daha etkilisini,yaptırımların ancak bölge ülkeleri ve komşular işbirliğiyle etkili olacağı öngörüsüyle bölge ülkelerinin siyasi rejimlerine müdahalenin yolunu açmıştır.
Yasaklı islami sivil toplum örgütleri ülkeleri rejimlerini orduları,polis güçleri desteğiyle islami liberalizme dönüştürüyor sonra ekonomi,kalkınma ve teknoloji ihtiyaçları sorumluluklarıyla;Emperyalizm,islam üzerinde kontrol ve denetimini sağlıyor, demokratikleşmeyle standartların yükselmesi,ekonomilerin kalkınmasıyla küresel piyasaların gelişmesi hedeflenirken, demokratik hevesin İran'a yansıması -hiç değilse,İran'ın tecrit edilmesi planı işletiliyor...
Bir taraftan da İran'ın nükleer programı bahanesiyle Avrupa-Atlantik bölgesinde Avrupa'ya,Türkiye'ye,Körfez'de Arap ülkelerine, Kuzey Kore'nin olası füze saldırılarına karşı da Asya-Pasifik'te Füze Kalkanı Savunma Sistemleri konuşlandırıyor-bu suretle, yengecin kıskacları gibi bilhassa Rusya ve Çin topraklarına hapsediliyor,ABD emperyalizmi hem teknolojik bilgi ve sermayesinde alabildiğine tekelleşmenin hem de küresel kaynakların  egemeni kalmayı istiyor.
Başbakan Erdoğan'ın yönetiminde islami,liberal,kanun devletine dönüştürülmüş Türkiye bu proseste model ülkedir!  * 
Ne ki Rusya ve Çin'in farkındalığıyla Suriye'nin dönüştürülmesinde oluşan krizin nasıl çözüme ulaştırılacağı,İran'la diplomatik çözüm arayışları ve Füze Kalkanı Savunma Sistemlerinden hareketle stratejik silahlarda indirim yapan anlaşmanın akibeti ve azalan güvenin yeniden sağlanabilirliği,
Seul Nükleer Güvenlik Zirvesinde ABD Başkanı B.Obama ile Rusya Devlet Başkanı D.Medvedev'in  görüşmesinde,bir centilmen anlaşması olarak ABD'nin Kasım 2012 Başkanlık seçimi ardına bırakılmış bulunuyor.
İlk şart bütün tarafların oldukları gibi sadece siperlerinde kalmalarıdır-ki,ateş kes bu anlama geliyor... *
O nedenle Başbakan Erdoğan'ın hem Mesud Barzani hem de Tarık el Haşimi'den bölgesel sorunlar,Kürtler ve terörle mücadelede siperlerinde kalmalarını isteyeceği anlaşılıyor.
Nitekim -işte,Suriye Ulusal Konseyi lideri Burhan Galyun,"Suriye Kürtlerinin tarih ile uyuşmayan görüşleri BAAS rejiminin ayrılıkçı,ırkçı politikaları sonucudur.Suriye Kürdistan'ı diye bir şey yok.Kürtler ülkenin her tarafında yaşıyor"diyor ve Kürtlerin federalizm taleplerini reddediyor.
Ya Suriye'deki PKK?Burhan Galyun PKK'nın Suriye'de rejiminin yanında olduğunu,Suriye Ulusal Konseyi kadar Kürt sorununu çözmede çıtayı yüksek tutan başka hiç bir devlet ya da partinin olmadığını söylüyor-bu suretle, Suriye Ulusal Konseyinin siperini sabitliyor... *
Irak,Ortadoğu değişim sürecinde Sünni-Şii eksen oluşturulması mücadelesinde bölünmeye giden yolun başındadır.
Bir süre önce Başbakan El Maliki,"Türkiye,bazı siyasi şahsiyetleri ve blokları destekleyerek Irak'ın içişlerine karışıyor.Siyasi konularda kabul edilemez biçimde karışıyorlar" ithamından bulunuyor! 
Kendisininde İran'ın desteğiyle Şii ekseni güçlendirmek adına güvenlik ve istihbarat birimlerinin desteğiyle uyguladığı politikalara  önce  Mesud Barzani tepki veriyor.
Barzani merkezi hükümetin Kürt bölgesinin tartışmalı bölgeleri,Petrol Yasası ve Kerkük gibi giderek ağırlaşan sorunlarını çözeceğine-üstelik,Irak'ın toprak bütünlüğüne ve geleceğine de inancı bulunmuyor.
O nedenle ABD'de Başkan Obama'ya,Maliki'nin tüm gücü kendinde toplaması halinde Kürtlerin bağımsızlığını ilan etme sürecini başlatacağını söylüyor.
Toplumun her kesimini kapsayan insan haklarını ön planda tutan  demokratik bir Kürt Anayasası hazırlanacağı,bağımsızlık için sandığa gidileceği ve sandıktan büyük olasılıkla çıkan kararla Kürdistan'a bağlı Kerkük ve Musul'un Arap,Türkmen ve Kürtlerin eşit temsilinde federal bir yapıya kavuşturulacağını konuşuyor... *
Rağmen -madem,tüm tarafların siperlerinde sabitlenmesi gerekiyor,Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani,kuzeyde bölgesel yönetimin bağımsızlığını ilan edip etmeyeceği konusuna açıklık getiriyor,"Bağımsızlığı istememek değil fakat birleşik bir Irak içersinde kalmamız daha iyi"diyor.
Anlaşılan Başbakan Erdoğan'ın Kürt lider Barzani'ye Kürdistan'ın bağımsızlığı ilan etmemesi ya da Bağdat hükümeti ile geçinmesi yönünde yönlendirmesinin pratiği kalmıyor! *
Müslümanları mezhepleri çerçevesinde karşı karşıya getirmek faaliyetlerinin içinde, CIA ve İngiliz Askeri İstihbaratı yönetimde olduğuna inanılan kimi terör örgütlerinin  Şii ve Sünni Müslümanları çatıştırmak için Irak'ın çeşitli kentlerinde bazen Şii, bazen Sünni, hatta Şiilerle Sünnilerin yaşadıkları ortak yerleşim bölgelerine  bombalı terör saldırıları planlamakla suçlanan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi Başbakan Erdoğan'ın korumasında Türkiye'dedir.
Bu şartlar çerçevesinde Sünni Lider Tarık El Haşimi'nin bir kaosu ateşlemekten alıkonulacağı ve yalnızca siperinde kalmasının isteneceği anlaşılıyor. *
Ya terörle mücadele?Başbakan Erdoğan içeride PKK ve KCK'ye yönelik kapsamlı bir askeri, siyasi, hukuki ve psikolojik savaş yürütürken,Barzani'den "Kürt örgütlerine zorunlu haller dışında silah kullanmama"çağrısı yapması ötesinde bir destek almıyor.
Bu görüşmenin  Barzani'nin desteğiyle Türk ordusunun Kuzey Irak'a girip PKK'yı bulunduğu mevzilerden atmasına neden olup-olmayacağını gelecek günler gösterecektir.  
Fakat islamcı-liberal "İslamın Birliği" vizyonunda  Başbakan Erdoğan'ın Barzani'den bir başka destek aradığı görülüyor;Erdoğan, Kürt birliğinin oluşturulmasını teminen bu yıl içinde yapılacak Ulusal Kürt Kongresinde küresel serbest piyasalara rağmen toplumsal mülkiyetçi ,özel mülkiyeti halk ekonomisi kabul eden,ortaya çıkan ürünü emeğin sayan hem de bir terör hareketi PKK'ya karşı inisyatifi ele geçirmeyi istiyor.
  
*
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş bu çabaya,"Erdoğan yine de Kürt Sorununu onlarla çözebileceğine inanıyorsa,görüşüp çözsünler.Barzanili çözümün Türkiye Kürtlerinde bir karşılığı yok.İsterlerse Kemal Burkay ile de müzakere etsinler"diyor... *
Lideri farkındalık,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluk gibi  erdemleri belirliyor.
Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın Barzani ve El Haşimi ile  görüşmesinde ne Kürt Sorunu çözümü ne de terörle mücadele esas gündemi oluşturmuyor.
Çünkü Kılıçdaroğlu,"gözünüz doysun" diyor- belki, göz doymayınca böyle oluyor... 19.4.2012 - kilicdaroglu partisinin grup toplantisinda konustu 111777 5


Toplumsal tutarlılık farkındalık,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık,dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluk gibi insanlık değerlerinin benimsenmesi ve yaşanmasıdır,değerleri benimsenen ve yaşananlar lider oluyor.
Kemal Kılıçdaroğlu,partisinin grup toplantısında,”Bunların bir yolsuzluk marşı var.Erdoğan,mikrofonu görünce dayanamaz;beraber yürüttük biz bu yollardan…Beraber yürüttüler,gözünüz doysun”diyor! 
İnanılır gibi değil! Farkındalığı,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık, dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluğu erdemleri üzerine atılı ithamla,
Başbakan Erdoğan bölgesel sorunlar,Kürtler ve terörle mücadele gündemini konuşmak üzere Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’yi ve Irak’tan sünni LiderTarık El Haşimi’yi ağırlıyor.


*
ABD emperyalizmi İran’ı nükleer teknolojiden vazgeçirmek için yürütülen BM ekonomik ve siyasi yaptırımlardan daha etkilisini,yaptırımların ancak bölge ülkeleri ve komşular işbirliğiyle etkili olacağı öngörüsüyle bölge ülkelerinin siyasi rejimlerine müdahalenin yolunu açmıştır.
Yasaklı islami sivil toplum örgütleri ülkeleri rejimlerini orduları,polis güçleri desteğiyle islami liberalizme dönüştürüyor sonra ekonomi,kalkınma ve teknoloji ihtiyaçları sorumluluklarıyla;Emperyalizm,islam üzerinde kontrol ve denetimini sağlıyor, demokratikleşmeyle standartların yükselmesi,ekonomilerin kalkınmasıyla küresel piyasaların gelişmesi hedeflenirken, demokratik hevesin İran’a yansıması -hiç değilse,İran’ın tecrit edilmesi planı işletiliyor…
Bir taraftan da İran’ın nükleer programı bahanesiyle Avrupa-Atlantik bölgesinde Avrupa’ya,Türkiye’ye,Körfez’de Arap ülkelerine, Kuzey Kore’nin olası füze saldırılarına karşı da Asya-Pasifik’te Füze Kalkanı Savunma Sistemleri konuşlandırıyor-bu suretle, yengecin kıskacları gibi bilhassa Rusya ve Çin topraklarına hapsediliyor,ABD emperyalizmi hem teknolojik bilgi ve sermayesinde alabildiğine tekelleşmenin hem de küresel kaynakların  egemeni kalmayı istiyor.
Başbakan Erdoğan’ın yönetiminde islami,liberal,kanun devletine dönüştürülmüş Türkiye bu proseste model ülkedir! 
Ne ki Rusya ve Çin’in farkındalığıyla Suriye’nin dönüştürülmesinde oluşan krizin nasıl çözüme ulaştırılacağı,İran’la diplomatik çözüm arayışları ve Füze Kalkanı Savunma Sistemlerinden hareketle stratejik silahlarda indirim yapan anlaşmanın akibeti ve azalan güvenin yeniden sağlanabilirliği,
Seul Nükleer Güvenlik Zirvesinde ABD Başkanı B.Obama ile Rusya Devlet Başkanı D.Medvedev’in  görüşmesinde,bir centilmen anlaşması olarak ABD’nin Kasım 2012 Başkanlık seçimi ardına bırakılmış bulunuyor.
İlk şart bütün tarafların oldukları gibi sadece siperlerinde kalmalarıdır-ki,ateş kes bu anlama geliyor…

*
O nedenle Başbakan Erdoğan’ın hem Mesud Barzani hem de Tarık el Haşimi’den bölgesel sorunlar,Kürtler ve terörle mücadelede siperlerinde kalmalarını isteyeceği anlaşılıyor.
Nitekim -işte,Suriye Ulusal Konseyi lideri Burhan Galyun,”Suriye Kürtlerinin tarih ile uyuşmayan görüşleri BAAS rejiminin ayrılıkçı,ırkçı politikaları sonucudur.Suriye Kürdistan’ı diye bir şey yok.Kürtler ülkenin her tarafında yaşıyor”diyor ve Kürtlerin federalizm taleplerini reddediyor.
Ya Suriye’deki PKK?Burhan Galyun PKK’nın Suriye’de rejiminin yanında olduğunu,Suriye Ulusal Konseyi kadar Kürt sorununu çözmede çıtayı yüksek tutan başka hiç bir devlet ya da partinin olmadığını söylüyor-bu suretle, Suriye Ulusal Konseyinin siperini sabitliyor…

*
Irak,Ortadoğu değişim sürecinde Sünni-Şii eksen oluşturulması mücadelesinde bölünmeye giden yolun başındadır.
Bir süre önce Başbakan El Maliki,”Türkiye,bazı siyasi şahsiyetleri ve blokları destekleyerek Irak’ın içişlerine karışıyor.Siyasi konularda kabul edilemez biçimde karışıyorlar” ithamından bulunuyor! 
Kendisininde İran’ın desteğiyle Şii ekseni güçlendirmek adına güvenlik ve istihbarat birimlerinin desteğiyle uyguladığı politikalara  önce  Mesud Barzani tepki veriyor.
Barzani merkezi hükümetin Kürt bölgesinin tartışmalı bölgeleri,Petrol Yasası ve Kerkük gibi giderek ağırlaşan sorunlarını çözeceğine-üstelik,Irak’ın toprak bütünlüğüne ve geleceğine de inancı bulunmuyor.
O nedenle ABD’de Başkan Obama’ya,Maliki’nin tüm gücü kendinde toplaması halinde Kürtlerin bağımsızlığını ilan etme sürecini başlatacağını söylüyor.
Toplumun her kesimini kapsayan insan haklarını ön planda tutan  demokratik bir Kürt Anayasası hazırlanacağı,bağımsızlık için sandığa gidileceği ve sandıktan büyük olasılıkla çıkan kararla Kürdistan’a bağlı Kerkük ve Musul’un Arap,Türkmen ve Kürtlerin eşit temsilinde federal bir yapıya kavuşturulacağını konuşuyor…

*
Rağmen -madem,tüm tarafların siperlerinde sabitlenmesi gerekiyor,Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani,kuzeyde bölgesel yönetimin bağımsızlığını ilan edip etmeyeceği konusuna açıklık getiriyor,”Bağımsızlığı istememek değil fakat birleşik bir Irak içersinde kalmamız daha iyi”diyor.
Anlaşılan Başbakan Erdoğan’ın Kürt lider Barzani’ye Kürdistan’ın bağımsızlığı ilan etmemesi ya da Bağdat hükümeti ile geçinmesi yönünde yönlendirmesinin pratiği kalmıyor!

*
Müslümanları mezhepleri çerçevesinde karşı karşıya getirmek faaliyetlerinin içinde, CIA ve İngiliz Askeri İstihbaratı yönetimde olduğuna inanılan kimi terör örgütlerinin  Şii ve Sünni Müslümanları çatıştırmak için Irak’ın çeşitli kentlerinde bazen Şii, bazen Sünni, hatta Şiilerle Sünnilerin yaşadıkları ortak yerleşim bölgelerine  bombalı terör saldırıları planlamakla suçlanan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi Başbakan Erdoğan’ın korumasında Türkiye’dedir.
Bu şartlar çerçevesinde Sünni Lider Tarık El Haşimi’nin bir kaosu ateşlemekten alıkonulacağı ve yalnızca siperinde kalmasının isteneceği anlaşılıyor.

*
Ya terörle mücadele?Başbakan Erdoğan içeride PKK ve KCK’ye yönelik kapsamlı bir askeri, siyasi, hukuki ve psikolojik savaş yürütürken,Barzani’den “Kürt örgütlerine zorunlu haller dışında silah kullanmama”çağrısı yapması ötesinde bir destek almıyor.
Bu görüşmenin  Barzani’nin desteğiyle Türk ordusunun Kuzey Irak’a girip PKK’yı bulunduğu mevzilerden atmasına neden olup-olmayacağını gelecek günler gösterecektir.  
Fakat islamcı-liberal “İslamın Birliği” vizyonunda  Başbakan Erdoğan’ın Barzani’den bir başka destek aradığı görülüyor;Erdoğan, Kürt birliğinin oluşturulmasını teminen bu yıl içinde yapılacak Ulusal Kürt Kongresinde küresel serbest piyasalara rağmen toplumsal mülkiyetçi ,özel mülkiyeti halk ekonomisi kabul eden,ortaya çıkan ürünü emeğin sayan hem de bir terör hareketi PKK’ya karşı inisyatifi ele geçirmeyi istiyor.
  
*
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş bu çabaya,”Erdoğan yine de Kürt Sorununu onlarla çözebileceğine inanıyorsa,görüşüp çözsünler.Barzanili çözümün Türkiye Kürtlerinde bir karşılığı yok.İsterlerse Kemal Burkay ile de müzakere etsinler”diyor…

*
Lideri farkındalık,duyarlılık,bilinçlilik,yararlılık,açık görüşlülük,üreticilik,çalışkanlık dürüstlük,dostluk,yardımseverlik ve doğruluk gibi  erdemleri belirliyor.
Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın Barzani ve El Haşimi ile  görüşmesinde ne Kürt Sorunu çözümü ne de terörle mücadele esas gündemi oluşturmuyor.
Çünkü Kılıçdaroğlu,”gözünüz doysun” diyor- belki, göz doymayınca böyle oluyor…

19.4.2012
Exit mobile version