24 Nisan 2004 referandumunda her iki taraftan da “EVET” oyları çıkmış olsaydı şimdiye kadar neler gerçekleşmiş olurdu… devam-2/3
- 85 bin Kıbrıslı Rum, Kıbrıs Rum Devletine iade edilmiş topraklardaki evlerine dönerken 45 bin Rum da Kıbrıs Türk Devleti topraklarındaki mülklerine dönmüş olacaktı.
- Planda Türkiyeli göçmenler için tespit edilen 45 bin sayısı tamamlanamadığından tüm Türkiye’den gelen göçmenler adada kalmış olacaktı.
- Rumlara iade edilen ve Rumların yerleştiği topraklardan sökülüp atılan Kıbrıslı Türkler tekrardan 4. kez göçmen olduklarından kendileri için yapılmış prefabrik evlere yerleşmiş olacaklardı.
- Birleşik Federal Kıbrıs Cumhuriyeti Rumlardan miras kalan başarısız ekonomik koşullar nedeni ile ekonomik sarsıntı geçiriyor olacaktı.
- Rumların 104 Milyar Dolarlık Toplam Dış Borcu’nun bir kısmı Türklerin sırtına yüklenmiş olacaktı. (Bu maddeyi bir okurum hatırlattı)
- Kötü ekonomik koşullar nedeni ile işten atılanların ve iflas eden işletmelerin ilk sırasında hep Kıbrıslı Türkler olacaktı.
- Kıbrıslı Türkler arasında işsizlik ve göç büyük boyutlara ulaşmış olacaktı.
- “Birleşik Federal Kıbrıs Cumhuriyeti” yöneticileri, Türkiye’den adaya gelecek olan ziyaretçilerden, Türkiye’nin tüm ısrarlarına rağmen Shengen vizesi istemeyi uygun gördüklerinden, vize alamayan Türk vatandaşları adaya artık giremeyeceklerdi.
- Geçmiş 8 yıl içinde adada konuşlanmış Türk askerinin tamamı Türkiye’ye dönmüş olacaktı. Plandaki koşullara göre sadece 650 Türk askeri kalmış ve en küçük bir birim bile kışladan dışarı çıkmak için 15 gün evvelinden izin istemek zorunda olacaktı.
- Gayrimenkul sahibi Kıbrıslı Rumlar evlerini ya da KKTC toprakları üzerinde yerleştikleri köy veya kasabalarındaki başka bir evi geriye almış olacaklardı.
- Kıbrıslı Rumlar en son 2009 yılında Kıbrıs Türk kesimindeki topraklarının da üçte birini, yani iade edilen 450 bin dönüme ilaveten 350 bin dönüm toprağı daha tümden geri almış olacaklardı.
- Rumlara toplam olarak 800 bin dönüm toprak iade edilmiş olacaktı.
- Kıbrıs Türk kesiminde kalan 600 bin dönüm Rum toprağı için, her mal sahibi Rum geri alamadığı malı için tazminata hak kazanmış olacaktı. (Büyük bir olasılıkla da günün sonunda bunu araziyi kullanan Kıbrıslı Türkler ödemeye mecbur kalacaktı)
- Karpaz bölgesindeki dört köye, Kıbrıslı Rumlar, hiçbir kısıtlama olmadan yerleşmiş ve geniş siyasi özerkliğe sahip olmuş olacaklardı. (Özerk Otonom bölge haline geleceklerdi)
- Bölgede petrol ve doğalgaz olması nedeni ile “Özerk Otonom Rum Bölgesi” kitabına uydurup, Avrupalı dostlarının da yardımı ile “Münhasır Ekonomik Bölge”sini ilan etmiş ve Türkiye’nin Münhasır Ekonomik Bölgesinin bir kısmına daha el koymuş olacaktı.
- Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında turizm sektöründe olduğu gibi bütün sahalarda işbirliği olanakları başlamış ve Kıbrıs Türk devletinin ekonomik yapısı güçlü Kıbrıs Rum devletinin baskıları altında çöküş noktasına gelmiş olacaktı.
- Adanın askersizleştirilmesi programı uyarınca, RMMO ve GKK lav edilmiş olacaktı ama Rumlar yasal kılıfına uydurarak başka bir isim altında tekrar silahlanmış olacaklardı.
- 4. kez göçmen durumuna düşmüş olan Türkler, güneydeki mallarının istimlak edilmiş veya harabe haline gelmiş olması nedeni ile geri dönemediklerinden, topraksız, iş yersiz ve yaşamaya mahkum edildikleri prefabrik konutlar nedeni ile kuzeye gelen Rumlarla sürtüşmeye başlamış olacaklardı.
- Rumlar tarafından 1974’e geri dönük olarak Rum evleri içinde oturan tüm Türklere davalar açılmış olduğundan iki toplum arasında büyük bir gerginlik başlamış olacaktı.
Devam edecek…. 3/3
Ata ATUN
ata.atun@atun.com
Twitter: @ataatun
14 Mart 2011
Bir yanıt yazın