Kıbrıs Türk, Kıbrıs Rum, AB ve BM’deki gelişmeleri yakından takip eden ve öngörüleri doğru çıkan Köşe yazarı Ata Atun’un 5 Mart 2012 Pazartesi günü yayınlanan “Mülkiyet Paketi Masada” adlı köşe yazısında bahsettiği “Mülkiyet Paketinin taraflara verildiği” öngörüsü Rum basınında yer alan haberlere göre doğru çıktı.
Ata Atun söz konusu yazısında 27 Şubat-4 Mart haftası içindeki gelişmeleri ve yaşananları dikkate alarak bir öngörü de bulunmuş ve yazısında;
“Bu haftaki sessizlik ve Özel Danışman Downer’ın ortadan kaybolması pek hayra alamet değil. Fırtınadan önceki sessizliğe benziyor bu kayboluş.
Bence Downer adayı terk etmeden önce taraflara mülkiyet ile ilgili bir paket verdi ve gitti.
Yanında hediyesi bir de sopa var.
Konuşmak yok, açıklama yapmak yok.”
Diyerek Türk ve Rum Liderlere “Mülkiyet” ile ilgili bir paketin verilmiş olması gerektiğini iddia etmişti.
Rum Basınında çıkan “BM’NİN TARAFLARA VERDİĞİ GÖRÜŞLER RUM BASININDA” başlıklı haber, Ata Atun’un bu öngörüsünü doğrulamaktadır.
Yazısında devamla;
“Rumlar 1974 öncesi mülk sahibinin “mülkün sahibi ve geleceği konusunda tek yetkili olması”nda ısrar ederken, Türk tarafı “Rumların Kuzeye geri gelmesine gerek yok. Kuzeyde bırakılan taşınmazını takas edelim veya da tazminat verelim, kendisi Güney de kalsın” demekte özetle.
Bu nedenle de tarafların çözüm düşünceleri arasında dağlar kadar fark var.
Konu ne “Çapraz Oylama”ya benziyor ne de “Vatandaşlık” konusuna.
Orta yolu bulmak olanaksız olduğundan geriye bir tek yöntem kalıyor;
2004’ün Annan Planına benzer, BM mülkiyet uzmanlarınca hazırlanmış bir “Mülkiyet Paketi”nin masaya konması ve ufak tefek rötuşlarla bu paketin taraflarca aynen kabul edilmesinin sağlanması. Gerek siyasi baskılarla, gerek tehditle, gerekse de sopayla. Hangisi daha geçerli ise.”
cümleleri ile algılamasını açıklayan Ata Atun’u, 12 Mart Pazartesi günü Rum basınında çıkan aşağıdaki haber doğrulamaktadır ;
“BM’nin mülkiyet ve yönetim başlıklarında çalıştığı iki öneri veya fikir demeti yaklaşık iki haftadır Derviş Eroğlu ve Dimitris Hristofyas’ın elinde bulunuyor. Bu BM’nin, iki taraf arasındaki bahse konu başlıklarda gözlemlenen uçurumun üzerine köprü kurmaya yönelik son çabasıdır. Bu çaba, Aleksander Downer’ın Kıbrıs sorununda çok taraflı konferans çağrılıp çağrılamayacağına ilişkin değerlendirme raporundan hemen önce tamamlanacak.”
Ata ATUN
Bir yanıt yazın