MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve eski MİT yöneticilerine dokunulmazlık zırhı sağlamak için yasa teklifi veren AK Parti, şimdi de bu olayla yeniden gündeme gelen özel yetkili savcıların yetkilerine dokunmaya hazırlanıyor.
Sadece yargı tasarrufu değil
– Geçmişte yapılmış bir düzenleme bugün devletin işleyişi bakımından ya da bir takım hukuk devleti uygulamaları bakımından sakıncalı sonuçlar doğuruyorsa bunun düzeltilmesinden daha doğal bir durum olamaz. Nihayetinde bizim yaptığımız bu düzenlemeler ilahi kanunlar değildir, insan tasarrufudur. Özel yetkili savcıların yetki alanlarından tutun da başka alanlara kadar bir paket içinde değerlendirilir.
– KCK ile MİT Müsteşarı’nın herhangi bir şekilde ilişkilendirilmesinin hiçbir akli ve hukuki izahı yoktur. Tablo, Türkiye’de zaaf yaratmak isteyenlerin işine gelen bir tablodur. Bugün ortaya çıkan manzaranın Rusya, İsrail, Suriye, İran, Irak ve ABD’de, oraların istihbarat çevrelerinde nasıl değerlendirildiğini herkes düşünsün ve şu sonucu unutmasın. Bugün bu manzaradan memnun olanlar, Türkiye’nin bölgesinde ve küresel düzeyde iddia sahibi olmasını istemeyenlerdir. Burada, onların menfaati vardır ama Türkiye’nin yoktur. Olaya sadece yargı tasarrufu olarak bakılmamalıdır.
Cirit atamayanlara yarıyor
– Hakan Bey’in yaptığı çalışmalar neticesinde, MİT’in başına geldikten sonra gösterdiği performansla dünyada belli merkezler tarafından hedef tahtasına konulduğu sır değil. Bu noktadan hedef noktasına koyanlar, Türkiye’de eskisi gibi cirit atamayanlar şimdi bu tablodan yararlanmaya çalışıyorlar. Türkiye’de bir siyasi irade, hükümet boşluğu kesinlikle sözkonusu değildir. Yargının tasarrufu sonucu çıkmış bir kriz vardır, bu krizin yönetilmesi konusunda ise Meclis’se Meclis, başka mekanizmalarsa başka mekanizmalar gerekli düzenlemeler yapılacaktır.