TÜRKİYE SAHİPSİZ Mİ

Derin Amerikalı küresel toparlanması için giderek ekonomik etki gücünü kaybeden ABD ve Avrupa’ya ihtiyaç olduğundan hareketle,”Nükleer Milliyetçi” İran’ın odağında bulunduğu Orta Doğu ve Güney Kafkasya’da kayıplarını tazmin etmenin savaşımını veriyor.

Bu savaşımda bir yanında CIA, öte yanında MOSSAD ilişikli cemaatçi  yeni derin devleti,AKP iktidarı ve yeniCHP muhalefeti,hiçbiri

çağdaş kurmay olmayı becerememiş generalleriyle yeniOrdusuyla yeniTürkiye kör,sağır ve dilsizdir -fakat,sağlam bir müttefik edasında ABD ve Batı’ya en önemli desteği veriyor!

*

Fransa parlamentosu sözde Ermeni soykırımını inkâr edenlere hapis cezası ile ilgili yasa teklifini bugün görüşecektir.

Irak’ta ABD’nin çekilme sürecinin tamamlanmasından 2 gün sonra  koalisyonun mevcut yapısını değiştirmek üzere bilinçli bir senaryo işletilirken,

Kürdistan Demokrat Partisi Dış İlişkiler Sorumlusu Ahmed Kana,bağımsız bir devlet ilanı için çalışmaların başlatıldığını açıklıyor.

Polis Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisine(KCK/TM) yönelik 7 ilde operasyonlarla  çok sayıda gazeteci ve BDP yöneticisini gözaltına alırken,

KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan,”Biz Türkiye’ye göbekten bağlı bir halk değiliz.AKP zihniyeti karşısında farklı alternatiflere yönelmek zorundayız ve önümüzdeki süreç açısından bunu tartışıyoruz”diyor!

*

Elbette Ermeni soykırımını inkâr edenlere hapis cezası ile ilgili yasa teklifi, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin 22 Nisan-6 Mayıs 2012’de gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Paris,Marsilya,Lyon gibi Fransız kentlerinde yaşayan Ermeni oylarına olan  ihtiyacı  nedeniyle önemlidir.

Rağmen Rusya’nın boru hatları üzerinde rekabetinde Ortadoğu’da,Güney Kafkasya,Hazar ve Orta Asya’da nufuz oluşturabildiği taktirde yeniden süper güç olmak  stratejisi karşısında  giderek ekonomik etki güçlerini kaybeden ABD ve AB’nin küresel toparlanmasını teminen Fransa’nın da en önemli beklentilerinden birini Azeri gazı ve petrolünün işletiminden alacağı pay belirliyor.

Fransız petrol şirketi TOTAL’in geçen ay Hazar’ın Azerbaycan’a ait bölümünde bulduğu zengin gaz yataklarının işletilmesi müzakereleri sürerken ve  Fransa’nın doğalgaz boru hatlarında rekabetin kızıştığı şu dönemde  Avrupa Komisyonu gibi Nabucco projesini desteklemesi  Ermeni soykırımını inkâr edenlere hapis cezası ile ilgili yasa teklifinin gerçek nedenini oluşturuyor!

*

Rusya Batı Sibirya gaz kaynağından Baltık Denizi dibinden Almanya’ya çektiği Kuzey Akım boru hattıyla Almanya,Hollanda, Fransa,Belçika,İngiltere,Danimarka gaz ihtiyacının dörtte birini karşılıyor.

Rusya’nın Avrupa’ya Karadeniz altından dört ayrı boru hattıyla gaz sevkedecek diğer projesi  Güney Akım boru hattının kara kesimlerinde montaj ve işletimine yönelik ortak işletmelerin kurulmasını teminen transit ülkelerin şirketleriyle anlaşmalar imzalanmış ve iş ticari boyuta çevrilmiştir.

Japonya depremi ve tsunami felaketinde Fukuşima Nükleer Santralinde oluşan sızıntı ve etkisi, Avrupa’nın  nükleer enerjiye dair tutumunu gözden geçirmesine  neden olurken -nitekim,Almanya nükleer enerjiden vazgeçmek ve enerji açığını Rusya’dan gaz ithal ederek  artırmak düşüncesini geliştirerek, Güney Akım projesine de destek veriyor.

Ne ki ABD Güney Akım projesinin realize olması durumunda müttefiği Avrupa’nın artan enerji ihtiyacını-üstelik,Almanya’nın  da katılmasıyla Rusya’yı güçlendireceği,giderek AB ve NATO’yu da zayıflatacağı ve küresel liderliğini kaybedeceği endişesindedir.

O nedenle  AB uluslararası transit proje statüsü vermeye yanaşmıyor,Türkiye Karadeniz dibine boru döşenmesine  izin vermiyor ve-işte,Fransa vasıtasıyla  Güney Akım projesine karşı duruluyor,yerine  kaynağı ABD ve AB’ye uzak ve sorunlu Türkmenistan ve İran’dan ve deniz midir,göl müdür durumuyla  statüsü belirli olmayan  Hazar’dan  kaynaklanan belirsizlikleriyle Nabucco Projesi ileri sürülüyor.

*

Nabucco’dan Türkiye-Bulgaristan-Romanya-Macaristan,Avusturya güzergahından basılacak yılda 31 milyar metreküp gazın Azerbaycan yılda sadece 10 milyar metreküpünü sağlamayı öngörüyor.

Üstelik  Azerbaycan Nabucco Projesinin 10-20 milyar Euro’luk maliyetine karşın Hazar havzasındaki doğalgazını  5 milyar Euro maliyetle Türkiye-Yunanistan-İtalya güzergahından ulaştırmayı amaçlayan  ITGI boru hattı projesine yakındır -hem Batı’ya hem Rusya’ya göz kırpıyor!

*

Bu noktada Fransa’nın Güney Kafkasya’da Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki en önemli Dağlık Karabağ sorununun çözümünde Avrupa Güvenlik Ve İşbirliği Teşkilatı(AGİT) bünyesinde kurulan Minsk Grubunun eşbaşkanlığı devreye giriyor.

Fransa’da yaşayan ve Fransız toplumuyla entegrasyon sağlamayı başaran ve 1915 olayları için Türkiye’ye yönelik kesin algısı bulunan yaklaşık 600 bin Ermeni ve Ermenistan Devlet Başkanı Sarkisyan’ın,”Türk liderler er ya da geç Erivan’daki soykırım anıtı önünde diz çökecekler”ifadesi ardında “Büyük Ağrı İdeali”nde Ermeniler;Ermeni soykırımını inkâr edenlere hapis cezası ile ilgili yasa teklifiyle cesaretlendiriliyor.

Kurban Türkiye üzerinden Ermenilere verilen cesaret Dağlık Karabağ sorunu çözümünde boru hatlarında ayağını denk atmasını teminen Azerbaycan’a göz dağı  anlamına geliyor;Güney Kafkasya  istikrarsızlığa sevkediliyor! Ülkeler istikrarsızlıkla yapılarına,sorunlarını aşma kapasitelerine bağlı olarak ekonomik değişkenleriyle sosyo-politik değişkenlerinin etkileşmesi oranında büyüyor -bu suretle, Azerbaycan’ın ABD ve AB’nin tuzağına yakalanması hedefleniyor.

*

O esnada Türkiye, ABD’nin çekilmesinin hemen ardından İran’ın Irak’ı bırakma niyetinde olmadığı göstermesine neden olan vahim bir hatada  öne çıkıyor!

Bir süre önce Irak Başbakanı Nuri El Maliki,”Türkiye, bazı siyasi şahsiyetleri ve blokları destekleyerek Irak’ın içişlerine karışıyor. Siyasi konularda kabul edilemez biçimde karışıyorlar”ifadesine rağmen,Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi’nin korumalarının terör eylemlerine karıştığı,bu adamların Türkiye’de eğitildikleri iddia ediliyor.

Haşimi krizi üzerine Şii Nuri El Maliki’ni  Yardımcısı Sünni Salih El Mutlak hakkında güvensizlik oyu çağrısıyla Irak’ta siyasal kriz patlıyor..

Türkiye’nin sadece Libya’da,Mısır’da,Suriye’de rejimleri  düşürmek, yerine Sünni İslami  rejimler kurmayı teminen muhalifleri eğittiğine dair şöhretinden sonra-şimdi,Irak’ta da İran Şii eksenine karşı Sünni eksen kurulması faaliyetlerinde olduğu anlaşılıyor.

*

Yeni dengelerin kurulduğu bölgede,Kürt Bölge Yönetimi lideri Mesud Barzani,Irak’ta yaşanan siyasi kriz konusunda Tarık Haşimi etrafında gelişen olaylardan kaygısını belirterek,Irak yönetimine katılım bağlamında ciddi tehlike yaşandığını belirtiyor.

Kürdistan Demokrat Partisi Dış İlişkiler Sorumlusu Ahmed Kana,bağımsız bir devlet ilanı için çalışmaların başlatıldığını açıklıyor.

*

KCK Yürütme Kurulu Başkanı Murat Karayılan aynı paralelden devamla,”AKP ve Cemaat’in Kürt siyasetine karşı zihniyeti  bizi de farklı alternatiflere yönelmek zorunda bırakıyor ve biz önümüzdeki süreç açısından bunu tartışmaktayız. Biz Türkiye’ye göbekten bağlı bir halk değiliz. Eğer Türkiye, bütün çabalarımıza rağmen özgür kimliğimizle ortak-bir arada yaşamamızı kabul etmiyorsa, o zaman biz farklı seçeneklere yönelmek zorundayız”diyor…

*

ABD ve Avrupa,”Nükleer Milliyetçi İran”ın odak teşkil ettiği Orta Doğu ve Güney Kafkasya’da kayıplarını tazmin etmenin  yeni nesil savaşımını veriyor.

Rusya boru hatları üzerinde rekabetinde Ortadoğu’da,Güney Kafkasya,Hazar ve Orta Asya’da nufuz oluşturabildiği taktirde yeniden süper güç olmak  stratejisinde mukabele ediyor.

Cumhurbaşkanı Gül’ün Basın Danışmanı Ahmet Sever,”Sarkozy cesaret edemediği için Gül’ün telefonlarına çıkmıyor”diyor.

YeniCHP’de Kemal Kılıçdaroğlu,Türkiye’yi BM önüne çıkaracak  Dersim38 Soykırımı icadı peşindedir.

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan Türkiye’ye karşı bir kıskançlık durumunun olduğunu belirterek Sarkozy’ye,”Kıskanma ne olur çalış senin de olur!”çağrısında bulunuyor,

TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner,”Tamamen seçim kaygısıyla gündeme gelen bir konu”,

TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu,”Şimdi benim geçmişimde, benim inancımda, benim kültürümde, yaratılanı severim Yaratan’dan ötürü anlayışı olan bir millet soykırım yapabilir mi?”diye soruyor!

Mustafa Kemal,”Kuvvetli bir ordu denildiği zaman anlaşılması lazım gelen anlam; her kişisi, özellikle subayı, komutanı; medeniyetin ve tekniğin gereklerini kavramış ve ona göre iş ve hareketlerini uygulayan yüksek ahlakta bir topluluktur”ifadesini ise-Vallahi,bu generaller anlamıyor!