‘Neonazi cinayetleri soruşturmasının takipçiyisiz’

AKP milletvekili Çağatay Kılıç, Almanya’nın cinayetlerin soruşturmasında ‘sonuna kadar gideceğinden’ umutlu olduklarını söyledi. Kılıç,Türk toplumuna içe kapanmamaları, toplumsal yaşamda daha aktif olmaları çağrısı yaptı

Davutoğlu’nun temaslarına eşlik eden Çağatay Kılıç, aynı zamanda TBMM’de Türkiye- Almanya Dostluk Grubu Başkanı.
Davutoğlu’nun temaslarına eşlik eden Çağatay Kılıç, aynı zamanda TBMM’de Türkiye- Almanya Dostluk Grubu Başkanı.

Adalet ve Kalkınma Partisi’nde Almanya’yı en iyi tanıyan isimlerden, Almanya’da doğup büyümüş olan milletvekili Çağatay Kılıç, geçtiğimiz hafta 5 gün boyunca Hamburg, Berlin, Frankfurt, Münih, Köln ve Bonn kentlerinde incelemelerde bulundu.

Aşırı sağcı teröre kurban gidenlerin aileleriyle bir araya gelen Kılıç, Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığındaki heyetle Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, ayrıca içişleri ve dışişleri bakanlarıyla görüştü.

Türkiye-Almanya Dostluk Grubu Başkanı olan Kılıç, temaslarının sonuçlarını DW Türkçe’ye değerlendirirken, cinayetlerin aydınlatılacağı konusunda umutlu olduklarını anlattı:

“400’e yakın polis memuru, istihbarat görevlisi, bu konu ile ilgili olarak harekete geçirilmiş durumda. Bu tabii ciddi bir rakam. Önemli olan şu. Olaylar açığa çıktıktan sonra- bir tesadüf eseri dahi olsa ki bu üzücüdür- Alman makamlarının bunu ciddiye alıp, daha önce yaşanmış olayların aksine, sadece söylemde değil eylemde de bu işin sonunu getirecekleri yönünde biz bir intiba edindik.”

“Almanya’nın Susurluk skandalı”

Almanya’da 2000-2006 döneminde işlenen 8 Türk ve 1 Yunan vatandaşının öldüğü cinayetler yıllar boyunca karanlıkta kalmıştı. Cinayetlerin yıllar sonra, esrarengiz bir dizi olay sonrasında açığa çıkması ve Neonazi bir terör hücresine ulaşılması büyük şaşkınlık yaratmıştı. Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Susurluk skandalına” benzettiği olay hakkında Milletvekili Çağatay Kılıç, şunları söylüyor:

“Bakanımızın işaret ettiği şey, Alman emniyet sistemi içerisindeki memurların gösterdiği basiretsizlik. Şu anda basiretsizlik diyorum, çünkü daha fazlası ispatlanmış olmadığı için daha ileri gitmek istemiyorum. Ama bakanımızın bir ifadesi oldu… Bu Almanya’nın Susurluk’udur, diye. Bu düşünceden yola çıkarak, Alman emniyet teşkilatı içinde bununla muhatap olmuş olan görevlilerin, istihbarat olsun, polis olsun, asker var mı bilmiyorum, o açıdan olsun, göstermiş oldukları tutum düşündürücü. Çünkü en acı şey, bu cinayetlerin Türkler tarafından kendi aralarında işlenmiş olacağını düşünüyorlar. Fakat buradaki bu olayı Almanlar içerisindeki azınlık olan birtakım ırkçılar tarafından işlenmiş olabileceği akıllara gelmiyor. Bu açıdan incelenmiyor ya da incelenmek istenmiyor.”

“Tüm Alman toplumuna mal edilmemeli”

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, temasları sırasında, Almanya’da yaşananların “bir zihniyet sorununa” işaret ettiğini söylemişti. Milletvekili Çağatay Kılıç, bu sözlere açıklık getirirken, cinayetlerin tüm Alman toplumuna mal edilmemesi gerektiğini söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bakanımız hiçbir şekilde bir genelleme yapmadı. Almanları bir grup olarak asla suçlamadı. Hatta tam aksine buradaki Türk vatandaşlarımıza, Türk kökenli olan Alman vatandaşlarımıza, Alman dostlarıyla, komşularıyla çok yakın ilişkiler içerisinde olmayı, hatta dostlukları daha da geliştirmeyi önerdi. Ve istedi bunu. Bunu gerçekten de samimi duygularla istedi. Ben de istiyorum. Çünkü insanlar toplumda arkadaşlarıyla, dostlarıyla birlikte oldu mu, çok daha rahat yaşarlar. Daha iyi anlaşılırlar. Ve onlar da bizi daha iyi hissederler.”

Türkiye’nin Almanya’dan beklentileri

Neonazi cinayetleri, Almanya-Türkiye ilişkilerinde bir numaralı gündem maddesi haline gelirken, Türkiye’den Almanya’ya üst düzey ziyaretler gelecek günlerde de devam edecek. Türkiye- Almanya Dostluk Grubu Başkanı Çağatay Kılıç, Türk tarafının atacağı adımları ve Almanya’dan beklentilerini şöyle özetledi:

“Bu Alman devletinin bir iç sorunudur. Bunu üstüne basarak söylüyorum. Alman devletinin kendisi ile ilgili bir muhasebesidir. Bunu kendileri halletmeleri gerekiyor. Biz buna herhangi bir şekilde müdahil olamayız, iç sistemleri açısından. Ancak vatandaşlarımızın hukukunu, vatandaşlarımızın buradaki refahını sağlamak, temin etmek ve onlara yardımcı olmak tabii ki bizim görevimizdir, biz bunları yapacağız.”

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Ayhan Şimşek / Köln

Editör. Hülya Köylü

ile‘Neonazi cinayetleri soruşturmasının takipçiyisiz’ | Almanya | Deutsche Welle | 10.12.2011.


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir