Almanya’da aşırı sağcıların 10 kişiyi öldürdüğünün ortaya çıkması üzerine radikal oluşumlara karşı alınacak önlemler tartışılıyor. Bu çerçevede Neonaziler’le ilgili verilerin tek merkezde toplanacağı açıklandı.
Almanya’da 2000 – 2006 yılları arasında 8’i Türk biri Yunan 9 yabancı ile 2007 yılında bir kadın polis memurunun öldürülmesinden “Nasyonal Sosyalist Yeraltı” (NSU) adlı aşırı sağcı bir terör hücresinin sorumlu olduğunun ortaya çıkmasının ardından ülkede aşırı sağcıların daha sıkı denetlenmesi için çalışmalar başlatıldı.
Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) üyesi Almanya İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, Süddeutsche Zeitung gazetesine yaptığı açıklamada, şiddet eğilimli aşırı sağcılar ve aşırı sağ kaynaklı şiddet eylemleri ile ilgili verilerin tek bir merkezde toplanacağını söyledi.
Bakan Friedrich açıklamasında, aşırı İslamcı militanlarla ilgili bilgilerin toplanmasında olduğu gibi, federal ve eyaletler bazında Anayasayı Koruma Teşkilatı ile Emniyet Teşkilatı’ndaki tüm verilerin oluşturulacak merkezde bir araya getirileceğini kaydetti. Almanya’yı sarsan aşırı sağcı terör hücresinin üyeleri Beate Z. ile Uwe B. ve Uwe M.Almanya’yı sarsan aşırı sağcı terör hücresinin üyeleri Beate Z. ile Uwe B. ve Uwe M.
Açıklamaya tepkiler geldi
Ancak Bakan Friedrich’in açıklamasına muhalefetten tepki geldi. Yeşiller Meclis Grup Başkanı Renate Künast, Alman ZDF kanalına verdiği demeçte, yapılan açıklamanın kendisini “dehşete düşürdüğünü” belirterek “Şimdi mi aklına geliyor?” dedi.
Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Joachim Herrmann ise partisinin girişimini savunarak güvenlik makamları arasındaki iletişimin yoğunlaştırılması gerektiğini savundu.
Koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti üyesi Federal Adalet Bakanı Sabine Leutheusser-Schnarrenberger de eleştirel bir yaklaşım sergiledi. SWR kanalına konuşan bakan “Bunda yeni olan ne?” şeklinde konuştu. Bakan, şiddete başvuran solcu, sağcı ve İslamcılar hakkındaki mevcut verilerin gözden geçirilmesini ve Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın güvenlik yapısının kontrol edilmesini talep etti.
İçişleri Bakanı Friedrich bu konuda hükümet cephesinden ilk kez bir tepkiyle karşılaşmıyor. Friedrich, Hrıstiyan Demokrat Birlik (CDU) kongresinde kabul edilen kararlara ters düşerek Nasyonal Demokrat Parti’nin (NPD) yasaklanması girişimi konusunda da frene basmıştı. Bakan, “yasaklardan çok insanları demokrasiye yakınlaştırmanın daha iyi bir yol olduğuna” inandığını belirterek tutumuna açıklık getirmişti.
Ancak Mitteldeutsche Zeitung gazetesinin yer alan habere göre, Bakan Friedrich daha sonra partisinin genel başkanı Horst Seehofer ve genel sekreteri Alexander Dobrindt tarafından bu tutumunu değiştirmeye ikna edildi.
Hükümet partileri çok sesli
Koalisyon ortakları Hrıstiyan Demokrat Birlik (CDU), Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) ve Hür Demokrat Parti’ye (FDP) üye siyasetçiler, aşırı sağcılara karşı alınacak önlemler konusunda farklı yaklaşımlar sergiliyor. Bunlardan biri de anayasal düzene muhalif örgütlerin içine sızan, örgütlerin üye ve yöneticileriyle iletişim kuran “bağlantı adamları”.
Nasyonal Demokrat Parti’nin kapatılması için açılan ilk dava “bağlantı adamları” nedeniyle sonuçsuz kalmıştı. Gerekçe ise bu kişilerin aşırı sağcı yapılanma içinde kök salmaları nedeniyle şüphe uyandırıcı bilgi kaynakları olmasıydı.
Adalet Bakanı Leutheusser-Schnarrenberger, “çoğu aynı dünyadan gelen ve yasal anlamda belirsiz bir bölgede çalışan bu kişilerin hukuk devleti düşüncesine rahatsız edici bir biçimde aykırı olduğunu” görüşünü savunuyor.
Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Herrmann da “büyük bir özen göstererek” bağlantı adamlarında ısrarcı olmak gerektiğini kaydetti. “Bu tarz insanlara ihtiyacımız var ve bu, tüm aşırıcılık yanlısı kesimler için geçerli” vurgusu yapan Hermann özellikle İslamcılara gönderme yaptı.
Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Uwe Schünemann ise aşırı sağcılar arasında bilgi sağlayan kişiler için bir “kalite yönetimine” ihtiyaç olduğunu savundu. Hrıstiyan Birlik partilerinin Meclis Grup Başkanı Volker Kauder de bağlantı adamlarının Jena’daki aşırı sağcı hücrenin suçlarının aydınlatılmasında açıkça hiçbir şey yapmadığını hatırlatarak “söz konusu aracın gözden geçirilmesi gerektiğini” belirtti.
© Deutsche Welle Türkçe
Heiner Kiesel / Çeviri: Ercan Coşkun
Editör: Hülya Köylü
ileBerlin, Neonaziler için düğmeye bastı | Almanya | Deutsche Welle | 16.11.2011.
Yazıları posta kutunda oku