Almanya Başbakanı Angela Merkel, terör örgütü PKK ile mücadelede Türkiye’nin yanında olduklarını vurguladı.
“Almanya ve Göç: 50. Yılında Almanya’daki Türkler Sempozyumu”nun açılışında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra söz alan Merkel, “Sizin ülkenizin kaderi bizi de yakından ilgilendiriyor. Onun için her zaman söylediğimiz bir konunun altını birkez daha çizmek istiyorum: Biz, terörizmle mücadele konusunda, PKK terörüne karşı, hiçbir kuşkuya ve acabaya yer bırakmaksızın, büyük bir kararlılıkla yanınızdayız” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE İLE YAPILAN İŞ GÜCÜ ANLAŞMASI BÜYÜK DEĞİŞİMLERİ BERABERİNDE GETİRDİ”
1961 yılında Türkiye ile yapılan iş gücü anlaşmasının Almanya’da “son derece büyük değişimleri beraberinde getirdiğini” söyleyen Merkel, “1961 yılının bir anına dönelim. Soğuk savaş günleriydi, Almanya bölünmüştü ve Nato ve Varşova Paktı arasındaki çatışmanın merkezindeydik, Berlin duvarı yeni yapılmıştı. Mesela benim gibi bir insan kesilmiş ve koparılmıştı. O zaman sosyal piyasa ekonomisi başarılıydı ve iktisadı mucizeyle neredeyse tam istihdam sağlandı. Herkes ellerini ovuşturarak insan aramaya başladı. Yunanistan, İtalya ile anlaşma yapıldı. Türkiye anlaşmayı önerdiği zaman kabul etti” dedi. 1961 ile 1973 yılları arasında Almanya’ya 1 milyon yabancı işçinin geldiğini aktaran Merkel, “Bu dönemden başlayarak büyük bir Türk toplmu oluşmaya başladı. O zamanlar yolculuklar trenle yapılıyordu. O zamanlar konuk işçi olarak adlandırılan insanları kabul ettiğimizde birkez daha şunu fark ettim, o zamanlar bu tren yolculuğunu yapmak çok önemliymiş. Pazar günü garlara gidip boş raylara bakarlarmış, Türkler hep evlerine dönecekleri günü beklerlermiş. Çünkü o zaman Almanya’yı sevmezlermiş. Ama artık bugün insanlar kendilerini evlerinde hissediyorlar” diye konuştu.
“TÜRKLER ALMANYA’YA DAMGALARINI VURDULAR”
Merkel, “Çünkü bu insanlar Almanya’ya damgalarını vurdular, kararlılık ve cesaret gerektiren bir adım attılar. Alıştıkları çevreyi terk ederek, ailelerinden, dostlarından ayrılarak ve uzun bir yol kat ederek başka bir ülke, başka bir kültüre gelerek cesur adımlar attılar” dedi. Artık herkesin kendi bireysel hikayesini anlatabildiğini kaydeden Merkel, “Hala bugün bu öyküleri biraz daha dikkatle dinlemekle akıllılık etmiş olacağız. Hiç kolay değil tabi, o zaman göçmen işçi olarak, konuk işçi olarak adlandırılan insanlar, her yerde çalıştılar ve biraz önce söylediğim gibi vatanlarına özlemleri çok büyüktü. Ancak hakikatın bir parçasıda şu idi; Birçok Alman dışarıdan gelen işçilere çok uzak durdular. O zamanki Almanlar yabancı kütürlere uzak durdular” ifadelerini kullandı.
“MESUT ÖZİL’İN GOLLERİNE SİZLER KADAR SEVİNİYORUZ”
Türkler’le öncelikli olarak işçi sendikaları ve çeşitli örgütler vasıtasıyla temas kurulduğunu kaydeden Merkel, “Bu insanların, Almanya’ya geçici olarak gelmediği bilincinin oluşması için uzun süre geçmesi gerekti. Bugün bu göçmenler nüfusun yüzde 20′sini oluşturuyor. Bunların 3 milyonu Türkiye kökenli. Onun için Almanya’ya entegrasyon anahtar vazfe görüyor. Ve biz de buna uygun hareket ediyoruz. Entegrasyon kursları için 1 milyar avrodan fazla para harcadık” dedi. Merkel, “Bizim çabalarımızın merkezinde önemli bir husus var. Bu konuda Sayın Erdoğan ile görüş birliği içindeyiz: Almancayı öğrenmek başarılı bir entegrasyon için önemli. Eğitim de başarılı bir mesleki ve toplumsal katılımın öncüsü olur. İşverenler, gazeteciler, oyuncular, sporcular ve tabi millet vekilleri ve bakanlar, işte sizler hepimiz bugün birer örnek olabilirsiniz ve zaten örneksiniz. Siz ülkemizde nelerin mümkün olduğunu gösteriyorsunuz, siz Almanya’ya ait ve zannediyorum ayrıca söylemeye gerek yok ki, Mesut Özil’in gollerine sizler kadar seviniyoruz.
“ENTEGRASYON ÜLKENİN GELECEĞİ KONUSUNDA BELİRLEYİCİ”
Bugün başarılı entegrasyonun birçok olumlu örneklerini gördüklerini kaydeden Merkel, “Buna rağmen şunu söylüyorum: Bunlar henüz yeterli değil. Bazı sorunlar da var. Bunları görmezden gelmememiz lazım. Yoksa bu sorunları yaşayan insanların güvenini kaybederiz. Ama herşeyden önce eğitimde sorunlar var. Genç göçmenlerin eğitim düzeyi on yıllar içinde düzeldi ama hala memnuniyet verici düzeyde değil. Okullar ve diplomalar Almanya’da başarılı olmanın ön koşuludur. Bu bütün insanlar için geçerlidir. Ancak özelikle göçmen ailelerin çocuklarının özellikle desteklenmesi ve kendilerine fırsatlar sunulması lazım. Onların ihtiyaçlarına uygun imkanlar sunulması lazım. Tabi eğitim aile ortamında başlar, eğitim başlangıçtan itibaren önemlidir. Okul öncesi eğitim de Almanca’nın öğrenilmesinde çok önemlidir” dedi.
Merkel konuşmasının devamında şunları söyledi: “Entegrasyonun Almanya’dane ölçüde başarılı olduğu konusu benim kanaatimce bütün ülkenin geleceği için belirleyicidir. Nihayet anlamamız gereken birşey var ki, bu kondua yeterli değiliz, çok kültürlülük Almanya için bir zenginliktir. Ülkemizde birlikte yaşamayı ve ülkelerimiz arasındaki iyi ilişkileri bundan sonra da devam ettirelim ve geliştirelim. Ben Federal Almanya’nın Federal Şansölyesi olarak diyorum ki, kuşaklar boyunca ülkemizde yaşayan insanların hepsi, ki biraz önce öğrencilerle bir araya geldiğimizi söylemiştim, Sevgili Tayyip Erdoğan, hepiniz şunu biliniz ki, ben aynı zamanda bu insanların da Federal Şansölyesiyim, bu federal hükümet, aynı zamanda sizlerin de federal hükümeti. Bu ülkedeki bütün insanlar gibi sizlerin de aynı ölçüde mutlu olmanızı istiyorum.”
İHA
Yazıları posta kutunda oku