GÜÇLÜ TÜRKİYE
Hüseyin MÜMTAZ
Arınç 22 Ekim günü şöyle söyledi;
“Şu an Genelkurmay
Başkanımız ve bütün kuvvet komutanlarımız evlerine dönmedi. Eşleriyle aynı
sofrada yemek yemeden bu harekâtın başındalar. Kendilerini siper etmiş
durumdalar yurtiçi ve yurtdışı bağlantılarıyla terörü ininde vuruyorlar”.
İsmet
Yılmaz da beş gün sonra 27 Ekim günü bir soru üzerine; “Kazan Vadisi’ndeki operasyonun sona ermesinin ardından bölgedeki
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve komutanların döndüğünü” söyledi.
Bu
“eve dönme”, “eşleriyle aynı sofrada yemek yeme” meselesinin neden bu kadar
büyütüldüğünü anlamadım.
Fakat
yine de göstermiş oldukları bu büyük fedakârlığı ben de takdir ediyor,
çektikleri beş günlük mahrumiyete mânen destek, ortak olduğumu belirtmek istiyorum.
Demek
Kosova Güvenlik Güçleri Bakanı Agim Çeku iyi ki Türkiye’ye gelmiş.. Çünkü onu
kabulünün ardından bir gazeteci, Yılmaz’a soru sormamış olsaydı biz “Kazan
vadisi operasyonu”nun sona erdiğini katiyen öğrenemeyecektik.
Arınç
yukarıya bir cümlesini aldığımız 22 Ekim tarihli açıklamasında “Şu anda askerimiz yurtiçinde bütün
noktalarda, yurtdışında da yani sınır dışında da aldığı bütün yetkiyi, çok iyi
bir şekilde kullanarak, artık bu örgütü bölünme, parçalanma ve yok olma
noktasına doğru son vuruşu yapmak için bütün gayretleriyle çalışıyorlar” da demişti.
Zaten
“ilgili kurum” da 20 Ekim tarihli basın açıklamasında;
“Meydana gelen bu olaylar üzerine hain
eylemi gerçekleştiren terör örgütü üyelerini bularak etkisiz hale getirmek
maksadıyla yurt içinde ve sınır ötesinde (Irak kuzeyinde) toplam beş ayrı
bölgede komando, Jandarma Özel Harekât (JÖH) ve Özel Kuvvetlerden oluşan toplam
22 tabur ile geniş kapsamlı hava destekli kara operasyonlarının icrasına
başlanmıştır” demişti.
Bu
iki açıklamadan harekâtın “sınır dışı/ötesi”ne de uzandığını kabul etmek
durumundayız.
Çünkü ordumuzun gücüne,
GÜÇLÜ ORDUMUZA inanıyorum.
Gerçi
Yılmaz’ın Kazan vadisi ile ilgili söylediklerinde “sınır ötesi”nin de sona erip
ermediği konusunda bir açıklık yok ama madem “komutanlar döndü”ler, iki sorunun
cevabını merak ediyorum..
1.”Chuwall”
ile ilgili herhangi bir gelişme oldu mu?
2.
Irak’ta hiç Türkmen’e rastladınız mı?
Çünkü
“komutanların döndüğü” 27 Ekim günü Kerkük’ü ziyaret eden Barzani “Kerkük’ün güvenliği bizden sorulur”
dedi.
Mesut Barzani, “ABD’nin Irak’tan çekilmesi sonrasında
Kerkük’ün güvenliğini merkezi hükümetle birlikte sağlayacaklarını” söyledi.
Kürt bölgesi olarak Irak’ın bir parçası olduklarını belirterek, “Amerikan güçlerinin Irak’tan
çekilmesi çok önemlidir. Çekilme işleminden sonra Kerkük’te güvenlik konusunda
sıkıntı yaşanmaması için merkezi hükümetle yürüteceğimiz çalışmayla güvenlik
güçlerimizin imkânlarını Kerkük’ün güvenliği için tahsis edeceğiz. Terörün
Kerkük’ü kendisi için açık alana dönüştürmesine müsaade etmeyeceğiz”
dedi.
Barzani
bu açıklamayı yapmamış olsaydı 2’inci soruyu hiç sormayacaktım.
Biz
Amerika gelene kadar Kerkük’ün, en az 1200 yıldır bir Türk şehri olduğunu
biliyorduk..
“Cumhuriyet”imizin
88’inci yıldönümünü “Övünerek, Çalışarak ve Güvenerek” bütün kalbimle ve büyük
coşkuyla kutluyorum. 29 Ekim 2011
57’NCİ ALAY HER YERDE
HEPİMİZ 57’İNCİ ALAY’IN NEFERLERİYİZ
Bir yanıt yazın