Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kızılcahamam’da yapılan AK Parti istişare toplantısının basına kapalı yapıldığını belirterek, kapalı bir salonda yapılan konuşmaların mahrem olduğunu ve orada konuşulanların dışarıdan birileri tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı ile Makedonya Bilimler ve Sanatlar Akademisi tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Atatürk Kongresi’ne katılmak üzere özel uçak “GAP” ile Makedonya’ya gitti.
Arınç, hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilere yaptığı açıklamada, ziyaretinin ilk amacının kongreye katılmak olduğunu bildirdi.
Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumundan sorumlu olduğunu anımsatan Arınç, her dört yılda bir Uluslararası Atatürk Kongresi’nin yapıldığını söyledi.
Bu yıl Makedonya Cumhurbaşkanı Gjorge İvanov’un himayesinde Başkent
Üsküp’te kongrenin yapılacağını dile getiren Arınç, Atatürk Araştırma Merkezinin
bu konudan sorumlu olduğunu, Makedonya Bilimler Akademisi ile de ortaklaşa
düzenlendiğini belirtti.
Konferansa 300’e yakın bilimadamı ve tarihçinin katılacağını, kongrenin
açılış konuşmalarının Cumhurbaşkanı İvanov ile kendisinin yapacağının ifade eden
Arınç, aynı gün Cumhurbaşkanı İvanov ve Devlet Bakanı Hadi Nezir ile ikili bir
görüşme gerçekleştireceğini de kaydetti.
Arınç, Üsküp ve Ohri’de yaşayan Türk toplumu ve sivil toplum kuruluşları
ile de biraraya geleceğini belirtti, oradaki kültür ve tarih varlıklarını da
görme imkanına sahip olacaklarını anlattı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da 20 gün kadar önce Makedonya’ya resmi
bir ziyarette bulunduğunu anımsatan Arınç, bu ziyaretin çok başarılı geçtiğini
bildiğini, Ramazan ayında da orada yapılan etkinliklere Milli Eğitim Bakanı Ömer
Dinçer ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun katıldığını söyledi.
Makedonya ile Türkiye arasında geçmişten bu yana tarihi ve kültürel
ilişkilerin olduğuna işaret eden Arınç, Ulu Önder Atatürk’ün onuruna düzenlenen
Atatürk Kongresi ile de bu ilişkilerin daha da pekişmiş olacağını umduğunu ifade
etti.
Arınç, kendisi ile TBMM Makedonya Dostluk Grubu Başkanı, Bursa
Milletvekili Önder Matlı, Makedonya ile ilgili sivil toplum kuruluşları
temsilcileri ve danışmanlarının da Makedonya’ya gideceğini söyledi.
-“Mahrem konuşmalar”-
Arınç, bir gazetecinin AK Parti’nin Kızılcahamam’da düzenlediği istişare
toplantısında “Başbakan Erdoğan ile ABD Başkanı Obama arasında İsrail ile İran
konusunda görüş ayrılığı olduğuna” ilişkin haberlerin olduğunu anımsatması
üzerine, “Önce böyle bir haber doğru mudur ona bakmak lazım” dedi.
Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bildiğiniz gibi sayın Başbakanımız (Kızılcahamam’daki) açılışta basına
açık bir toplantı yapmıştı. Konuşmalarını söylemişlerdi, ifade etmişlerdi.
Bugünkü toplantının kapanış konuşması da yine basına açık oldu. Bu arada
Dışişleri Bakanımızın, İçişleri Bakanımızın, Başbakan Yardımcımızın, anayasa
çalışmaları ile ilgili olarak Sayın Ömer Çelik arkadaşımızın ve ekonomi ile
ilgili bazı arkadaşlarımızın sunumları olmuştu. Bunlar kapalı toplantılarda
gerçekleştirildi.
Kapalı toplantıda ifade edilen sözlerin dışarı aksetmesinde bir gerçeklik
olabilir mi? Onu siz takdir edeceksiniz. Bir kapalı salonda yapılan konuşmalar
mahrem konuşmalardır. Dolayısıyla böyle bir ifadenin geçip geçmediğini hiç
kimsenin bilmesi mümkün değil. Daha sonra sanıyorum Sayın Dışişleri Bakanımızın
ve Sayın Başbakanımızın da bu konu ile ilgili bir açıklamaları olmuştur, ben de
onları tekrarlıyorum.”
-“Topu gole çevirebilir”-
Bülent Arınç, bir gazetecinin, Kızılcahamam’da AK Parti Grup Başkanvekili
Nurettin Canikli’nin milletvekillerine “Genel Kurul’da laf atma teknikleri diye
bir ders verdiğini” hatırlatması ve eski TBMM Başkanı olarak nasıl
değerlendirdiğinin sorulması üzerine şunları söyledi:
“Sanıyorum 3-4 yıl önce, Meclis Başkanlığından ayrıldıktan sonra
yaptığımız bir Kızılcahamam toplantısının ardından milletvekili arkadaşlarımıza
içtüzük ve içtüzüğün uygulamaları konusunda iki saatlik bir konuşma yapmıştım.
Örneklerle açıklamıştım. Sayın Canikli de Grup Başkanvekili olarak, ben o
toplantıyı takip ettim, sadece içtüzük uygulamalarını ve milletvekillerimizin söz
almada, söz kesmede, soru önergesi vermekte ve diğer yasama çalışmalarına
katılımda nasıl davranmaları gerektiğini gayet güzel ve ilgiyle izlenen bir üslup
içinde arkadaşımız anlattılar.
Laf atma her parlamentoda olur. Söz sırasında birisi konuşurken onun
dikkatini dağıtmak amacıyla, bazen desteklemek amacıyla bazen insicamını bozmak
amacıyla hem kendi partisinden milletvekillerinin onu destekler mahiyette hem de
rakip partilerin milletvekilleri tarafından da konuşma insicamını bozmak hatta
dikkatleri başka noktaya çekmek için bu tür söz atmalar, laf atmalar olabilir
bunların hepsi doğaldır. İşin tabiatında vardır, geçmişte bunun çok hoş örnekleri
de vardır. Önemli olan milletvekilinin bu laf atmalar karşısında nasıl
davranacağıdır. Eğer çok iyi bir davranışta bulunursa adeta ayağına gelen topu
gole çevirebilir, ama bazen acemice davranırsa konuşma insicamı kaybolur, ne
diyeceğini unutur dikkatler dağılır ve başarısız bir konuşma yapar, kendi yerine
oturur. Sayın Canikli, söz atmaların, laf atmaların tabii üslubun nasıl olması
gerektiği konusunda bazı örnekler verdi. Zaten parlamentomuzda bunları yapan 8-10
arkadaşımız var, onlar adeta kadrolu laf atma uzmanı olarak çalışıyorlar. Bir
kısmı çok zarif oluyor, bir kısmı maalesef çok kaba ve yaralayıcı oluyor. Sadece
parlamentoda yaşanan bir olayı örneklerle Sayın Canikli açıklamış oldular.”
AA
Bir yanıt yazın