Yunanistan’da düzenlenen 8. Türk-Yunan Turizm Forumu nedeniyle Atina’yı ziyaret eden Günay, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye ile Yunanistan’ın turizm konusunda işbirliği yapması durumunda Ege Denizi’nin dünyanın en çok ziyaret edilmek istenilen bir destinasyonu haline geleceğini belirtti.Ege bölgesinin, “insanlığın ayak izlerinin bulunduğu” tarihi açıdan son derece önemli bir bölge olduğunu ifade eden Günay, “Bu yüzden birbirimize gidip gelmeyi kolaylaştırmalıyız, vize kolaylıkları sağlamalıyız. Bunu Yunan tarafından bekliyoruz” dedi.
Günay, gazetecilerin, Türkiye’nin, zor durumda bulunan Yunanistan’a bu konuda yardımcı olup olmayacağına ilişkin bir soru üzerine, “Turizm konusunda üzerimize ne düşerse özel bir karşılık beklemeksizin yerine getirmeye hazırız. Ege’yi uzak pazarlara birlikte pazarlayabiliriz. Dünyanın en uzak yerlerinden gelenler İstanbul ile Atina’yı, İzmir’i, Selanik’i aynı tur içinde görebilsinler. Böyle bir işbirliği her iki ülkeye de çok ciddi artılar getirecektir” dedi.
Bakan Günay, daha sonra da Forum’un açılışında yatığı konuşmada, turizmin, dünyada barışı geliştirmeye en fazla katkı sağlayan bir sektör olduğunu belirterek, Türkiye ile Yunanistan’ın bu alandaki işbirliğini geliştirmelerinin iki ülkeye sağlayacağı büyük kazançların yanı sıra, Türk ve Yunan halkları arasındaki yakınlaşmaya da büyük katkısı olacağını söyledi.
Türkiye ve Yunanistan;ın turizm dünyasında bilinen iki ülke olduğunu ve iki ülkenin bu konuda işbirliği yapmasıyla çok daha güçlü duruma gelebileceklerini belirten Günay, “Milli pazarlarda rakip gibiyiz. Birbirimize pazar konumundayız, ama yan yana durduğumuz zaman da, çok güçlü hale gelebilecek ortak durumundayız. Bu son özelliğimiz çok önemli. Yan yana durduğumuz zaman dünyanın en büyük destinasyonlarından birini yaratma şansımız var. Küresel gerçekler bizleri işbirliği yapmaya zorluyor. Ortak çalışma yapıldığında daha fazla kazanma şansımız var” dedi.
Günay, Türkiye ve Yunanistan’ın birlikte, doğal güzelliklerinin yanı sıra, öne çıkarabilecekleri başka güzelliklere de sahip olduklarını belirterek, bu konuda Türkiye’yi örnek gösterdi.
Türkiye’de son yıllarda büyük gelişme kaydeden turizmin, eski bazı anlayışlara farklılık getirilmesinden kaynaklandığını belirten Günay şöyle dedi:”Türkiye’de turizm yaparken Avrupa değerlerine de önem göstermeye çalışıyoruz. Çevreye duyarlı turizm yapmaya çalışıyoruz. Çok kültürlülüğü önemsiyoruz, inançların özgürlüğünü ve insanların kendisini ifade etmesini önemsiyoruz. Gelenler artık sadece güneş ve kum için gelmiyorlar. Arkeolojiyi, tarihi inanç merkezlerini görmek için de geliyorlar. İnananlar dua etsinler, insanlar savaş çığlıkları atmasınlar, birbirlerine düşmanca şeyler söylemesinler dua etsinler. Hangi dinden dua ederlerse etsinler. Biz, bu şekilde yeni bir anlayış sergiliyoruz. Bu tavrımız turizme olduğu kadar insanlar arasındaki barışa da hizmet ediyor. Türkiye ile Yunanistan bu konuda da birbirlerini destekleyecek birçok eylemde buluşabilir.”
Bakan Günay, Türkiye ile Yunanistan’ın Çin gibi uzak pazarlara yönelik bazı ortak çalışmalarda bulunduğunu ve bunların daha da geliştirilip sürdürülmesi gerektiğini ancak, böyle bir şeyin gerçekleşebilmesi için daha sık periyotlarda bir araya gelmeleri gerektiğini söyledi. Günay şunları kaydetti:
“Bu ortak toplantılar bu kadar uzun aralıklarla yapılmamalı. Daha sık bir araya gelmemiz lazım. Son toplantımızı 2006 yılında Antalya’da yapmışız. Bence en geç iki yılda bir mutlaka bir araya gelmemiz lazım. Belki de her yıl. Bu kadar yakınız biz. İzmir’den 35 dakikada Atina’ya gelinebiliyor.
Niye daha sık bir araya gelmiyoruz ki. Bunu bir karara bağlayalım ve her yıl bir defa mutlaka aksatmadan bir araya gelelim. Yunanistan ve Türkiye birlikte çalışması durumunda, Ege denizinin dünyanın en tanınmış, en çok bilinen en önemli ve en çok ziyaret edilen destinasyonu olacağına içtenlikle inanıyorum. Ege denizinin çevresindeki tarih ve güzellikler bizleri böyle bir hayali gerçek kılmaya zorluyor. Ege’nin güzelliklerini dünyanın hiç bir yerinde bulmamız mümkün değil.”
Yunanistan Turizm Bakanı Pavlos Gerulanos da konuşmasında, Günay’ın, iki ülkenin turizm konusunda daha sık bir araya gelmeleri konusundaki teklifini memnunlukla kabul ettiğini belirterek, bunun mümkün olmakla birlikte aynı zamanda bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
Türkiye ile Yunanistan arasında turizm konusunda işbirliğinin geliştirilmesinin piyasalarda değişikliklere yol açıp yeni ortak veriler kazandırarak, ekonomilere olumlu etkisi olacağını ifade eden Gerulanos, “Değişikliklerin yeni beklentiler oluşturarak zenginlik getireceği kesin. Bizler bunu en yüksek düzeye çıkararak, sonuç verici ve adil bir şekilde paylaştırmak durumundayız” dedi.
Gerulanos, turizmin öteden beri barışa katkı sağladığını ve insanların birbirini daha iyi tanımalarına yardımcı olduğunu belirtti ve “Ancak, bundan sonra eski rakipleri müttefik yapmak daha da büyük katkı sağlayacaktır. Birlikte daha çok şey başarabiliriz” diye konuştu.Konuşmasında Yunanistan’a girişlerde Türk vatandaşlarına uygulanan vize konusuna değinen Gerulanos, Yunanistan’ın, Schengen vizesinin kolaylaştırılması için tüm gücüyle çalışmaya devam edeceğini söyledi.
Gerulanos, Schengen anlaşmasının Avrupa vatandaşlarının serbestçe dolaşmalarını sağlayacak bir vizyon olarak ortaya çıktığını ancak, geçen süreç içinde amacından saparak, insanları dışlama mevzuatına dönüştüğünü söyledi. Gerulanos şöyle konuştu:
“Schengen anlaşması, her Avrupa vatandaşına, birbirlerine saygılı olmayı bilen ülkelerden oluşan bir bölgede serbestçe dolaşma olanağı tanıyabilecek büyük bir vizyondur, ya da öyleydi. Bir hürriyet ve serbestçe dolaşma sembolüydü. Ancak, süreci içinde Schengen’in vizyonu, Avrupa’nın gözlerini yere indirerek, geleceğe iyimserlikle bakmayı bırakmasının ardından şekil değiştirdi ve zamanla insanların serbestçe dolaşmalarını yükseklere çıkaran anlaşma, yasadışı göçü engellemeye çalışırken, yavaş yavaş bir dışlama mevzuatı haline geldi. Shengen yasadışı göçü engellemek için hiç bir işe yaramıyor. Shengen asıl amacı yerine, daha çok Avrupalıların sözde birşeyler yaptıkları konusundaki kuruntularına hizmet ediyor.”
Yunanistan’ın Schengen vizesinin kolaylaştırılması için tüm gücüyle çalışmayı sürdüreceğini belirten Gerulanos, “Çünkü Avrupa’nın dostları için olduğu kadar, ekonomilerimiz için de doğru olan budur. Türkiye bu konuda bizi müttefik olarak yanında göreceğini bilmelidir. Türk ve Yunan turizmi olarak birlikte yapacağımız çabalarla, vize konusunun vazgeçirici bir unsur olmaması için tüm sınırları zorlayacağız” diye konuştu.
8. Türk-Yunan Turizm Forumu çerçevesinde ayrıca, yarın da Türkiye-Yunanistan 3. Dönem Karma Turizm Komitesi toplantısı gerçekleştirilecek.
Türkiye ve Yunanistan’dan turizm sektörü temsilcilerinin katılacağı toplantıda, iki ülkenin tur operatörleri ve seyahat acentaları arasında işbirliği, Türk vatandaşlarına vize kolaylığı sağlanması, üçüncü ülkelere yönelik ortak projeler düzenlenmesi ve Türkiye ile Yunanistan’daki taşınmaz kültürel mirasların korunmasına yönelik işbirliği olanakları görüşülecek. (Hurriyet.com.tr)
Bir yanıt yazın