Ban Ki-mun, ekonomist Fatih Birol’u, kurduğu enerji komisyonuna davet etti.
PARİS (A.A)
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Merkezi Paris’te bulunan Uluslararası Enerji Ajansı başekonomisti Fatih Birol’u, BM’nin 2012’yi “enerji yılı” ilan etmesi dolayısıyla kurduğu yüksek seviyeli enerji komisyonuna davet etti.
BM için, dünyanın gelecekteki enerji politikaları konusunda eylem planı hazırlayacak uluslararası komisyonda, Fatih Birol ile birlikte Bill Gates ve Mihail Gorbaçov gibi ünlü isimler bulunuyor.
Fatih Birol, gelecek hafta New York’ta BM Genel Kurulu çerçevesinde pazartesi günü toplanacak komisyonda ilk sunumu da yapmak üzere Ban Ki-mun tarafından görevlendirildi.
Fatih Birol, New York’a hareketinden önce Paris’te AA muhabirinin dünya ve Türkiye’deki enerji sorunu ve geleceğine ilişkin sorularını yanıtladı.
NÜKLEER ENERJİ VAZGEÇİLMEZ
Dünyada ve özellikle Afrika kıtası başta olmak üzere az gelişmiş ülkelerdeki enerji sıkıntısının yarattığı tahribata dikkat çeken Birol, “Afrika’da 1,4 milyar kişinin elektriksiz yaşadığını” söyledi
Enerji kaynaklarına sahip olamamanın, az gelişmiş ülkelerin en temel ihtiyaçlardan başlayarak, ekonomik kalkınmalarına kadar bir çok alanda gelişmelerine büyük darbe vurduğuna işaret eden Birol, “Bugün Afrika’da 800 milyon kişinin tükettiği elektrik miktarını, New York’taki sadece 17 milyon kişi tüketiyor”dedi.
“Az gelişmiş ülkelerin enerji sorununun kendi başına çözülecek boyutta olmadığını” ifade eden Birol, nükleer enerjinin Türkiye ve dünya için vazgeçilmez bir kaynak olduğunu söyledi.
Dünyada petrol fiyatlarının artması, kömür, petrol, doğalgaz gibi kaynakların tükenebilir kaynaklar olması ve yine ülkelerin bunlara ihraç eden ülkelere bağımlılığı gibi sorunlara dikkat çeken Birol, alternatif enerji kaynakları içinde “nükleer enerjinin vazgeçilmez bir seçenek olarak ortaya çıktığı” yorumunu yaptı.
“TÜRK EKONOMİSİ GELİŞİYOR, ENERJİ İHTİYACI ARTIYOR”
Türkiye ekonomisinin geliştiği ve bu gelişimin içinde doğal olarak enerji talebinin de giderek arttığına dikkati çeken Birol, “Türkiye’nin ekonomisi büyürken, enerji açısından dışarıya bağımlı olmasının, ekonomik büyümesine de olumsuz etki yaracağı” uyarısında bulundu.
Birol, “Türkiye’nin bölgesel ekonomik güç ve jeopolitik alandaki yerini sağlamlaştırabilmesi için nükleer tercihi iyi yapılmış enerji yatırımlarını geciktirmemesi gerektiğini” söyledi.
Fatih Birol, enerji bağımlılığını düşürmenin dışında, çevre kirliliğinin azaltılması açısından da nükleer enerjinin vazgeçilmez bir kaynak olduğunu ifade etti.
“Türkiye’nin ekonomik alanda artık şampiyonlar liginde yarıştığını” ifade eden Birol, “kalkınmanın ve büyümenin sürdürülebilir olması açısından, enerjiye bağlı maliyetlerin düşürülerek, cari açığın azaltılması açısından da nükleer enerji yatırımlarının önemli olduğunu” vurguladı.
Birol bu konuda şunları söyledi: “Türkiye rakamlar açısından ekonomisi şampiyonlar liginde, ama bunun sürdürülebilir olması önemli. Burada en önemli sorun olarak cari açık gözüküyor. Cari açık sorununu çözebilmek için petrol fiyatlarının getirdiği yükün azaltılması önemli. İthal petrol fiyatlarının yüksek olması Türkiye bütçesine yük getiriyor. Dünya ekonomisi düzlüğe çıktığında, petrol fiyatlarının artması mümkün. Bu bakımdan, Türkiye’de enerji ve ekonomi sektörünü yönetenlerin petrol ithalatını nasıl düşürebiliriz diye bunu düşünmeleri gerekir. İkinci önemli bir sorun da, Türkiye ciddi oranda doğalgaz ithal ediyor. Doğalgaz fiyatları da, petrol fiyatlarına bağlı olarak artıyor, ikisi birden Türkiye bütçesine kambur yaratıyor. Bu bakımdan nükleer ve yenilenebilir enerji yapılan yatırımları artırmak, petrol ve doğal gaz bağımlılığını azaltacak.”
AA’ya yaptığı açıklamada, nükleer enerji sanayi seçimine değinen Birol, bu tercihte gerek maliyet, gerek seçilen ortağın jeopolitik çıkarlara uygun bir ülke olmasının da önemine değindi.
Japonya’daki nükleer kaza sonrası nükleer enerji santrallerinin güvenliğiyle ilgi tartışmaların hatırlatılması üzere Birol, bu konudaki tartışmalara rağmen, bu alanda yatırım yapan Hindistan, Çin gibi ülkelerin hiç
birisinin yatırımlarını askıya almadığını hatırlattı.
“TÜRKİYE LİBYA’YI İHMAL ETMESİN”
Libya’daki enerji yatırımlarıyla ilgili bir soru üzerine Birol, bu ülkenin iç savaş çıkmadan önce günde 1,6 milyon varil petrol üretimine sahip olduğunu hatırlatarak, iki veya üç yıl içinde Libya’nın üretimde tekrar bu seviyeyi bulmasının beklendiğini söyledi.
Birol, “Türkiye’nin, güvenilir ortaklarla bu ülkede petrol sanayi yatırımlarında önemli rol oynamasının mutlaka çıkarına olduğunu” vurguladı.
Türkiye’nin Irak’ta bu fırsatı istediği kadar değerlendiremediğini ifade eden Birol, Libya’daki petrol sanayi yatırımlarına Türkiye’nin gereken önemi vermesi çağrısında bulundu.
Birol, bu konuda şunları söyledi: “Yeni yapılacak anlaşmalarla, petrol ve doğal gaz alanında atak bir politika izleyip Libya’nın enerji politikalarının gelişmesinde Libya’nın enerji sanayisinin gelişmesinde önemli rol oynamamız gerektiğini düşünüyorum. Irak’taki gelişmelerde, savaş bittikten sonra enerji açısından Türkiye’nin aldığı tutum doğruydu, ama Türkiye, Irak’ta gerektiği ve hak ettiği kadar önemli rol oynayamadı ve bu benim içimde ukde kaldı. Umarım, Libya’da aynı tutum izlenmez. Libya’nın petrol doğalgaz ve elektrik sektörünün gelişmesinde Türkiye önemli rol oynayabilir. Bu hem Türkiye, hem Libya için bu çok olumlu olur.”
Bir yanıt yazın