Hür olmak ve kalmak önemli bir fıtrat ve erdemdir insan için…Aslında doğada genetik olan bir çok unsur insan olmanın erdem sınavında iradi bir seçenek olarak bırakılmıştır insanlığa ve toplumlara…

Alıntı

”Köpekler kuş uçurmaz olunca çiftlikten,Kurt çelebi tazıya dönmüş açlıktan,bir deri bir kemik dolaşırken dağlarda:Bir çomar görmüş ama ne çomar:Kerli,ferli,yağlı besili ,parlak tüylü.Saldırıp lokma lokma edecekken,kan gövdeyi götürecekken; bakmış ki kelleyi pahalıya verecek köpek,aşağıdan almış , pohpohlamış.Ne yapsın bitkin ve yorgundur kurt…

-İyi ense yapmışsın maaşallah demiş.

 

-sizin de elinizde bayım demiş,benim gibi beslenmek:Bırakın şu ormanları,beni dinleyin;yaşamak değil bu sizinki.

Hep böyle sefil,perişan,serseri;açlıktan ölmek hepimizin kaderi:Nedir bu canım?Ne rahat uyku ne lokma ,

Her şeyiniz can pahasına!Gelin benimle de dünya varmış!deyin…

 

Kurt sormuş:Orada ne işim olacak benim?

 

Hiç demiş çomar,işten değil:Eve yaklaşan fakir fukaraya saldırmak;efendine hoş görünmek,hepsi bu kadar .Buna karşılık yağlı gündelik:Bütün artıklar senin:Tavuk kemiği mi istersin,Güvercin ,bıldırcın kemiği mi istersin!Üstelik sırtın okşanır sabah akşam.

 

Kurdun ağzı kulaklarına varmış;gözleri dolmuş sevinçten:ancak köğeğin boynunda bir iz görmüş çepeçevre…Bu da nesi demiş?

 

-Hiç demiş köpek…

-Hiç ama ne?

-Değmez söylemeye ,neninize gerek?

-Söyleyin canım merak ettim.

-Tasmanın yeri olacak;hani bağlıyorlar ya arada bir.

-Ne bağlıyorlar mı?demiş kurt;öyleyse her istediğiniz yere gitmek yok!

-Her zaman yok,ama ne çıkar bundan?

-Ne mi çıkar? Ne çıkarsa bundan çıkar!

Sizin olsun eti de kemiği de,”özgür olmadan dünyaları verseler yokum bu işte.Böyle demiş kurt çelebi,der demez de çekip gitmiş.Gidiş o gidiş….

(La Fontaine öyküsü)”

 

 

 

Hayvanlar erdem ve dürtüleriyle yaratılır,bu donanımlarla yaşamları varolur.İnsanların milletlerin de yaşamında öğündüğü ve olmazsa olmaz öğeleri vardır.İçinde bu erdem cümleleri olmadan; yaşayamaz bir çok millet ve insan.Bu erdem ve nicelik değerleriyle varolur ve en önemlisi; alemde kendini bu sıfatlarla gerçekleştirir.

 

”Kurtuluş” Türk tarihinde çok önemli bir kelime…Asıl kökeni de kurt oluştan gelmekte.Sağ kalmak,merhaleyi atlatmak,özgür kalmak anlamlandırırken eylemi:anlamı ise varoluşu niteler:Özgür ve bağımsız kalmak,bu şekilde onurunu kazanmak…

 

16 büyük devlet kurmuş çağ açıp kapatan devlerin ülkesinde sayısız  Kurtuluş hikayesi vardır:Hunlarda,Göktürk’lerden  Türkiye Cumhuriyeti’ne değin…Teoman’dan,Kürşad’a; Oğuz Kağan’dan Ata’ya dek yazılan destanlar anlamlandırır kelimeyi…Kimseye bağlı kalmamak :Kendi kaderini özgürce yazmak…

 

Kendi kaderi dahil ulusların kaderini belirleyen bu Millet hüküm verenden hüküm olana çevrildi:11 kasım 1938’den beri…İlk önce ikili anlaşmalar ile hükmü bağıtlanan Türk Ulusu,geçen 73 yılda özgürlüğünü gün geçtikçe kaybetti.Alışamadık,direniyoruz derken dönüştürüldü:hep aynı oyun içinde ağzına verilen kemik misali;din ile,siyaset ile,sahte düşmanlar ile sahte dostlar ile aldatıldı…Güne hükmedenken, günü idare eden insana çevrildi:Büyük ideallerden,mide ve şahsi ikbal oyunlarında ;tasmasız esir oldu:tasmaya darbelerde farkına varsa da….;çabucak  soldu: Kurduğu yurdu ve onuru…

 

Bir taşla 2 kuş isteyen iliştirilmiş liderler önceliğinde ,egemen toplumdan kul toplumuna geçişte;Neo(yeni) Osmanlı Projelerine şaşmamak lazım:Millet olmak yerine cemaati;özgür olmak yerine kula  kul olmayı belirleyen, beyin yönlendirme mekanizmalarının farkına varamayan ve bu  süreci ;halk iradesi sayan ,devşirme sözde devlet adamları sayesinde…

 

Halk yoksullaşıp gerilerken; servetleri artan ve dış güçlere hizmet etmeyi marifet satan bir oligarşi (zümre)sınıfı bunu belirlediği sürece,özgür kalamaz hiç kimse!:Ne Millet ne bir birey böylece…Özgürlük en büyük erdemken uluların ülkesinde…Unutuldu mu bu sözcük bu cümle?

 

Kurt’u kendi yurdunda köpekler çoğunlukta sanal yalanlamasında;azınlık hale  getirme oyunudur bu!Devir değişti ,sen yanlış biliyorsun;yaşamak için köpek gibi olmalısın diyaloğu!:Türkiye’nin Büyük orta doğu projesinde üstlendiği görevler var!Türkiye bu projede eşbaşkanlığı var!Neden görev ?kemik için mi bu ödev?Kemik kimin ?Sahibin kim?

 

Balık avlarken de yem gerekir ;balık için olta ucundaki ,iğne boğazına saplanana kadar güzel bir yemektir.Ötesi gelecek değil sona erimdir…

 

Sadece Kölelerin amire ihtiyacı vardır demiş dostoyevski;Büyük orta doğu içinde kimler küçülecek bul bulmacayı kazan seviyeyi…

 

Asırlardan beri hür yaşayan esir olabilir mi ve ya kalabilir mi?Tarih Ulusların tarlasıdır ;Her ulus bu tarlaya ne ekmişse onu biçer diyenler bilir ki;hürriyet eken esaret biçmemeli;gerçeğini bilmeli!

 

Jean -Jacques Rousseau  mülkiyet ve mülk sahiplerine duyulan aşırı saygı bu dünyada bir çok kötülüğün ve çirkinliğin kaynağıdır diyor.Aslında kötülüğün kaynağı sebebe değil,sonuca saygı duymaktan geliyor ve toplumsal erdem de onunla birlikte gidiyor…

 

Sermayenin saygı duyulabilmesi için saygı duyulan yoldan ve fırsat eşitliği içinde elde edilmesi  gerekirken ;ülkeyi yüzde 2000 servet artışı olanlarca idare edenlerin de sanırım kemik yarışında özgürlük erdeminden bahsetmeleri düşünülemez;halka özgürlüğünü vermeyen,er geç hakkını alacak bir toplumu ,oligarşinin Tunç kanunu ile yıkacağını sanması sadece geçici  iktidar şizofrenisidir…

 

Ve gerçek acıdır, yalanı sevenlerde gerçek acıtır…

 

 

Türkiye hızla yabancı bir proje dahinde küçültme operasyonu içinde azınlıkçılarca yıpratılırken,yorularak tavizkar olması isteniyor.31 senedir bu amaçla ülkenin tüm iktisadi tırnakları sökülmedi mi?Hızla gelişiyoruz oralı şuralı  oluyoruz derken suçlanarak sosyalleşmememiz ve gündemi belirleyemememiz için yalnızlaştırılmadık mı?

 

73 yıldır biz gündemi sadece 1 kez Kıbrıs’ta bir kez de Irak’da belirledik:sonrası hep tuzaklamalar ve çevrelemeler…Şimdi ise çember daralıyor:Türk’ün sabrı sınanıyor!

 

Ortadoğu’da İran’da Irak’ta kaç lider eceliyle ölebildi?Kaç millet lideriyle bir düşünebildi?

 

Savaş dünyasında varolma mücadelesinde en önemli unsur günde sizi ayakta tutacak lojistiktir;bütünlemektir,destektir…Türkiye  beyaz masanın sahte ustalarınca görevlendirilmiş  işbirlikçi bir yönetici alayı ile hızla müslüman dünyasında ve bölgesinde  big brother abd yanılsamasına hizmet ettirilerek yalnızlığa itiliyor:Bu işin sonu Türkiye’ye geldiğinde destek alabileceği ,bağımsızlık savaşında birlik olacağı hiç bir ülke kalmadı.

 

Kurtuluş savaşında Hindistan’dan Pakistan’a Mısır’dan Azerbeycan’a ;Kıbrıs Savaşı’nda bize destek veren Libya dahi,l hemen hemen her ülke ya düşman işgali ya da denetimi altında…

Bağımsızlık her daim savaşa hazır olarak korunur.Ülke silahlanma sanayi ve silah tekeli yabancılara devşirilmeye çalışılarak ,son dönemde  ”askeri bütünlememiz” bile başkasının eline geçtiği süreçte; bağımsızlığın koruyucusu ordumuzun komutanlarının hepsi de hapisse;bağımsızlık bu mudur sizce?

 

Esaret sadece bir kabulden ibarettir,ne bedende ne de ruhta kabul edilebilir bir gerçekte;

 

Özgürlüğün beşiği kurdun ininde ,tüm yaşananlar kapandır bu kurt millete!

 

Yalan bir oyunun içinde şu gerçek  cümleyi söyleyin içinizde  ve lütfen sorun kendinize! :

 

Kurt da, köpek de olmak bizim seçimimizde!

 

A. Serdar Ateş