Daimler AG Yönetim Kurulu Başkanı Dieter Zetsche, Türkiye’nin kalkınmasının şans eseri olmadığını belirterek, “Türkiye gelecekte küresel ekonomiler içinde ana lige girecek ve onbir en üst ülke arasında olacaktır” dedi
“Türkiye kaplan gücünde”
Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin, Aksaray Kamyon Fabrikası’nın kuruluşunun 25. yılı nedeniyle düzenlenen basın toplantısında konuşan Zetsche, bu yıl aynı zamanda otomobilin keşfedilişinin 125. yılını kutladıklarını kaydetti. Zetsche, otomobillerin Avrupa’da daha az kullanıldığı zamanlarda Daimler’in İstanbul’da ilk bayiliğini kurduğunu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kendilerinin ilk müşterisi olduğunu belirtti. Dünkü etkinlik için hazırlık yaparken Türkiye için bir reklam gördüğünü, bu reklamda ”Türkiye’de her zaman daha fazlasını göreceksiniz” dendiğini aktaran Dieter Zetsche, Daimler için bu düşüncenin bir ”motto” olduğunu, Türkiye’de hep daha fazlasını bulduklarını ifade etti. Daimlerin Türkiye’de çok güçlü bir mevcudiyeti bulunduğunu, 1960’lı yıllardan beri Türkiye’ye 670 milyon avroluk bir yatırım gerçekleştirildiğini anlatan Zetsche, Daimler bünyesinde 4 bin 400 kişinin Türkiye’de çalıştığını söyledi. Zetsche, 2010 yılında son derece etkili bir büyüme gerçekleştirdiklerini ve çift haneli büyüme rakamı yakaladıklarını ve tüm dünyada 1 milyon 200 binden fazla otomobil sattıklarını belirtti. ”Bu yılın ilk ayında globalde sattığımız kadar arabayı hiç bir zaman satmadık” diyen Dieter Zetsche, global ekonomik krizden sonra çok büyük toparlanma yaşadıklarını anlattı.
AKILLI POLİTİKALARIN SONUCU
Zetsche, Türkiye’de binek otomobilde bir kriz yaşanmadığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ”2008-2010 yılları arasında Türkiye’de satışlar büyümeye devam etti ve geçen yıl bu piyasada bütün zamanların satış rekorunu kırdık. Türkiye olağanüstü ekonomik kalkınma sağlayan bir ülke. Bu şans eseri oluşmadı. Bu, çok akıllıca ortaya konan ekonomi politikalarının da bir sonucuydu. Son iki yıl içerisinde dünyadaki bir çok siyasetçi ekonomiyi nasıl istikrara kavuşturacakları konusunda mücadele verdiler. Son 10 yıl içinde Türkiye bunun nasıl yapılacağını gösterdi. Yine kaplanın sadece Güneydoğu Asya’ya ait bir kavram olmadığını gördük. Türkiye hakikaten bir kaplan devletin gücüne ve dinamiklerine sahip. 2010’da hiç bir Avrupa ekonomisi Türkiye kadar hızlı büyümedi. Türkiye son beş yıl içinde büyümede bütün OECD ülkelerinin önüne geçti. Dolayısıyla Türkiye gelecekte küresel ekonomiler içinde ana lige girecek ve onbir en üst ülke arasında olacaktır. Türkiye şimdi de G-20 ülkelerinin bir parçası ve Avrupa Birliği’nin de kapıları sonuna kadar Türkiye’ye açık olmalı.”
AA
Yazıları posta kutunda oku