İMAMIN ORDULARI VE KILIÇDAROĞLU
Gazeteci Ahmet Şık’ın,mahkeme kararıyla tüm nüshalarının toplatılması kararı alınan “İmamın Ordusu” isimli kitap taslağı, İsveçli aktivistlerin girişimiyle internet ortamında yayınlanıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’da partisinin Bölgesel Kalkınma Raporunu açıklıyor.
*
Ahmet Şık,”İmamın Orduları” kitabında Fethulahçı örgütlenmenin Emniyet tarafında kadrolaşmasını,olaylar ve gelişmeleri anlatıyor.
Fethullah Gülen bir zamanlar Cumhuriyet Baş Savcısının iddianamesinde lâik,demokratik ve sosyal hukuk devleti Türkiye Cumhuriyetini sona erdirip,yerine şer’i yasaların hakim olduğu İslam devletini kurmak için okullarında beyinlerini yıkadığı gençlik ile oluşturacağı toplumu planlayan kişidir.
Zamanla o gençlik yetişmiş; Polis Okulları,Akademilerden bugün Emniyette bilhassa atamaların belirlendiği Personel Dairesinde,teknik takip,izleme,dinleme faaliyetleri olarak yürüten İstihbaratta ve narkotik,mali, kaçakçılık,organize,bilişim suçları gibi örgütlü suçlarla ilgili KOM Dairesi Başkanlığı ve bağlı şube müdürlüklerinde örgütlenmiştir.
Örgüt;cemaatin amacı doğrultusunda AKP iktidarının özgürlükleri kısıtlamasını teminen Ergenekon soruşturması ve davasını tertipliyor!
*
Özgür ve yurtsever kimliğiyle Ahmet Şık’ın kitabı cemaatin emniyette yuvalanmasıyla bile Türkiye Cumhuriyeti’nin
nasıl bir belâya düştüğünü göstermeye yetiyor!
Yazar’ın ifade özgürlüğünün tutuklanarak kısıtlanması,kitabıyla ilgili hazırlıkları, dökümanları,taslağına polisin el koyması Türkiye ve dışarda büyük yankı yapıyor.
Koca devlete belâ kesilebilmek kudretini sahiplenen cemaat ve siyasi ardılları hem gündemi değiştirmek hem korku paranoyası yaratmak ardından özgürlükleri kısmak ve meydan okumak amacıyla -işte,kitabın taslağı internet ortamına yayılıyor!
*
Doğrusu,cemaat Türkiye Cumhuriyetine müthiş bir meydan okumadadır!
Gülen cemaati;Türkiye’nin siyasal ve toplumsal sistemi,yargı,asker-sivil ilişkilerinde Atatürkçü kuruluş ideolojisini vesayet olarak ele alıyor.
Atatürkçü vesayet;merkezi,seçkinci ve otoriter bir zihniyet ile Türkiye’nin tüm sosyal, politik ve uluslararası sorunlarının çözümünü zorlaştırmaktadır,deniyor.
Bugün AKP iktidarının kolaylamasıyla Yüksek Yargı ve Askeri bürokrasi yanında Atatürkçü ideolojisinde CHP’nin denetim altına alınma sürecinin tamamlandığını ve vesayetin sonlandığı anlaşılıyor.
*
Çünkü, daha işin başında ABD ve IMF’in Türkiye’nin ekonomik krizinden yararlanarak Ecevit İktidarına kurdurduğu, TBMM aşarak parlamenter demokrasiyi, Bakanlık sistemini aşarak kamu yönetimi örgütlenmesini by-pass ettiren, kamu gücü ve kamu yetkilerini kullanan “Özerk Kurumlar”da;
Kamu İhale Kurumu,Telekomünikasyon Kurumu,Endüstri Bölgeleri,Enerji Piyasaları,Sermaye Piyasaları,Sigorta Kurumu,Para Piyasaları Kurumu, Şeker,Pancar,Tütün Piyasaları Kurumu,Radyo Televizyon Üst Kurulu,Transit Boru Hatları Kurumunda-ki, hepsi birlikte ulus devleti çürütüyor ve halkın iradesini ekonomik işleyişten uzaklaştırıyor-bugün cemaatin adamları yönetimde bulunuyor!
*
Cemaat;sağlık,konut,eğitim,güvenlik,sosyal güvenlik,sosyal hizmetler gibi kamu hizmetlerinin çoğunun yapıldığı Merkezi Yönetimlerde ve Belediyeler,il özel idareler ve köylerin Yerel Yönetimlerinde de-üstelik, Anayasadaki idarenin bütünlüğü ilkesine rağmen kurulan özerk kurumlarda,
Ekonomik kalkınmanın gereksinimi yatırımların artması işlevinde Yatırım Ajansları, Belediyelerin ve Köylerin Altyapılarını Destekleme (BELDES ve KÖYDES) idarelerinde yerleşik bulunuyor!
*
Referandumunda kabul edilen Anayasa Mahkemesi ve HSYK yapısının değiştirilen maddeleriyle anayasanın ilk 3 maddesi ve bunların asla değiştirilemeyeceğini hükümlüyen 4.maddenin; Meclis çoğunluğuyla gasp’ının yolu da açılmıştır-ki bu; TBMM’de çoğunluğu sağlayan herhangi bir siyasi partinin -isterse,Devletin Cumhuriyet şeklini,niteliklerini,bütünlüğü, dilini, marşını, başkentini belirleyen hükümlerini değiştirebileceği anlamına geliyor!
Cemaat yüksek yargı-yürütme işbirliğiyle Atatürkçü temeli yıkmaya ramak kalmıştır.
*
Askeri bürokrasinin denetim altına alınması da pundu bulunup yapılan tasfiyelerle sonuçlandırılmıştır.
Savunma, güvenlik ve istihbarat konularında sivil kesim ile askeri kesim arasındaki bilgi asimetrisinin denetim altına alınması işlemi sürüyor…
*
Bu muazzam örgütlülük dilediklerini takip ediyor,dinliyor,belgeliyor-arşivliyor-tehdit ediyor, gizli tanık ve özel mahkemelerde F-tipi tutukevlerine koyuyor!
Korku bütün ülkeyi sarıyor.
İş;korkuyu salan hükümetin seçimle devrilmesinden daha ötede bizden-sizden adamlarıyla her kademede çöreklenmiş cemaatin bitkisel hayata soktuğu Atatürk Cumhuriyetinden atılmasıdır.
Ahmet Şık’ın,”İmamın Ordusu” kitabının amacı birtakım suçlara maruz kalan emniyetçileri ve Ergenekon sanıklarını aklamaya çalışmak değil ama “Kral çıplak” diyenlerin başlarına geleni göstermek olduğu anlaşılıyor.
*
Kemal Kılıçdaroğlu, YeniCHP’nin Bölgesel Kankınma Raporun’da Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yüzde 9.5’lik kalkınma hızı öngördüklerini belirtirken bölgeyi lojistik merkez ve petrokimya üssü haline getirmeyi hedeflediklerini söylüyor.
Gaziantep,Kahramanmaraş,Şanlıurfa’nın cazibe merkezi olarak daha da büyüyeceğini…
Ne ki cemaatin devasa örgütlülüğüne rağmen bu başarının nasıl sağlanacağını söylemiyor!
Kılıçdaroğlu siyasetinin çıkış noktasına cemaatin amacının tersiyeri olan Atatürkçülüğü koymadığı taktirde;
Onlarla benzeşeceği ve aslı varken sahtesine gerek olmadığını ve asla başaramayacağını bilmesi gerekiyor.
Üstelik kitlesine Atatürkçü damardan yaklaşamadığı için etkin de olmuyor,kitlesini cemaate yem ediyor!
Bir yanıt yazın