İstanbul’da yaşayan 40 Ermeni mimar tarafından yapılan tarihi 100 binanın fotoğraflarının yer aldığı ”Batılaşan İstanbul’un Ermeni Mimarları” adlı sergi, İstanbul Modern Sanat Müzesi’nde açıldı.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında, 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında İstanbul’da yaşayan 40 Ermeni mimar tarafından yapılan tarihi 100 binanın fotoğraflarının yer aldığı ”Batılaşan İstanbul’un Ermeni Mimarları” adlı sergi, İstanbul Modern Sanat Müzesi’nde açıldı.
Serginin açılışı dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan İstanbul Modern Şef Küratörü Levent Çalıkoğlu, serginin İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, İstanbul Modern Sanat Müzesi, Uluslararası Hrant Dink Vakfı ve HAYCAR Mimarlar ve Mühendisler Dayanışma Derneği’nin iş birliğiyle açıldığını söyledi.
Serginin İstanbul’un görsel siluetine modern dokunuşlarda bulunan, adı bugünlerde unutulmuş 40 Ermeni mimarın 100’ü aşkın eserini gündeme taşıdığını belirten Çalıkoğlu, serginin aynı zamanda İstanbul’un yakın tarihine eğitsel bir ışık tutan eğitsel niteliğe sahip olduğunu anlattı.
Çalıkoğlu, mimar Hasan Kuruyazıcı’nın Kurtuluş, Pangaltı, Taksim, Cihangir, Tarlabaşı, Tünel, Galata, Eminönü ve Mahmutpaşa’da sokak sokak gezerek yaptığı taramalardan oluşan bu görsel kaydın aynı zamanda İstanbul’u İstanbul yapan binalarda unutulan emeğin de adını koyduğunu ifade etti.
Çalıkoğlu, ziyaretçilerin iki kısa filmin de gösterileceği sergiyi gezerken ses sistemi sayesinde binalar ve mekanlar hakkında bilgi edinme fırsatı bulacağını aktardı. Çalıkoğlu, tasarımını Erkal Levi’nin yaptığı sergiye paralel olarak ”İstanbul’un Ermeni Mimarları” konulu bir panelin ve yine bu mimarlara ait binaların rehber eşliğinde gezileceği turların da düzenleneceğini belirtti.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Gürkan da tanzimat döneminde başlayan modernleşme döneminin yenilikleriyle birlikte kültürel işlerde de yeniliklerin yaşandığını, fiziki mekanlarda da birtakım değişikliklerin görüldüğünü kaydetti.
İstanbul’daki bu modernleşmeyle birlikte yerleşim alanlarında da gelişmelerin yaşandığını, kentte mimar ihtiyacının söz konusu olduğunu ifade eden Gürkan, bu dönemde inşa edilen birçok binanın, mimari estetik açıdan farklı bir kültürü yansıtmaya başladığını söyledi.
Ermeni mimarların bu dönemde pek çok esere imza attıklarını anlatan Gürkan, ”Saray mimarı kadrosunda görev yapan mimarlardan Balyan kardeşler, Çırağan, Beylerbeyi ve Dolmabahçe Sarayları gibi birçok yapıya imzalarını attılar” dedi.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı olarak bugüne dek yaptıkları çalışmalarda şehrin kültürel varlığını bütün boyutlarıyla ortaya koymaya gayret gösterdiklerini ifade eden Gürkan, hayata geçirdikleri projelerde daima bütün renkleri vurgulamaya çalıştıklarını, bu serginin de aynı hedefle destekledikleri bir proje olduğunu kaydetti.
Hrant Dink Vakfı adına konuşan Sibel Asna da serginin bir yandan İstanbul’un şekillenmesinde rolü olan ve pek çoğu unutulmuş Ermeni mimarları yapıtlarıyla birlikte hatırlatırken, diğer yandan İstanbullular’ın şehrin siluetini belirleyen bu yapılara karşı duyarlılığını artırma misyonunu da üstlendiğini belirtti.
Sergi kapsamında yayımlanan kitap, kent gezileri ve konferansların da katkısıyla konunun farklı boyutlarda irdelenmesine ortam hazırlanacağını ifade eden Asna, Kuleli Askeri Lisesi, Harbiye Askeri Müzesi, Ortaköy Camisi, Büyükada İskelesi, Beyazıt Kulesi, Kadıköy Süreyya Tiyatrosu’nun da aralarında bulunduğu birçok eserin Ermeni mimarlar tarafından yapıldığını söyledi.
Serginin küratörü Hasan Kuruyazıcı da hazırlık aşamasında serginin görsel ağırlığı olmasına dikkat ettiklerini, sergide adeta binaların kendilerini anlattıklarını ifade etti.
Ermeni mimarların İstanbul’da yaptığı eserlerle ilgili yaklaşık 15 yıl süren bir çalışma yaptığını anlatan Kuruyazıcı, bu araştırmalar ışığında da bir yıl süren fotoğraf çalışmasının gerçekleştirildiğini belirtti.
Sergi, 2 Ocak 2011 tarihine kadar İstanbul Modern Sanat Müzesi’nde gezilebilecek.
AA
Yazıları posta kutunda oku