Avrupa’da ırkçılık, yabancı düşmanlığı kaygı verici boyutlara ulaşıyor.
Ekonomik krizin de etkisiyle aşırı sağcı partilerin yükselişe geçtiği Avrupa’da ardı ardına özgürlükleri kısıtlayan kararlara imza atılıyor.
İşte son dönemde Avrupa’da yabancıları hedef alan sürecin kısa özeti.
Avrupa’da endişe verici bir süreç yaşanıyor.
Yabancı düşmanlığı giderek artıyor. Aşırı sağcı ırkçı partiler daha fazla söz sahibi oluyor. Özgürlükleri hiçe sayan oylamalar gerçekleşiyor.
Son ürkütücü gelişme İsviçre’de yaşandı.
İsviçre’de bu pazar günü yapılan referandumla halkın yaklaşık yüzde 53’ü, aşırı sağcı İsviçre Toplum Partisi’nin önerisine ”evet” oyu verdi.
Bu öneriye göre tecavüz, şiddet, dolandırıcılık, uyuşturucu ticareti ve sosyal yardımları kötüye kullanma gibi suçlardan yargılanan göçmen kökenliler, cezalarını çektikten sonra sınır dışı edilecek ve 5 ile 15 yıl arasında İsviçre’ye geri dönüşleri yasaklanacak.
İsviçre geçen yıl bu tarihlerde de çok tartışılan minare yasağını referandumla oylamıştı.
İsviçre halkı yüzde 57’lik bir oranla camilerde yeni minare inşa edilmesine karşı oy kullanmıştı.
Birkaç hafta önce ise İsveç’te göçmenleri hedef alan keskin nişancı paniği yaşanıyordu.
Göçmen nüfusun yoğun yaşadığı Malmö kentinde 50’ye yakın saldırı oldu.
Göçmenler otobüs duraklarında, dükkanlarda kurşunlara hedef oluyordu.
Olayla ilgili bir şüpheli tutuklandı.
İsveç’te 19 Eylül’deki seçimde de ırkçı söylemleriyle tanınan İsveç Demokratlar Partisi ilk kez parlamentoya girmeye hak kazandı.
Partinin lideri Jimmie Akesson, “İkinci Dünya Savaşı’dan bu yana İsveç’in karşılaştığı en büyük tehdit İslamdır” diyor.
Aşırı sağcı partinin meclise girmesine tepki gösteren ırkçılık karşıtı binlerce İsveçli de meydanlara indi.
Hollanda’da ise yeni hükümet programında göçmenlere yönelik sert önlemler gündeme getiridi.
Amaç göçmen sayısını azaltmak.
İslam’a ve ülkedeki yabancılara karşı adeta savaş açan Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi, ülkedeki azınlık hükümetine destek karşılığında bu önlemlerin getirilmesini talep etti.
Bir başka Avrupa ülkesi Almanya’da da uyum tartışması alevlendi.
Almanya günlerce Müslümanları aşağılayıcı ifadeler kullanan Alman Merkez Bankası Başkanı Sarrazin’in kitabını, sözlerini konuştu.
Sarrazin görevinden istifa etti.
Ardından Almanya Başbakanı Merkel’in “çok kültürlülük iflas etti” sözleri geldi.
”60’ların başında ülkemiz yabancı işçileri Almanya’ya çağırdı, şimdi de ülkemizde yaşıyorlar. Bir süre kendi kendimizi kandırmıştık, kalmazlar, giderler diye. Ama durumun böyle olmadığını görüyoruz”
8 bine yakın Romanı sınırdışı eden Fransa’da burka ve peçe türü elbiselere yasak geldi.
Fransa’nın ardından Belçika bu yasağı uyguladı.
Avrupalı aşırı sağcı partiler, geçtiğimiz ekim ayında da Viyana’da bir toplantı yaptı. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine karşı ortak direniş kararı aldı.
Özetle Avrupa ülkelerinde ırkçılık, yabancı düşmanlığı kaygı verici boyutlara ulaşıyor.
Bütün bunları, bilinen gerçekleri açıkça dile getiren Türkiye’nin Avusturya büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan’ın sözleri ise Türkiye-Avusturya arasında diplomatik krize neden oldu.
Tezcan, bir gazeteye verdiği demeçte “Yabancıları istemiyorsanız kovun gitsin” dedi.
Büyükelçi bakanlığa çağrıldı. “Büyükelçinin kendi fikirleridir denerek” gerginliğin üstü kapatıldı.
TGRT Haber » Haberler » Dünya » Avrupa’da yabancı düşmanlığı artıyor.