Özellikle kriz döneminde ve sonrasında devam eden ekonomik istikrarla birlikte uluslararası fonların ve bankaların Türkiye’yi güvenli liman olarak gördüğü, böylece ülkeye çok ciddi para girişinin olduğu, bu paranın da daha fazla yatırıma dönüştüğü bildirildi.
Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Bilgiç, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk bankacılık sektörünün çok iyi gittiğini, bunun en önemli nedenlerinden birinin de Türkiye’de süregelen ekonomik istikrar olduğunu söyledi.
Ekonomik ve siyasi istikrardan dolayı da uluslararası fonlar, uluslararası kuruluşların ve bankaların Türkiye’yi güvenli liman olarak gördüğünü, böylece ülkeye çok ciddi para girişinin olduğunu kaydeden Bilgiç, şunları ifade etti:
”Kalkınmada öncelikli yörelere ilişkin Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan bize kaynak geliyor. Niye? Çünkü Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası güvenli gördüğü limanlara bu paraları gönderiyor, uygun faiz ve uygun komisyonla tekrar kendisine dönsün diye. Bu şu demek. Türkiye finansta belli bir düzeyi yakaladı ve belli bir güveni dünya piyasasına sundu. Ve hakikaten de baktığımızda sıkıntı çeken bir Türk bankası yok. Her hafta Amerikan Merkez Bankası yerel olarak 5-6 bankaya el koyuyor. Hala orası durulmuyor. Avro bölgesine baktığımızdaysa, biz zordaki ülkeleri Macaristan, Polonya olarak biliyorduk. Ama arkasından Portekiz, İspanya, İrlanda çıktı. İflas eden bir ülke çıktı. Avrupa’da da bir durulma yok.
Türkiye şu an iyi gidiyor. Başımıza herhangi olağanüstü bir durum gelmezse, güvenli olmaya devam ediyor. Paramız çok. Biz de bu parayla kendi üreticimizi, ticaret erbabımızı, kendi sanayicimizi, kendi küçük ve orta ölçekli kuruluşlarımızı faydalandırmaya çalışıyoruz. Bu, bir anlamda para kazanmaktan ziyade ulusal bir görev aslında. Çünkü bu uluslararası kaynaklardan kendi üreticimiz faydalansın diye bakıyoruz.”
Bilgiç, bütün bu sebeplerden ötürü de Türkiye’deki kredi fiyatlarının dünya fiyatlarından çok daha uygun seviyede bulunduğunu belirterek, ”Fiyatlar yatırım yapılabilir nitelikte fiyatlar ve vadeler de çok uzun. Kaynağınız varsa vade uzatabilirsiniz. Kaynağınız yoksa 10-20 yıl vadelerle kredi sağlamanız mümkün değil. Bu da şu demek. Para bol demektir. Uygun vade ve uygun faiz vardır. Yatırıma elverişlidir. Bütün bunlar yatırımcıyı cezbediyor. Biz de mümkün olduğu kadar çeşitli kuruluşlarla protokoller yapıyoruz ki daha fazla yatırımcımız faydalansın” diye konuştu.
Bankacılık ve finans sektörünün iyice oturmasıyla kar marjlarının daralmaya başladığını anlatan Bilgiç, karlılıklar azalma meydana gelse de hacmin büyüyeceğini bildirdi.
Bilgiç, ”Hacim büyümek de zorunda. Bu, bisiklete binmek gibi bir şeydir. Pedalı çevirmeyi bıraktığınız zaman düşersiniz. Bu yüzden az da olsa pedalı çevirmek zorundasınız. Bunun için de kaynak var. Karlılık bir nebze düşse de sürdürülebilir bir karlılık olacak” dedi.
-”İYİ TABLO SÜRECEK”-
Türkiye’ye önceki dönemlerde daha çok sıcak paranın geldiğini, bunun yatırıma dönüşme oranının son yıllardakine göre daha düşük olduğunu dile getiren Bilgiç, ”Gelen para artık ülkemizde daha fazla yatırıma dönüşüyor. Çünkü dolar ve avro bölgesinde yatırıma dönüşme imkanı eskiden daha fazlaydı. Sıcak para çok karlı olduğu yerleri görüyordu, oradan nemasını alıyordu ve daha karlı gördüğü yere hemen geçiyordu. Ülkemizde risk yok, bu bakımdan risk primi ödemiyor. Karlılık anlamında iyiyiz. Yatırım yapılabilir bir kaynak da var. Niye çıksın ki dışarıya? Gideceği yer buradan daha emin değil. Orada risk primi ödemek zorunda, orada yatırımlar durmuş durumda. Dolayısıyla para burada kalıcı görünüyor” diye konuştu.
İbrahim Bilgiç, önümüzdeki yıla ilişkin projeksiyonlarının sorulması üzerine, Türk bankacılık sektöründeki iyi tablonun 2011’de de sürmesini beklediklerini belirtti.
Bilgiç, ”Aksine bir şey olmadığı sürece, ki bizi bekleyen bizi sıkıntıya sokacak bir kaos da görünmüyor, bu iyi tablo devam edecek gibi görünüyor” dedi.
Önümüzdeki yıl yapılacak genel seçimlerin hem bankacılık, hem de ekonomi üzerindeki etkisine dair soru üzerine, Bilgiç, seçimlerin sıkıntı yaratacağını sanmadığını, zira Türkiye’nin buna alıştığını, seçimlerin ekonomide dalgalanmalara sebep olduğu durumların gerilerde kaldığını söyledi.
AA
Bir yanıt yazın