Cüneyt ŞAŞMAZ
Emperyalistler, simgelerle mücadele ediyorlar.
Emperyalistler; işgal etmeye çalıştıkları ülkenin veya yıkmak istedikleri rejimlerin, en önemli simgelerinin liderleri olduğunu biliyorlar.
Emperyalizme karşı direnişin simgesi olan liderleri ortadan kaldırılırsa, o halkın yalnız bırakılıp teslim alınabileceğini biliyorlar.
Şimdilerde yaşadığımız ‘Mustafa‘ tartışmalarının temellerini, burada aramak gerekir.
Nice rejimler yıkıldı, nice heykeller yıkıldı, ama Atatürk yıkılamadı.
„Terörist“ dediler tutmadı, „diktatör“ dediler kimse inanmadı.
Emperyalistler, Atatürk’ten bir türlü kurtulamadılar.
Sağlığında kurtulamadılar; idam fermanları çıkarttılar, suikastlar düzenlettiler, ama olmadı.
En ağır tokadı, O’ndan yediler.
Ölümünün ardından da, O’ndan kurtulamadılar.
Kürtlerle denediler, yobazlarla denediler, hatta bunları iktidarlara ve meclise kadar taşıdılar, yıksınlar diye.
Yine olmadı.
Cumhuriyet yıkılma aşamasına geldi, ülke bölünme aşamasına geldi.
Türk Milleti aşağılandı, horlandı ve dağıldı.
Ama tek bir harç kaldı.
Tek yok edilemeyen gerçek: Tek adam!
Heykellerini yıktırtamadıkları, Türk Milletinin ve gönlünden silip atamadıkları tek gerçek.
Şimdilerde, Tek Adam’ımızı yalnızlığa mahkûm etmişler.
Tek Adam’ımızı ‘yalnız adam’ haline getirmişler.
Şimdi soralım onlara:
Atatürk’ten başka, vatanı kurtarmak için mücadele eden başka bir lider çıkmış mıdır?
Padişah mı, İsmet Paşa mı, Enver Paşa mı, Kazım Karabekir mi, Rauf Orbay mı?
Hangisi?
Biri vatanı satmış, yurt dışına kaçmış!
Biri vatanı kurtarmak yerine, çiftlik kurup yalnız yaşamayı tercih etmiş ve Atatürk tarafından zorla ikna edilmiş.
Biri Almanların elinde bir kukla olarak macera peşinde koşmuş, diğerleri hilafetçi olmuş ve istisnasız hepsi Türk Milletinin davasına ihanet etmiş.
Var mı Atatürk’ten başka bir adam ki, tüm varlığını milletin kurtuluşuna adasın?
Türk milleti için Tek Adam olsun?
Yok!…
Kim yalnız?
Atatürk mü, diğerleri mi?
Peki, soralım size: Atatürk’ü; millet davasında tek bırakan bunca adam mı yalnız, Atatürk mü yalnız?
Türk Milleti, kimin peşinden gitti?
Enver’in mi, Vahdettin’in mi yoksa İsmet’in mi?
Türk Milleti; mandacıların peşinden mi gitti, yoksa ”size ölmeyi emrediyorum” diyen, bir komutanın peşinden ölüme mi gitti?
Kimler yalnız adam, kim Tek Adam?
Hainler korkaktır, acizdir ve yalnızlığa mahkûmdur.
Kimse gitmez peşlerinden.
Mesela; Atatürk’ü mücadelede yalnız bırakan, bunca paşanın mezarının nerede olduğunu kim bilir?
Hiç kimse.
Milli hassasiyetlerin yoğun yaşandığı günlerde, Anıtkabir ziyaretçi akınına uğrar.
Tüm eylemlerde ve gösterilerde, Atatürk posterleri taşınır.
Her Türkün; duvarında, camında veya cüzdanında, Atatürk fotoğrafı vardır.
Var mı cüzdanında Rauf Orbay’ın resmini taşıyan, ya da duvarına Enver’in posterini asan?
Yok!…
Çok uzağa gitmeyelim.
Yakın tarihimizden birçok kahraman yaratmaya çalıştılar ya, hani biri şu Can’ın belgeselini çektiği Menderes gibi, diğeri anıt mezar yaptırılan Turgut Özal gibi.
Bu adamların ölüm yıldönümlerinde, mezarları neden sinek avlar sizce?
Çünkü, ihanetin bedeli ebedi yalnızlıktır.
Yalnız olan hainlerdir!
Bir tek emperyalistler tutar ellerinden, bazen onlar da bırakır, öylece kalıverirler.
Kullanılmış bir mendil gibi kenara atılıverirler, ya da deliğe süpürülüverirler.
Tarih ise, gerçek kahramanlar yazar.
Halk kahramanların peşinden gider ve sonsuza kadar yaşatır onları.
Ölümsüzleştirir.
Atatürk’ü yalnızlaştırmaya çalışanlar, bunu önce O’nu fikirlerinden ve mücadelesinden soyutlayarak denediler.
Atatürk’ü, sıradan bir devlet adamı olarak tanıttılar.
Sanki emperyalizme karşı mücadele eden O değildi, vatanı kurtaran O değildi, yıkıntıların arasından yeni bir devlet kuran O değildi.
O’nun bıraktığı ilkeler, yeni bir ideolojinin programı değildi.
Atatürkçülük, ezilen ulusların peşinden gidebileceği bir ideoloji değildi.
Şimdi; yarattıkları Atatürk’ü, her gün yeni metotlarla halkın karşısına çıkarıyorlar.
Aslında O’nu, her gün öldürmeye çalışıyorlar.
Ölüsünden bile intikam alıyorlar.
Ama her çabaları boşa gidiyor.
Sağlığında da O’ndan kurtulamadılar, yokluğunda da kurtulamadılar.
Bunca çabaya karşı; yine milyonlar, Tek Adam Atatürk’ün posterleriyle karşılarına dikiliyor.
Tüm korkuları ne biliyor musunuz?
Bir sabah kalktıklarında; milyonlarca genç, yine ”Atatürk geliyor” diye sokaklarda olacak.
Hepsini aşabilecekler mi acaba?