Köln kentinde temaslarda bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, DİTİB Leverkusen Mimar Sinan Cami ile DİTİB Merkez Cami inşaatını ziyaret etti
Leverkusen kentinde önce Dinayet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Mimar Sinan Camisi’nde vatandaşlarla bir araya gelen Topbaş, burada yaptığı konuşmada, artık dünyanın değiştiğini ve Türkiye’nin sıradan bir ülke olmadığını belirterek, ”Almanya Cumhurbaşkanı Sayın Wulff Türkiye ziyareti sırasında, ‘artık Türkler’in yürüyüşlerinin değiştiğini ve kendilerine güvenlerinin arttığını’ dile getirdi. Ben de buna katılıyorum. Artık burada yetişenler İstanbul’a geliyor. Artık her yaşamda etkili olunabilinir. Kendimize güvenimizin farkına vardık. Geçmişte her iki taraf da hatalar yaptı. Ama artık hataları, sıkıntıları konuşmayalım” dedi.
Topbaş, daha sonra Köln Başkonsolosu Mustafa Kemal Basa, DİTİB Kuzey Ren Vestfalya Eyaletler Birliği Başkanı Şinasi Akyürek, Din Hizmetleri Ataşesi Zekeriya Bülbül, Çalışma Ataşesi Tahsin Özdemir, DİTİB Merkez Cami’nin mimarlarından Sinan Çelik ve beraberindeki heyet ile birlikte Köln kentinde inşaat halinde bulunan DİTİB Merkez Cami’de incelemelerde bulundu.
Temaslarından sonra Türk gazetecilere açıklamalarda bulunan Topbaş, Köln kentindeki DİTİB Merkez Cami’nin mimarisinden etkilendiğini, bu caminin iki ülke arasındaki dostluğu daha da pekiştireceğine inandığını belirterek, ”İnsanların inanç hakkına saygı duyulmalı. Ülkelerin medeniyeti inançlara gösterdiği saygı ile ölçülür. İnançlara saygı gösterildiğinde ancak bir toplumda barışın yeşereceğine inanıyorum. İstanbul’da Osmanlı zamanında aynı sokakta sinagoglar ile camiler yan yanaydı. Bu da bizim kültür zenginliğimizi yansıtmaktadır. İstanbul’un bir barış kenti olduğunun göstergesidir” dedi.
DİTİB camisinin inşaatının bittiği zaman açılışına katılmak istediğini ifade eden Topbaş, ”Bu caminin Köln’e zenginlik katacağına inanıyorum. Aynı zamanda kültürler arası diyaloğun da bir simgesi olacak. Her yerde karşıt düşünceler olabilir, ancak önemli olan halkın çoğunluğunun düşüncesi. Bunu farklı yorumlara taşımamak gerekir. İki arkadaştan biri kiliseye gider, diğeri camiye. Bu son derece normal bir şey” diye konuştu.
Topbaş, Almanya’nın Türkiye ile ilişkilerini son yıllarda daha da geliştirmek istediğini gözlemlediğini kaydederek, ”Almanya’nın burada yaşayan Türkler’e yeni fırsatlar vermek istediğini gözlemledim. Almanlar, bu konuda ciddi hassasiyet duyduklarını dile getiriyorlar. Geçmişte bu diyalog iyi değildi, ancak bugün çok iyi bir noktaya gelindi” dedi.
Son yılllarda Avrupa başta olmak üzere dünyanın her yerinde Türklerin her alanda başarılar sergilediğine dikkat çeken Topbaş, ”Türk gençlerin başarısı ile gurur duyuyoruz. Bu konuda her türlü desteğe hazırız. Bizim yerel diplomasi aracılığıyla ya da üst düzeyde sorunları dile getirme gücümüz var. Her şey açık ve diyalog yolu ile çözülür. Açık ve şeffaf olmaktan zarar gelmez. 1000 yıllık tarihi olan bir milletiz” şeklinde konuştu.
Türk toplumunun dünyanın her yerinde el ele olması gerektiğini ifade eden Topbaş, ”Ancak el ele vererek birtakım şeyleri başarabiliriz. Zaman zaman farklı ilişkilerden kaynaklanan nedenlerden dolayı bir araya gelinemiyor. Sidney’e ziyaretim sırasında Yunanistan kökenli vatandaşların yerel parlamentoda yer aldığını gördüm. Oysa Türk toplumu orada göçmenler arasında çoğunluk oluşturmasına rağmen, yerel yönetimlerde yer almıyor. Bu durum beni üzdü. Aralarındaki çekişmelerden dolayı bir güç oluşturamadıklarını gördüm” dedi.
Türkiye’ye yönelik beyin göçünün son yıllarda arttığını, dünyada dengelerin değiştiğini ve Türkiye’nin önemli bir bölgesel güç haline geldiğini kaydeden Topbaş, ”AB üyelik müzakereleri sürecinde serbest dolaşım hakkı konusunda Türkiye’ye karşı tedirginlik vardı. Hudutlar kalktığında Anadolu’dan Avrupa’ya çok sayıda insanın geleceğinden endişe duyuldu. Ancak insanlar doğdukları yerde değil, doydukları yerde kendilerini daha iyi hissetmekteler. İnsanlar nerede iş, fırsat varsa oraya yöneliyor. Türkiye’ye çok sayıda sadece Türk kökenli vatandaşımız gelmiyor, çok sayıda yabancı vatandaş da geliyor, İstanbul’a yerleşiyor. Bunları görmemezlikten gelemeyiz. Fatih Sultan Mehmet de İstanbul’un fethinden sonra, sanatçıları, bilim adamlarını ülkeye davet etmişti. İstanbul bugün yetişmiş insanların bir merkezi haline geldi” diye konuştu.
Topbaş, açıklamalarının ardından Türkiye’ye döndü. (aa)
Süheyla KAPLAN – Köln
ha-ber.com – *** ”Türkiye’de tersine beyin göçü başladı”.