Yeni kanuna göre: Uyum kursuna gitmeyene oturum müsaadesi yok

Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, sahte evliliklere karşı mücadele edebilmek amacıyla da asgari evlilik süresinin 2 yıldan 3 yıla çıkartılacağını bildirdi. Maiziere, Alman hükümeti tarafından bugün kabul edilen yasa tasarısıyla, göçmenlere yönelik yaptırımların gelecekte daha kararlı bir şekilde uygulanacağını kaydetti.

Zorunlu evliliklerin ceza kanunuyla engelleneceğini iddia eden Alman hükümeti hazırladığı yasa tasarısını kabul etti. Almanya’da kaç zorunlu evliliğin yapıldığını somut rakamlarla açıklayamayan hükümet, aynı kanun tasarısında uyum kurslarına katılmayanlara ise sert cezai yaptırımlar uygulanmasını onayladı. Buna göre, göçmenlere para cezasının yanı sıra, sosyal yardımların kesilmesi, oturum müsaadelerinin uzatılmaması gibi yaptırımlar da uygulanacak.

Hıristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Hür Demokrat Parti’den (FDP) oluşan Alman Federal hükümeti zorla evlendirmelerle mücadele ve uyum kurslarına katılmayanlara yaptırımlar uygulanması konusunda kabine kararı aldı. Evlilik süresinin iki yıldan üç yıla çıkarılmasının ve ceza yasasına yeni bir madde eklenmesinin zorla evlendirmeleri engelleyeceğini iddia eden hükümet ayrıca, uyum kurslarına katılmayan göçmenlerin oturum izinlerinin uzatılmaması gibi yaptırımların da uyuma katkı sağlayacağını savundu. Muhalefet partileri ile göçmen sivil toplum örgütleri ise kabine kararını sert bir dille eleştirdiler.

Kabine toplantısında kabul edilen kanun paketi şu maddeleri içeriyor: Uyum sağlamayı reddedenler daha sıkı denetlenecekler. Zorla evlendirme konusu ceza kanununa alınacak. Bu evlilikleri teşvik eden kişiler 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacaklar. Zorla evlendirilerek başka ülkelere gönderilen kişilerin Almanya’ya geri dönme hakları genişletilecek. Uyum kurslarına katılımlar sıkı denetim altına alınacak. Oturum müsaadesini uzatmak isteyen kişilerin mecburi olarak yer almaları gereken uyum kurslarına katılıp katılmadıkları daha sıkı denetlenerek buna göre işlemler yapılacak. Bu kurslara katılmayı reddedenlerin oturum müsaadeleri uzatılmaması mümkün olacak. Uyum kursları veren kurumların özellikle yabancılar ve vatandaşlık daireleriyle daha fazla bilgi alışverişinde bulunmaları sağlanacak.

MUHALEFET TEPKİLİ

Bu arada ilgili yasa paketiyle alakalı açıklamada bulunan muhalefet partileri ise hükümeti “hedef saptırmakla” itham ettiler. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Yeşiller Partisi Federal Meclis milletvekili Volker Beck, zorla evlendirmeler ile kanunun “gereksiz” olduğunu ifade ederek, hükümeti “kozmetik kanun” hazırlamakla suçladı. Göçmenlere uygulanacak cezai yaptırımlarla ilgili de eleştirilerde bulunan Beck, “Yaptırım imkânları hakkında konuşulması bir hedef saptırmadır, çünkü aynı anda uyum kurslarına yönelik mali kısıtlamalar da uygulanacak.” dedi.

Sol Parti Federal Meclis Grubu Göç ve Uyum Politikası Sözcüsü Sevim Dağdelen de yaptığı açıklamada, “Zorla evlendirme sorunu, ceza hukukunda değişiklik yaparak çözülemez. Yeni ceza, düzenlemelerle siyasetin başarısızlığı gizlenmek isteniyor. Bugün eksik olan, bu suçu cezalandıracak yasal düzenlemeler değildir. Çünkü zorla evlendirmeler yürürlükteki yasalarla yasaklanmıştır.” diyerek, hükümeti “zorla evlendirmeleri dışlayıcı politikacıları için suiistimal ettiğini” savundu. Dağdelen şunları kaydetti: “Sözümona zorla evlendirmelerle mücadele adına, aile birleşmelerini düzenleyen yasalar sertleştirilerek, Almanca bilme koşulu getirilmişti. Şimdi de evlilik süresi uzatılıyor. Zorla evlendirme kurbanlarının oturum hakları düzeltilmesi gerekirken, şimdi yapılması planlanan bu değişiklikle sorun daha da derinleştiriliyor ve zorla evlendirilenlerin eş baskısından kurtulmaları ve bağımsızlıklarını kazanmaları zorlaştırılıyor. Bu da, Federal Hükümetin asıl derdinin kurbanlara yardım etmek olmadığını gösteriyor.”

ZORUNLU EVLİLİK GİTTİKÇE ARTAN BİR SORUNMUŞ

Diğer taraftan ise, Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere (CDU), “Zorunlu evlilik Almanya’da gittikçe artan bir sorun. Özellikle genç göçmen kızlar, yaşadıkları olumsuz deneyimleri kamuoyunda açıklamakta. Zorunlu evliliğe karşı mücadele için bu tür evliliği teşvik edenlere 5 yıla kadar hapis cezasını öngören bir yasa tasarısı hazırladık. Genç kızlarımızın istekleri dışında evliliğe zorlanmalarını önlemek istiyoruz.” ifadesinde bulundu. De Maiziere ayrıca, göçmenlerin Alman toplumuna uyumu konusunda hiçbir kentin Berlin kadar kötü olmadığını da ileri sürerek, bu olumsuz resmin Almanya’daki genel uyum başarısını yansıtmadığını söyledi. “Der Tagesspiegel” gazetesine verdiği demecinde, Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonra göçmenlerin genellikle Almanların oturmak istemediği yerlerde yoğunlaştığını, bunun da Alman toplumunun yanında yaşayan bir paralel göçmen toplumunun ortaya çıkmasına neden olduğunu savunan Bakan de Maiziere, “Başka hiçbir yerde paralel toplumlar bu kadar güçlü değil ve bu kadar fazla uyuma az istekli göçmen bulunmuyor.” iddiasında da bulundu.

28.10.2010

OKTAY YAMAN BERLİN


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir