‘Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Almanya Cumhurbaşkanının Ankara’yı ziyareti sırasında bir demeç verdi. Gül, ‘500 milyon nüfusu olan AB’nin, 70 milyon nüfusu olan Türkiye’den korkmaması gerekir’ dedi.
Tirajı günde 3000 olan iktidar eğilimli Üç Nokta gazetesinin 19 Ekim 2010 tarihli sayısında yayımlanan haberin çevirisi şöyledir;
Türkiye’nin, AB’ye tam üyelik sürecinde karşılaştığı çifte standartlara biri daha eklendi. Fransa’da iktidardaki Halk Hareketi Birliği milletvekilleri, ülkenin karşılaştığı mali sorunları gerekçe göstererek AB vakıflarına yapılan yardımdan Türkiye’ye ayrılan ödeneğin kesilmesiyle ilgili olarak parlamentoya bir yasa tasarısı sundu. Yaklaşık 50 milletvekilinin, 2011 yılı bütçesiyle ilgili teklifinin yayımlandığı Le Monde gazetesi, söz konusu teklifin, AB üyesi ülkeler tarafından 2007-2013 yılları arasında Türkiye’ye tam üyelik için verilmesi planlanan 900 milyon avrodan Fransa’nın payına düşen 127 milyon avronun verilmemesiyle ilgili olduğunu yazdı.
Fransa’nın karşılaştığı ekonomik sorunların göz önünde bulundurulmasını isteyen milletvekilleri, hazırladıkları belgede, gerek Fransızların gerek Türklerin tam üyelik konusunu artık desteklemediklerini fakat bunun ayrımcılık olmadığını vurguladılar.
Aslında bunun arkasında Fransa’nın, Türkiye’nin AB’ye tam üye olması hâlinde eski konumunu kaybetme korkusu var. Fransızların yanı sıra Almanya da bütün gücüyle Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Almanya Cumhurbaşkanının Ankara’yı kritik ziyaretinden önce Süddeutche Zeitung’a bir demeç verdi. Türkiye’nin AB ile ilişkilerini değerlendiren Abdullah Gül, 500 milyon nüfusu olan AB’nin, 70 milyon nüfusu olan Türkiye’den korkmaması gerektiğini söyledi ve “Unutmasınlar, zaman gelir Türk halkı AB’yi reddedebilir.” ifadesini kullandı.
“Kim dünyaya açılmak istiyorsa çeşitli dinlerle bir arada yaşamayı bilmeli.” diyen Gül, bazı Avrupalı politikacıları ve entelektüelleri eleştirdi. Stratejik ve uzun vadeli düşünmenin önemini vurgulayan Gül, o zaman Türkiye’nin AB’yi güçlendirdiğinin görüleceğini kaydetti.
Türkiye-İsrail ilişkilerine de değinen Cumhurbaşkanı Gül, 9 kişinin hayatını kaybettiği Mavi Marmara gemisine yönelik saldırının kolay kolay unutulmayacağını ifade ederek İran konusuna gelince, bölgede nükleer silahı istemediklerine yönelik tutumunu bir kez daha yineledi ve “İran, sorunu diplomatik yolla çözüme kavuşturmazsa savaş çıkabilir. Biz bölgemizde savaş istemiyoruz. Irak’ta yaşananları herkes gördü.” dedi.
Almanya’nın, Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili tutumunda herhangi bir değişiklik olması hâlinde, Fransa, en önemli destekçisini kaybetmiş olacak. Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, dün Türkiye’ye geldi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün resmî daveti üzerine gerçekleşen ziyaret, 22 Ekime kadar sürecek. Ankara ve İstanbul’un yanı sıra Kayseri, Kapadokya ve Tarsus’u da ziyaret edecek Wulff’a, Almanya’nın 15 önemli iş adamı eşlik ediyor.
Wulff, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek. Daha sonra iki ülkenin cumhurbaşkanları, Türk ve Alman iş adamlarının katılımıyla Kayseri’de yapılacak iş forumuna katılacak.
Ziyaret sırasında, iki ülke arasındaki ilişkilerin yanı sıra Türkiye’nin AB’ye tam üye olması konusu da ilgi odağında olacak. Türkiye’nin tutumu, Almanya Cumhurbaşkanına bir kez daha iletilecek.
BYEGM
Yazıları posta kutunda oku